Hiperpigmentasyon hastalıklar İle İlişkilendirilebilir
Melazma:
En yaygın hiperpigmentasyon tipi olan melazma, genellikle yüzde kahverengi, gri lekeler şeklinde ortaya çıkar. Güneşe maruz kalma, hormonal değişiklikler, genetik yatkınlık melazma gelişimine katkıda bulunabilir.
Lentigo:
Lentigo, güneşe maruz kalmanın etkisiyle oluşan kahverengi lekelerdir. Güneş hasarı, yaşlılık, genetik faktörler lentigo oluşumunda rol oynayabilir.
Post-enflamatuar hiperpigmentasyon:
Ciltteki iltihaplı durumlar, yaralanmalar sonrasında oluşan koyu lekelerdir. Akne, egzama, sivilce izleri, deri enfeksiyonları gibi durumlarla ilişkilidir.
Addison hastalığı:
Adrenal bezlerin yetersiz çalışması nedeniyle ortaya çıkan Addison hastalığı, ciltte bronzlaşma, hiperpigmentasyona yol açabilir.
Cushing sendromu:
Kronik kortizol (steroid hormon) yüksekliğiyle ilişkili olan Cushing sendromu, ciltte hiperpigmentasyonun yanı sıra diğer belirtiler de ortaya çıkar.
Hemokromatoz:
Demirin aşırı birikimiyle karakterize edilen hemokromatoz, ciltte bronzlaşma hiperpigmentasyon oluşumuna neden olabilir.
Porfiria:
Porfiria, porfirin metabolizmasındaki bozukluklara bağlı ortaya çıkan nadir genetik hastalıktır. Bazı porfiria türleri, ciltte güneş ışığına maruz kalmanın ardından hiperpigmentasyona neden olabilir.
Peutz-Jeghers sendromu:
Kalıtsal hastalık olan Peutz-Jeghers sendromu, ağız içi, genital bölgelerde lekelerle birlikte ciltte hiperpigmentasyona yol açabilir.
Addison-Biermer anemisi:
Pernisyöz anemi olarak da bilinen Addison-Biermer anemisi, B12 vitamini eksikliği nedeniyle ortaya çıkar, hiperpigmentasyon gibi cilt belirtilerine yol açabilir.
Kronik venöz yetmezlik (venöz yetmezlik)
Bacaklardaki venöz dolaşımın yetersiz olduğu durumu ifade eder. Bununla birlikte, hiperpigmentasyon kronik venöz yetmezlikle ilişkili görülebilir.
Skleroderma:
Skleroderma, bağ dokusunu etkileyen otoimmün hastalıktır ciltte sertleşme, kalınlaşma, hiperpigmentasyon görünebilir.
Hailey-Hailey hastalığı:
Kalıtsal deri hastalığı olan Hailey-Hailey hastalığı, cilt kıvrımlarında hiperpigmentasyon kabarcıklarla karakterizedir.
Lichen planus:
Lichen planus, cilt, ağız mukozası, tırnaklar, cinsel organlarda kırmızı, mor renkli kabarcıklar, lezyonlarla birlikte hiperpigmentasyon gelişebilen inflamatuar hastalıktır.
Romatoid artrit:
Romatoid artrit, eklemleri etkileyen otoimmün hastalıktır, bazı vakalarda deride hiperpigmentasyon görülebilir.
Sistemik lupus eritematozus:
Sistemik lupus eritematozus (SLE), otoimmün hastalık olup ciltte hiperpigmentasyon, kelebek şeklinde döküntüler, diğer cilt belirtilerine neden olabilir.
Sifiliz:
Sifiliz, cinsel yolla bulaşan enfeksiyon olup ciltte hiperpigmentasyon dahil çeşitli deri lezyonlarına yol açabilir.
Demir eksikliği anemisi:
Demir eksikliği anemisi, demir eksikliği nedeniyle ortaya çıkan kan hastalığıdır, ciltte solukluk hiperpigmentasyonla ilişkili olabilir.
Tiroit bozuklukları:
Hipotiroidizm – hipertiroidizm gibi tiroit fonksiyon bozuklukları, ciltte hiperpigmentasyon gibi belirtilere neden gösterilebilir.
Kronik böbrek yetmezliği:
Kronik böbrek yetmezliği, böbreklerin yeterince çalışmadığı durumdur, ciltte hiperpigmentasyon gelişebilir.
HIV/AIDS:
HIV enfeksiyonu – AIDS, ciltte çeşitli dermatolojik bulgulara, including hiperpigmentasyon lekelenmelere neden olabilir.
Wegener granülomatozu:
Wegener granülomatozu, inflamatuar kan damarları hastalığı olup deri lezyonları hiperpigmentasyonla seyredebilir.
Hipomelanosis guttata idiopatikia:
Hipomelanosis guttata idiopatikia, bilinmeyen nedenlerle oluşan ciltte hiperpigmentasyon – depigmentasyon lekeleriyle karakterizedir.
Çinko eksikliği:
Çinko eksikliği, ciltte hiperpigmentasyon, diğer dermatolojik belirtilere neden olabilir.
Kandaki bazı ilaçlar, kimyasalların yan etkileri:
Bazı ilaçlar – kimyasalların yan etkisi sonucu ciltte hiperpigmentasyon ortaya çıkabilir.
Aşırı güneşe maruz kalma:
Uzun süreli tekrarlayan güneşe maruz kalma, ciltte hiperpigmentasyon oluşumuna yol açabilir. Güneş lekeleri , yaşlılık lekeleri diye bilinir.
Aktinik keratoz:
Güneşin zararlı etkilerine bağlı ciltte oluşan aktinik keratoz, hiperpigmentasyonla birlikte kabuklu pullu lezyonların nedeni kabul edilebilir..
İlaç reaksiyonları:
Bazı ilaçların kullanımı, ciltte hiperpigmentasyon dahil olmak üzere dermatolojik reaksiyonlarla ilişkilendirilebilirr. Reaksiyonlar ilaca özgü olabilir, sabit ilaç reaksiyonları şeklinde adlandırılır.
Kronik inflamasyon:
Kronik inflamasyon durumları, ciltte hiperpigmentasyon oluşumuna katkıda bulunabilir. Örnekler arasında psoriazis, liken planus, atopik dermatit bulunur.
İnflamatuar deri hastalıkları:
Bazı inflamatuar deri hastalıkları, ciltte hiperpigmentasyona neden olabilir. Bunlar arasında dermatitis herpetiformis, lichen sclerosus, sarkoidoz yer alabilir.
Diyabet Mellitus (DM):
Diyabet, vücuttaki insülin hormonunun yetersiz üretildiği veya etkili şekilde kullanılmadığı durumdur. Diyabet hastalarında kan şekeri düzeyleri yüksek çıkabilir. Kronik yüksek kan şekeri seviyeleri, melanin pigmentasyonunda artışa yol açarak hiperpigmentasyon oluşmasına katkıda bulunabilir. Hiperpigmentasyon, vulvar bölge de dahil olmak üzere vücudun farklı bölgelerinde görülebilir.
İnsülin Direnci:
İnsülin direnci, vücudun hücrelerinin insüline normalden daha az tepki verdiği durumdur. Pankreas daha fazla insülin üretmeye çalışır, ancak hücreler insüline direnç gösterir. İnsülin direnci olan kişilerde kan şekeri düzeyleri genellikle yüksektir. Yüksek insülin seviyeleri, hiperpigmentasyon oluşumuna katkıda bulunabilir.
Vulvar hiperpigmentasyon
Genital Bölgenin Koyulaşması
Vulva bölgesindeki deride aşırı renklenmeyi ifade eder. Vulva, kadınlarda dış cinsel organları oluşturan dudaklar (labia majora – labia minora), klitoris, vajina girişi, perineum bölgesini içerir. Vulvar hiperpigmentasyon çeşitli nedenlere bağlı ortaya çıkabilir:
Hormonal değişiklikler
:
İltihaplı durumlar
: enfeksiyonlar sayılabilir.
Sürtünme – tahriş
:
Melanosit aktivitesi
:
Kronik hastalıklar
:
Genital Beyazlatma – Vajinal beyazlatma
- Vajina pembe renklidir, solduğunda, beyazladığında hasta olacaksınız demektir. Vajina beyazlatılmaz !
- Vulvar hiperpigmentasyon ise genellikle estetik endişe oluşturur, genellikle tedavi gerektirmez, buna neden olan sebepler engellenmeye çalışılır. Ancak, semptomlar rahatsızlık verici ise veya ciddi altta yatan neden varsa jinekologa danışmak önemlidir. Jinekolog , uygun teşhis – tedaviyi sağlayarak hiperpigmentasyonun nedenini belirleyebilir, uygun tedavi seçeneklerini önerebilir. Tedavi seçenekleri arasında topikal kremler, lazer tedavisi veya kimyasal peeling gibi yöntemler bulunabilir.
Vulvar kötü huylu hiperpigmentasyon sebepleri
Vulvar Kanser
:
Vulva kanseri, vulvar bölgede hücrelerin anormal büyümesi, vulvar bölgede kötü huylu tümör oluşumuyla karakterizedir. Vulvar kanser bazen hiperpigmentasyonla birlikte seyredebilir.
Melanoma
:
Melanoma, melanosit adı verilen pigment hücrelerinden kaynaklanan cilt kanseri türüdür. Vulvar bölgede melanoma gelişebilir, hiperpigmentasyonla kendini gösterebilir.
Paget Hastalığı
:
Paget hastalığı, genellikle meme ucu areolada başlayan, ancak vulvar bölgeyi de etkileyebilen kanser türüdür. Hastalık vulvar bölgede kırmızı, kaşıntılı hiperpigmente lezyonlara neden olabilir.
Lentigo Maligna
:
Lentigo maligna, güneşe maruz kalan bölgelerde ortaya çıkabilen cilt kanseri türüdür. Vulvar bölge de dahil olmak üzere vücudun diğer bölgelerinde lentigo maligna hiperpigmentasyonla birlikte görülebilir.
Diğer Cilt Kanserleri
:
Bazal hücreli karsinom, skuamöz hücreli karsinom, diğer cilt kanseri türleri nadiren vulvar bölgede hiperpigmentasyonla kendini gösterebilir.
Kötü huylu durumlar nadir olsa da, vulvar bölgede hiperpigmentasyonun eşlik ettiği lezyonlar, cilt değişiklikleri ciddi hastalığın belirtisi şeklinde görülebilir. Herhangi şüpheli, anormal lezyonun varlığında dermatolog veya jinekolog tarafından değerlendirilmek önemlidir. Erken tanı tedavi, olası kanser veya diğer ciddi durumların yönetiminde hayati önem taşır.