Gebelik – Eğitim – IQ – Epigenetik Sorunsalı

GEBELİK – EĞİTİM – IQ SORUNSALI ?

Ülkemiz Eğitim & Öğretim alanında büyük ilerlemeler yapmıştır. Artık her şehirde üniversite var. Üniversite ambarı şekline gelmiş şehirlerimiz var. Üniversite mezunu insan sayımız çığ gibi plansız olarak artmıştır. Planlamalardan fazla miktarda üniversite mezunu çıktığı için üniversiteli işsiz şeklinde tanımlamaları artık bilmekteyiz.

• Atanamamış öğretmen
• Atanamamış mühendis
• Atanamamış hemşire
• …

mecburiyetler

Üniversite mezunu bir kişi eğitimini aldığı işi yapamadığında KPSS veya benzer sınavlara girerek toplum yaşamına bir şekilde kendisini adapte etmektedir.

• Öğretmenlik mezunu Polis
• Sosyoloji mezunu İtfaiyeci
• Hemşirelik mezunu tapu memuru
• İşletme mezunu Şoför
• …

Bu mecburiyetler nedeniyle yapılan iş; kalitesizliği beraberinde getirmektedir.

Bu kalitesizlik toplumun tamamına sirayet ettiğinde toplumun kalitesi de düşmektedir. Çünkü öğretmenlik yerine polislik yapan birisi kırgındır – kızgındır. Performans elde edemezsiniz. Kişiler yeteri kadar başarı elde edemediğinde , kıymetli yüzdelik dilimlere giremediğinde, sadece yerleşmek adına lisans bölümlerine girmektedirler.

Malesef  üniversite öğrencileri üzerine ticari yaşamı idame ettirme şeklinde şehir yaşamları – şehir ekonomisi, öğrenciden gelir elde eden şehirler malesef oluşmuştur. 

akademik kapasite

Lisans eğitimi hak edene, akademik kapasitesi , IQ derinliği olana verilmesi gereken bir eğitim olması gerekir iken; örgün eğitim formatına sokulmuş olması iş gücü ve emek kayıplarına neden olmaktadır. Aileler mesleki eğitim ile iş hayatına girmesi gereken çocuklarının ağır lisans eğitimlerine yıllarca süren birikimleri harcamaktadırlar ama çocuk yerleşememektedir.

Amaç

İşte bu yazı maddi – manevi birikimlerinizi doğru kişiye ; doğru yer ve zamanda kanalize etmek için yazılmış bir yazıdır.

kafatası – beyin sorunsalı

Büyük önder Atatürk’ün dediği gibi Muasır medeniyet seviyesine nasıl çıkabiliriz.

• Eğitim & Öğretim ile kısmen çıkabiliriz.
• Teknolojiyi ithal edip, onları kullanmayı öğrenerek kısmen çıkabiliriz.
• Şakır şakır yabancı dil konuşarak kısmen çıkabiliriz.
• Bize kısmen ilerleme yetmez, tam ve kesin bir ilerleme gereklidir.

Ne yapmalıyız !

Kafatasçılık değil, BEYİNCİLİK ! yapmalıyız.

Çocuklarımızın BEYİN = IQ = ZEKA kapasitesini artırmalıyız.

Bunun için nereden başlamalıyız !

Ana Rahminden !

Rahimleri Islah Etmeliyiz !

Bir Fetus Düşünün; Ana Rahminde !

ise BEYİN = IQ = ZEKA kapasitesi düşmektedir.

İşte bu nedenlerden dolayı ( bunların neredeyse %95 i anne hatası – ihmali kaynaklı olmasına rağmen) Anne kendisini asla suçlu – eksik – hatalı görmez.  Hiç bir anne bunu asla kabul etmemektedir. Annelerin tamamı bundan Doktoru suçlamaktadırlar.

günah keçisi

Malesef ülkemizde gebelik komplikasyonlarında günah keçisi doktordur, doktor hatası ! denilip işin içinden anneler masum – günahsız olarak çıkmaktadırlar, çünkü anneler yalan söylemez !

Burada sunacaklarım ve söyleyeceklerimi sadece vicdanlı , irfan ve basireti olan kişiler anlayabilir, diğerleri sadece eleştirecektir. Amacım kesinlikle toplumu ve bir kesimini küçümsemek, aşağılamak değildir. Sadece vicdan – basiret – irfan sahibi kişilere bir IŞIK olmaktır.

Yukarıda görüldüğü gibi zengin bir sofra ; yanında çeşitli etkenlere maruz kalmış Fetusları ve maruz kaldığı menfi durumları sıraladım. Bu menfi nedenlere bağlı direkt annenin bağlantılı olmadığı sebepler vardır ama inanın bunlar çok az sayıdadır.

• Bir gebe iltihaplı bir rahim ile gezip, İLTİHAPLI RAHİME GEBE KALIP, bunun kötü sonuçlarıyla  gelmesi doktorun suçu değildir.
• Bir gebenin doğumdan 3-6-12 ay sonra yorgun bir rahime gebe kalarak, yorgun bir fetus yoğurması hekimin suçu değildir.
• Miyomlu , uygunsuz bir rahimi tetkik – muayene ettirmeden veya bunu bildiği halde tedavisini yaptırmadan gebeliğe girişmesi masum bir annesel davranış olamaz.
• Gebelikte doktora gitmemek, tetkik yaptırmamak, yetersiz sayıda hekime gitmek, doktora gitmiş olmak için doktora gitmek, önerilerini ve tedavilerini uygulamamak, kadere bırakmak ve kötü sonuçla yüzleşince doktoru suçlamak yaygın bir anne davranışıdır; suçuna ve ihmaline dayanamayıp doktoru suçlamak bu topraklarda malesef sürmeye devam edecektir.
• Epileptik , şizofreni, …vb birisinin, tedavisi devam ederken gebe kalıp, gebeliğinde hastalığının ağırlaşması ve Fetusun etkilenmesi durumunda; bebek istemini masum bir annesel davranış – dürtüsü olarak kabül etmek benim vicdanıma uygun gelmemektedir.
• Modern insan dürtüleriyle hareket etmekten imtina eder!

Bakın bu etkenlere maruz kalmış bir fetus farz edin doğdu ve yaşadı. Bunun önüne işte şu yukarıdaki zengin sofrayı her daim, eksiksiz ve sürekli şekilde kursanız bile; Rahim döneminde yaşamış olduğu olumsuzluklar nedeniyle Gerçek potansiyelini asla yakalayamayacaktır. ,

• Rahimde hasar alarak IQ potansiyelini kaybetmiş bir Fetus’un kaybını sonradan beslemek ile IQ yetmezliğini 100 -120 bandına çıkaramazsınız, kaybını gideremezsiniz.
• 100 – 140 IQ ( Zeka ) ile doğması gereken bir Fetus; 9 ay 15 günlük rahim periyodunda olumsuz bir etkene maruz kaldığında ilk etkilenen şey Beyni = Zekası = IQ sudur ve direkt düşmektedir. 
• Fetusun 80 – 85 IQ ile doğması hem aile hem de toplum için devasa büyük bir kayıptır. 
• Muasır medeniyetler işte bu kayıp ile minimal yüzleşmektedir, bunu engellemek için tüm kaynak ve olanaklar seferber edilmektedir.

Verilebilecek en güzel örnek Amerika Birleşik Devletleridir.

ABD’de bir kadın – aile  gebelik düşündüğünde eski hayatına; hiç bir şey olmamış gibi,  asla !  aynen devam etmemektedir. Amerikalılar;

• Gebelik öncesinde bir jinekolog ile temas etmektedir. ( Gebe kalınca değil ! )
• Gebeliğe rahimlerinin ve diğer organlarının uyumlu olup olmadığını; gebelik öncesinde öğrenmektedir.
• Uyumsuz bir durum varsa derhal tedavisini yaptırmaktadır.
• Gebelik takiplerine çok dikkat etmektedir.
• Doğumu asla şansa ve riske atmamaktadır.
• Google, youtube bilgileriyle kendilerini doktor yerine koymamaktadırlar.
• Lohusalık dönemini önemsemektedir.
• ABD kozmopolit – karışık bir ülkedir.
• Asla kafatasçı bir ülke değildir.
• ABD tam tamına BEYİNÇİ bir ülkedir.

Bu yaşamış olduğumuz yüzyılda neredeyse tüm gelişme ve ilerlemelerin tamamının ABD’den çıkmış olması, bu ülkeden birbiri ardına dahi seviyesinde insanların ardı ardına patlama şeklinde zuhur etmiş olması özgürlükler ülkesi, fırsat eşitliği ile açıklanamaz.

Bu özgürlükler ülkesi ve fırsatlar ülkesi kavramı bunları getirmez, kazandırmaz !

Amerikalılar Rahime ciddi yatırım yapmaktadırlar !

Bir Amerikalı aile (kadın, anne , baba) gebelik süresince ( Fetus’larına ) ortalama 30000 – 50000 USD harcama yapmaktadır.Unutmayın bu miktara veya yarısına Amerika’da araba satılmaktadır. Amerikalılar Fetus’larına arabalarından daha fazla harcamaktadır !

• Gebelik öncesi bakım masrafı
• Gebelik bakım masrafı
• Doğum masrafı
• Lohusalık masrafı

nedeniyle ABD’li aileler bu masraflardan kaçınmamaktadır. ABD’li bir bayan rahminde fetusun potansiyelinin kaybolmasını engellediği için; dolayısıyla barajlarımızı, köprülerimizi, sanayimizi, … etkenleri yapan kişiler; işte bu masrafı karşılayan, kaçınmayan yabancı ülke ailelerinin çocuklarıdır.

biz 200 USD VE ONLAR

Biz ise gebelik olayı için ortalama 200 USD civarında bir harcama yapıyoruz. Harcamamız gereken 29800 – 49800 dolara ise Ev, Araba almaktayız.

”DEVLETİN GÖREVİ” SANRISI

Toplumumuz Gebelik olayını Devlete yıkmış vaziyettedir. Toplumumuz gebelik için asla bir harcama, bütçe yapmamaktadır. Bunu bir masraf olarak görmeyip , gebelik masrafını şiddetle ret – inkar etmektedir.

• Gebelik için yaptığı harcamaları aşırı lüks ve pahalı hatta enayilik olarak görmektedir.
• Gebeliği bir şey yapmasam bile kendi kendine ilerleyen, fizyolojik bir süreç olarak kabul etmek , sadece vitamin (folik asit) alarak her şey yolunda kabül etmek beyhude bir kendini aldatmadır.
• İnsanımız gebelik döneminde muazzam bir kesinti ve tasarruf içine girmektedir. Gebeliğe yapılan harcamayı engellemek için doktora gitmemeyi dahi çok rahatlıkla seçmektedir.
  • Toplumumuz bebek arabasına sarf ettiği bütçeyi gebeliğe harcamamaktadır.
  • Toplumumuz bebek mamasına sarf ettiği bütçeyi gebeliğe harcamamaktadır.
  • Toplumumuz bebek bezine  sarf ettiği  bütçeyi gebeliğe harcamamaktadır.
  • 50. – 100. sırada gebelik polikliniklerinde  bekliyor ; Yeter ki benden para istemesinler!
  • Özel hastane veya özel muayenehanede risk görüp tahlil isteyen doktora olan takipleri bırakıp; hiç tahlil istemeyen , masraf çıkarmayan doktora takiplere gitmeyi çok seviyoruz.
  • 20-30 liralık vitamin kutusunu bitirerek başarı elde edeceğimize inanmış durumdayız.
  • Pekmez içerek kanımızı artırmaya çalışıyoruz.
  • Bebek prematür hasar alarak doğduğunda, mikrobik hasar aldığında, doğum hasarı, … aldıktan sonra taze ve faydalı anne sütüyle gece gündüz mükemmel beslemek; iş işten geçtikten sonra yapılan beyhude kendini aklama çabaları olduğunu vurguluyorum. Fetal beyindeki potansiyel kaybı anne sütü almak, doğumdan sonra sarf edilen mükemmel annelik ile düzelmemektedir. Rahim periyodu hata kabul etmemektedir.

Biz 200 USD harcarken; 

ABD’deki sağlık sistemine çok pahalı diyoruz, onlara acıyoruz, hatta onları enayi olarak görüyoruz ama onlar bize

** Baraj,
** Sanayi,
** Köprü,
** Program,
** Teknoloji yapıyor;
** Gıda, tohum satıyor!

200 USD miktarını da; 200000 bin lira gibi lanse ediyoruz !

Riskli Gebelikte Başarı Basittir = Hekime Güvenmek + Sözünü Dinlemek = Başarı

1 ( Bir) Anda Olmuyor !

** Fetal Stress
** Fetal Distres
** Fetal Restriction
** Fetal Retardation
** Fetal Demise

Temelde Ciddi Aile ihmali Var. Bunların Temelinde Genelde Çıkar Çatışması Vardır. Gebelik Masrafından Kaçıp Mal Mülk Yapmak Vardır.

Ters Rahim; Rahim Yaş İken Eğilir

Karga yavrusuna bakmış
“benim ak pak evladım” demiş.

Annelik dürtüsü , gebelikte doktor tarafından kontrol edilerek, annenin kolayca yanlışı seçebilecek inisiyatifler almasını engelleyebilir.

Annelik dürtüsü sonuca bakmaz
Annelik dürtüsü; İyi – kötü her şeyi kabul eder.

rahimde potansiyelini kaybetmiş bir çocuk eğitim – öğretimde anlamama , zor öğrenme yaşadığında;

• Öğretmeni suçluyoruz,
• Öğretmen öğretemiyor diyoruz !
• Özel okullara, kurslara gönderiyoruz ama sonuç yine değişmiyor.
• Kitlesel sınavlarda başarısızlığı (kadın, aile, baba) kendinde görmüyor. Gebelikte yaptığınız tasarruflar, ihmaller gözünüze gelmemektedir.