Vajina Basit Bir Organ Değildir

İnsanlığın kaderi alında değil, vajinada yazılır. Sağlıklı bir vajina olmadan sağlıklı nesiller elde edilemez. Bu kadar önemli bir organ olan vajina için kadınlar ne kadar önem veriyor; neredeyse hiç ! Vajina düşünülenin aksine çok daha fazla etkileri olan bir organdır ve asla ihmale gelmez. Vajina kontrol dışında kaldığında her hastalığı fazlasıyla tetikleyebilecek potansiyele sahiptir.

Vajina kaç santimdir ?

Vajina boyutu kadından kadına değişebilir, ancak ortalama olarak 8-10 cm uzunluğunda ve 3-5 cm genişliğindedir. Ayrıca, vajinanın boyutu, yaş, hormonal durum, doğum sayısı ve fiziksel aktivite düzeyi gibi faktörlere de bağlı olabilir.

Kısa Vajina ve uzun Vajina ?

Kısa Vajina:

  • Daha sıkıdır ve penisin boyutuna göre daha uygun olabilir.
  • Vajinal kuruluk ve ağrıya daha yatkındır.
  • Bazı pozisyonlar daha rahatsız edici olabilir.
  • Daha kolay bir şekilde klitoral uyarıma yanıt verebilir.
  • Kısa vajina, uzun vajinaya göre enfeksiyona daha yatkındır.
  • Kısa vajinalar, daha küçük bir hacimleri olduğundan, bakteri ve diğer enfeksiyonlara karşı daha az dirençlidirler.
  • Genellikle doğum yapmamış kadınlarda vajina daha kısa olabilir.

Vajina kaç gramdır?

Vajinanın ortalama yaş ağırlığı yaklaşık 30-40 gramdır. Ancak bu değer kadınlarda farklılık gösterebilir ve vajinanın boyutuna, hormonal değişikliklere ve yaşa göre değişebilir. Yaşlandıkça bu miktar düşer.

Uzun Vajina:

  • Daha esnektir ve penisin boyutuna daha kolay şekilde uyum sağlayabilir.
  • Daha az vajinal kuruluk ve ağrıya yatkındır.
  • Bazı pozisyonlar daha rahatlatıcı olabilir.
  • G noktasına daha kolay ulaşılabilir ve daha fazla uyarılabilir.
  • Uzun vajinalar ise, daha yüksek bir pH seviyesine sahip olabilirler ve bu nedenle bazı enfeksiyonlar için daha uygun bir ortam oluşturabilirler.

Vajinanın hacmi kaç santimetreküptür?

Ölçeklendirmek için bazı SI hacim birimleri ve karşılık gelen su kütlesi

Vajinanın hacmi değişkenlik gösterir ve kadınlardan kadınlara farklılık gösterebilir. Genellikle, menopoz sonrası kadınlarda vajinal hacim azalır. Kadınlarda gebelik dönemi boyunca vajinal hacim artabilir. Yaklaşık olarak, ortalama bir yetişkin kadının vajina hacmi yaklaşık 4-6 ml (mililitre) arasındadır.

Vajinanın maksimum hacmi kadınlar arasında değişebilir ve birçok faktöre bağlıdır, örneğin yaş, doğum, gebelik, hormonlar ve cinsel aktivite gibi. Bununla birlikte, genellikle bir yetişkin kadının vajinasının maksimum kapasitesi 30 ila 40 mL arasında olduğu kabul edilir. Ancak, bu değerler bir kadından diğerine değişebilir.

Doğum esnasında vajinanın hacmi genişleyerek büyük bir değişime uğrar. Bu değişimin ölçüsü kadından kadına değişebilir ve genellikle bebeğin başının çıkmasını mümkün kılmak için yeterli bir hacim sağlar. Ancak net bir sayı vermek zordur. Bazı kaynaklarda normal doğumda vajinanın maksimum 3-4 kat büyüyebileceği ve hacminin 300-500 ml’ye ulaşabileceği(hatta 1500cm3) belirtilmektedir.

Vajinanın Yüzey alanı kaç santimetrekaredir?

https://doi.org/10.1159/000291946 , vajina şekilleri ve yüzey alanı; fakat bu doldurulduğu için bu şekildedir, normalde kapalıdır.

Vajina epitelinin kalınlığı nedir ?

Vajina epitelinin kalınlığı, kadınlarda adet döngüsünün farklı aşamalarında ve yaşa bağlı olarak değişebilir. Genellikle;

  • Premenopozal kadınlarda vajina epitelinin kalınlığı yaklaşık 0,5-1 mm arasındadır.
  • Postmenopozal kadınlarda ise, östrojen seviyelerinin azalması nedeniyle vajina epitelinin kalınlığı azalabilir ve yaklaşık 0,3-0,5 mm’ye düşebilir. Ancak, bu değerler kişiden kişiye değişebilir ve sadece genel bir fikir vermektedir.
Üreme çağında ve menopoz dönemindeki vajinal epitel kalınlığı

Vajina kaçıncı gebelik haftasında gelişmeye başlar ve gelişimini kaçıncı haftada tamamlar?

Vajina, müllerian kanal sisteminin bir bölümünden oluşur. Bu kanal sistemi, embriyonun 6. haftasında oluşmaya başlar ve yaklaşık 20. gebelik haftasına kadar gelişimini tamamlar. Vajina, müllerian kanal sisteminin önden birleşmesi ile oluşan kanalın alt kısmından gelişir. Vajinanın tam gelişimi, gebeliğin 20. haftasına kadar tamamlanır.

Vajina gelişiminde baskın olan anne midir Baba mıdır?

Vajina gelişiminde baskın olan genler anne tarafından aktarılan genlerdir. Bu nedenle vajina gelişimi anne tarafından daha çok etkilenir. Ancak babadan gelen genler de vajina gelişiminde etkili olabilir. Organlar gelişirken genetik materyali etkileyen maternal epigenetik faktörlerde vajina gelişiminde rol oynamaktadır. Organlar gelişirken yani hücreler bölünerek, organ sistemlerini oluştururken hatalar, mutasyonlar oluşabilmektedir. Örnek vermek gerekir ise;

Hücre bölünmesini böyle mükemmel ve hatasız gösteren diyagramlar bilimin ve öğrenmenin önünde büyük engeldir. Hücrelerimiz böyle mükemmel ve kusursuz bir şekilde bölünmemektedirler. Hücre her bölünmede hasarlar ve mutasyonlara maruz kalmaktadır, doku – malzeme kaybetmekte, hsara uğrayabilmektedir.. Vajinal akıntı gibi ciddi enfeksiyon ve de enflamasyonlar bu maruziyeteleri kolaylaştırmaktadır.

Hücrenin bölünmesi, şu elektron mikroskopisi fotograflarında da görüldüğü gibi, esasında; yırtılma – parçalar bırakma şeklindedir ve bu süreç hasarsız – mükemmel olmamaktadır. Bundan dolayı 1 hücre 40 – 60 bölünmeden daha fazlasına gidememektedir. İşte bu hasarlanmayı katmerleyecek organ kontrol dışı kalamış(kronik vajinal akıntı üreten) bir vajinadır.

Vajinanın tabakaları nelerdir?

  1. Mukoza: Vajina içini kaplayan ilk tabakadır ve vajina epiteli olarak da adlandırılır. Lümene bakan kısmı mukus salgılar.
  2. Submukoza: Ünlü jinekolog ve 32. dereceden mason olan Krantz yayınlarında bu tabakanın var olduğunu fakat gevşek ve ince bir şekilde olduğunu; bu durumun vajinal rugae formasyonunu kolaylaştırdığını ifade etmektedir.
  3. Lamina Propria: Muköz zarın altında bulunan bağ doku tabakasıdır. Kan damarları, lenfatik damarlar, sinirler ve bağ dokusu hücreleri içerir.
  4. Kas Tabakası: Lamina proprianın altında bulunan kas tabakasıdır. Bu kaslar çoğunlukla düz kaslardır ve dışta longitudinal ve içte sirküler bir tabaka halinde düzenlenmiş otonomik olarak innerve edilen düz kas liflerinden oluşur.
  5. Adventisya: Vajinanın dış tabakasıdır ve bağ dokusu, kan damarları, sinirler ve yağ hücreleri içerir.

Müköz zar, lümen yönünde kas tabakasına kadar devam eder. Lamina propria ve kas tabakası sadece vajinanın alt kısmında bulunur ve üst kısmında yoktur.

Vajina duvarı üç ana katmandan oluşur:

  1. Dışarıdan içeriye doğru skuamöz epitel (ortalama kalınlık 0,1 mm = 100µ)
  2. Skuamöz epitelin altında yer alan bağ dokusu tabakası (ortalama kalınlık 1-2 mm = 1000 – 2000 µ)
  3. En içte, vajinanın lümenini kaplayan ince bir tabaka olan vajinal mukozal epitel (ortalama kalınlık 0,5 mm = 500µ)

Vajinanın bağ dokusu katmanı, muskuler tabakanın 3 katı şeklindedir. Vajina düz kas içermektedir.

Vajinanın en ince olduğu bölge, üst üste binen kas tabakalarından oluşan bir kısım olan servikal kanal bölgesidir ve kalınlığı yaklaşık olarak 4 mm civarındadır. Vajinanın en kalın bölgesi ise üst kısmında ve özellikle de ön duvarda yer alan mukoza tabakasıdır ve kalınlığı yaklaşık 10 – 12 mm arasındadır. Diğer vajinal bölgelerin kalınlığı ise bu iki bölgenin arasında değişmektedir.

Vajinal İntroitus Nedir?

Vajinal introitus, vajinanın dış açıklığıdır. Kadınlarda genital bölgedeki önemli yapılar arasında yer alır ve cinsel ilişki sırasında penisin vajinaya giriş yaptığı bölgedir. Vajinal introitus, dış genital organların en altında yer alır ve labiaların (dudakların) arasındadır.

Vajinal introitusun büyüklüğü ve şekli kadından kadına değişebilir. Bazı kadınlar geniş bir introitusa sahip olabilirken, bazılarının introitusu daha dar olabilir. Ayrıca, doğum sonrası veya yaşlanma gibi faktörler de introitusun büyüklüğünü etkileyebilir.

Vajinal introitus bölgesinde bazı problemler ortaya çıkabilir. Örneğin, introitus bölgesinde yaralanma veya enfeksiyonlar meydana gelebilir. Ayrıca, doğum sırasında yırtılmalar veya kesikler de introitus bölgesinde meydana gelebilir. Bu nedenle, introitus bölgesinin bakımı ve korunması önemlidir.

Vajinal introitusun mikrobiyotası, vajinanın geri kalanı gibi laktobasil, streptokoklar, stafilokoklar ve diğer bakterileri içerebilir.

Vajinal introitus, bazı vajinal enfeksiyonlar (örneğin, genital herpes, HPV enfeksiyonu, sifiliz) veya irritanlar (örneğin, sabunlar, deodorantlar, spermisitler) nedeniyle ağrılı ülserlere veya yaralara neden olabilen hassas bir bölgedir. Bu nedenle, vajinal hijyen ve bakım önemlidir ve uygun olmayan ürünlerin kullanımı kaşıntı, yanma ve enfeksiyonlara neden olabilir.

Vajinal ;

  • İntroitus ürogenital sinüsden ,
  • Vajina ise mülleryan kanaldan gelişir.
  • Vajina ve introitusun birleşim yeri hymen‘dir. Hymen tam anlamıyla bir colision zone‘dur.

Vajinal Hard Line, vajinanın alt kısmındaki deri katmanı ile iç mukoza arasındaki sınırı ifade eder. Bu bölge, vajinanın ön ve arka duvarları arasındaki sınırda bulunur ve anatomik olarak vajinanın introitus bölgesi olarak bilinir. Hard line, doğum sırasında vajinanın genişlemesi sırasında belirgin hale gelebilir.

vajinanın rengi nedir?

Vajinanın rengi, kadınların cilt rengine ve vücut yapısına göre farklılık gösterebilir. Genellikle pembe, açık pembe veya kırmızımsı pembe olarak tanımlanır. Ancak hormonal değişiklikler, enfeksiyonlar, cilt hastalıkları ve bazı tıbbi durumlar gibi faktörler vajina renginde geçici veya kalıcı değişikliklere neden olabilir.

Vajina inceldiğinde genellikle daha soluk veya beyaz renk olabilir.

Ayakta duran birisinde; vajina açık mıdır, kapalı mıdır?

Ayakta duran bir kadında vajina açık değildir, kapalıdır. Vajina, pelvik kemiklerin içinde ve diğer iç organlarla birlikte pelvik bölgede yer alan bir akordiyon tünel gibidir. Normalde vajina açık değildir, ancak cinsel uyarılma sırasında veya doğum sırasında açılır.

Vajina ön duvarı ve arka duvarı normal şartlarda birbirine yakın ve temas halinde değillerdir. Ancak cinsel uyarılma ve orgazm sırasında, vajina içerisindeki kasların kasılması sonucu vajina duvarları arasında bir çeşit uyum sağlanır ve bu olaya koaptasyon denir. Bu sayede, cinsel ilişki sırasında penis vajinaya daha kolay girebilir ve daha fazla zevk hissedilebilir.

Ayrıca vajinal rugalar, birbirine anahtar-kilit şeklinde tam olarak uymaz. Bunun yerine, rugaların şekli ve boyutu her kadında farklı olabilir ve belirli bir düzende oluşmazlar. Ancak, rugaların vajinal duvarın genişlemesine yardımcı olduğu düşünülmektedir.

Vajinada mukus; Varsa, nasıl oluşur?

Sıfır vajinal akıntı sağlıktır

Vajina Bu şekilde Akmaz. Bu Vajinanın Kendi Kendini Akarak Temizlemesi Şeklinde Bir Mekanizması Olmayıp; Yukarıda Görülen Durum Temizleme Mekanizmasının Aşılması Durumudur. Vajinal Epitel Mukus Üretemez !, Öyle Bir Yeteneği – Organeli Yok !

Esasında vajina mukus üretmez, goblet hücresi içermediğinden mukus üretemez. Eğer vajinada goblet hücresi olsaydı aynı sindirim sistemindeki gibi metaplazik olayları görürdük. Vajinal mukus (aslında nemlenme), vajina duvarında yer alan epitel tarafından, kan damarlarından geçerek sızan sıvıdır. Östrojen hormonunun etkisiyle vajina duvarının üst tabakasında bulunur. Bu sızıntı, vajinayı nemlendirir, bakteri ve diğer mikroorganizmaların vajinaya invazyonunu önleyen mekanik bariyer görevi görür. Vajinal nemlenme ayrıca cinsel uyarılma sırasında vajina içindeki kayganlığı arttırarak cinsel ilişkiyi daha rahat hale getirir.

Vajinal epitel üzerindeki ince nemlenme veya film tabakanın parçalanması ve epitelin rstorasyonu, L-laktik asit tarafından sağlanır. L-laktik asit, vajinadaki doğal floranın ürünüdür. Asiditenin korunmasına yardımcı olur. Ayrıca zararlı bakteri ve mantarların büyümesini engelleyerek vajinal enfeksiyonlara karşı koruyucu rol oynar. Bu vajinal epitel üzerindeki film tabaka ( biyofilm değil !) , D-laktik asit üreten bakteriler için bir besin kaynağıdır. Laktobasillerin bir kısmı bunu fermente ederek L-laktik asit üretirler. Dolayısıyla, vajinal mukusun parçalanması L-laktik asit ile ilişkilidir. Aynı zamanda vajinal epitelin desteklediği laktobasil bakterileri genellikle L-laktik asit üretirler ve bu asit, vajinal epitel üzerindeki film tabakayı parçalayarak sağlıklı vajinal pH seviyesinin korunmasına yardımcı olur.

Vajinada Kaç çeşit laktobasil var ?

Dünya üzerinde birçok farklı Lactobacillus türü vardır.İsimleri evet lactobasil ama birbirlerinden farklıdır. Tam sayıları kesin olarak belirlemek zordur, ancak araştırmacılar tarafından şimdiye kadar tanımlanmış yaklaşık 400’den fazla Lactobacillus türü olduğu tahmin edilmektedir. Bunların çoğu, insan ve hayvan bağırsakları, süt ürünleri ve fermente gıdalar gibi birçok farklı ortamda bulunabilir.İnsanlarda yaklaşık 10-12 farklı Lactobacillus türü bulunmaktadır. Bunların arasında en sık rastlananlar L. crispatus, L. jensenii, L. gasseri, ve L. iners‘tir. Ancak bu sayı değişkenlik gösterebilir ve kadınlar arasında da farklılık gösterebilir. Yogurt üretiminde kullanılan laktobasil, sirke yapımında kullanılan laktobasil farklıdır; bunları vajinaya sürerseniz malesef vajinal akıntı yaşayacaksınız. Çünkü bunlar D değil, L laktik asit üreten laktobasillerdir.

Bir kadında en fazla gözüken laktobasil hangisidir?

Bir kadının vajinasındaki laktobasil türleri mikrobiyomunun bileşimine ve çeşitli faktörlere (örneğin yaş, hormonal değişiklikler, antibiyotik kullanımı, cinsel aktivite) bağlı olarak değişebilir. Bu nedenle, bir kadında baskın bir laktobasil türü bulunması kesin değildir ve değişebilir. Ancak, genellikle Lactobacillus crispatus, Lactobacillus jensenii, Lactobacillus iners ve Lactobacillus gasseri gibi türler vajinal mikrobiyomunun önemli bir bileşenidir.

Laktobasil türleri arasındaki sıklık dağılımı, popülasyonlar arasında ve hatta bireyler arasında bile farklılık gösterebilir. Ancak genel olarak, Lactobacillus crispatus’un vajinal florada baskın olduğu ve diğer Lactobacillus türlerine göre daha yüksek bir sıklığa sahip olduğu bilinmektedir.

Bu türler arasındaki farklılıklar, özellikle sitokinin, enzim ve antimikrobiyal bileşik üretimindeki farklılıklardan kaynaklanır. Örneğin, L. crispatus’un D-laktik asit üretiminde yüksek aktivitesi vardır ve bunun sonucunda vajinanın pH’ını düşürerek patojen mikroorganizmaların üremesini engelleyebilir. L. gasseri ve L. jensenii ise sitokinin üretiminde daha yüksek aktivite gösterirler ve bu da vajinal duvarların sağlıklı olmasına katkıda bulunabilir. L. iners ise vajinal florada sık görülen bir türdür ancak antibakteriyel bileşiklerin üretimi konusunda diğer türler kadar etkili değildir.

Bu nedenle, her bir türün vajinal sağlık üzerinde farklı bir etkisi olduğu düşünülmektedir.

D – laktik asit ve L – laktik asit nedir?

Laktik asit, birçok canlıda mevcut olan organik asittir. Bu asit, birçok metabolik süreçte ortaya çıkar ve özellikle vücutta glikozun enerjiye dönüştürülmesi sırasında üretilir. Laktik asit, en yaygın olarak L(+) laktik asit olarak adlandırılan izomerdir.

D-laktik asit, D(+) stereoisomerik yapıdaki laktik asittir. Bu izomer, bazı bakteri türleri tarafından üretilir ve bağırsak florasında da bulunur. İnsan vücudu normalde D-laktik asit üretmez, ancak bazı sağlık sorunları, özellikle bağırsak problemleri, D-laktik asit birikimine yol açabilir.

L-laktik asit ise, L-laktik asit olarak da bilinir, en yaygın olarak insan vücudunda üretilen izomerdir. Spor yaparken kaslar tarafından üretilir, kan dolaşımına karışır. Ayrıca bazı gıdalarda, özellikle yoğurt, turşuda, L-laktik asit fermantasyonu yoluyla da üretilebilir.

Vajina epiteli hangi laktik asit üretiyor?

Vajina epiteli, L-laktik asit üretir. L-laktik asit, D-laktik asitten farklı olarak, insan vücudunda daha yaygın olarak bulunur ve biyolojik olarak daha aktiftir. Vajinal pH seviyesinin düşük kalmasını sağlayarak, zararlı bakterilerin üremesini engelleyerek ve vajinal sağlığı koruyarak önemli bir role sahiptir.

Vajina epiteli tarafından üretilen laktik asitin çoğunluğu L-laktik asittir ve vajinal asiditenin oluşumunda en önemli rolü oynar. D-laktik asit de bazı mikroorganizmalar tarafından üretilebilir ancak vajinanın normal florasında yaygın olarak bulunmaz.

Laktik asit, D ve L izomerlerinden oluşan bir karışımdır. Vajina epiteli, L izomeri üretir.

Vajinada bulunan bakteriler arasında en fazla D-laktik asit üreten bakteriler, üreme koşullarına bağlı olarak değişebilir. Ancak genellikle Lactobacillus crispatus türü bakterilerin D-laktik asit üretiminde diğer türlere göre daha etkin oldukları bilinmektedir.

Gebelik komplikasyonları İle İlişkili laktobasil hangisidir?

Gebelik sırasında, Lactobacillus crispatus’un düşük riskini azalttığı ve vajinal enfeksiyon riskini önemli ölçüde azalttığı gösterilmiştir. Lactobacillus jensenii de gebelik sırasında bulunur ve sağlıklı bir vajinal floranın korunmasına yardımcı olur. Ancak, gebelikte bulunan diğer Lactobacillus türleri de önemlidir ve bunlar arasında Lactobacillus iners ve Lactobacillus acidophilus bulunur.

Rektal kaynaklı laktobasiler vajinaya geçmeye başlar ve vajinada domine olmaya başlarlarsa bu durum ne yaratabilir?

Rektal kaynaklı laktobasilerin vajinaya geçip burada domine etmeye başlaması, normal vajinal floranın dengesini bozabilir ve vajinal enfeksiyonlara neden olabilir. Bununla birlikte, rektal bölgede bulunan bakterilerin vajinaya geçişi bazı durumlarda (menopozal dönemde) normal olabilir, ancak bu durumda da vajinal floranın sağlıklı bir şekilde sürdürülmesi için doğru bakteri dengesi sağlanmalıdır. Bu nedenle, vajinal floranın sağlıklı kalması için uygun hijyen uygulamalarının yanı sıra, doktorunuzun önerdiği şekilde probiyotik takviyeler veya ilaçlar almak da önemlidir.

Rektal kaynaklı laktobasillerin vajinaya geçmesi, kişinin yaşına bağlı olabildiği gibi, genellikle cinsel aktiviteyle ilgilidir. Cinsel aktivite olmadan da geçebilir ancak cinsel aktivitenin yoğun olduğu genç kadınlarda daha sık görülür. Bu nedenle yaşa bağlı bir sınır yoktur, ancak cinsel aktivitenin başlamasıyla birlikte bu bakterilerin vajinaya geçmesi daha olası hale gelir.

Rektal kaynaklı laktobasiller bazı kadınlarda cinsel aktivite olmadan da vajinada tespit edilebilir. Bunun nedeni, bazı kadınlarda, özellikle doğum sırasında anneden bebeğe geçen, anne sütü veya çevresel faktörlerden kaynaklanan bir takım laktobasillerin vajinaya yerleşebilmesidir.Vajinanın pH seviyesi ve diğer faktörler de bu sürece etki edebilir.

Menopoz, vajinal flora üzerinde bazı etkilere sahip olabilir. Östrojen hormonunun azalması, vajinal duvarların incelmesine ve pH dengesinin bozulmasına neden olabilir. Bu durum, vajinanın daha az asidik hale gelmesine ve laktobasil sayısının azalmasına yol açabilir. Ancak menopozun etkileri her kadında farklı olabilir. Ayrıca menopoz sonrası hormon tedavisi veya diğer tedavilerle vajinal flora yeniden dengelenebilir. Menopoz döneminde vajinal flora, daha az laktobasil içerebilir ve bu durum enfeksiyon riskini artırabilir. Menopoz sürecinde laktobasil popülasyonu azalmakta ve vajinal pH artmaktadır. Bu durum, vajinanın daha fazla enfeksiyona açık hale gelmesine neden olabilir. Ayrıca, menopoz sonrası kadınlarda rektal bölgede bulunan bakterilerin vajinaya geçişi daha sık görülebilir. Ancak, rektal laktobasillerin vajinaya geçişi sadece menopoz dönemiyle ilgili bir faktör değildir. Bu durum, kadınların yaşamının herhangi bir döneminde meydana gelebilir ve genellikle cinsel aktiviteyle ilişkilidir.

Vajinosepsis nedir?

Vajinosepsis, vajina enfeksiyonu sonucu oluşan ve vücutta yayılarak ciddi bir enfeksiyon hastalığına yol açabilen bir durumdur. Genellikle bakteriyel enfeksiyonlar nedeniyle ortaya çıkar ve belirtileri arasında ateş, şiddetli karın ağrısı, kas ağrıları, üşüme, titreme ve halsizlik yer alabilir. Vajinosepsis, hızlı bir şekilde teşhis edilip tedavi edilmediği takdirde ciddi sonuçlara yol açabilir ve hayati tehlike oluşturabilir.

Vajinosepsis‘e ensık neden olan etkenler?

Vajinosepsis, vajinanın bakteriyel enfeksiyonudur ve genellikle bir veya birkaç etken bir arada bulunur. En sık nedeni, vajinanın doğal florasının dengesinin bozulmasıdır. Bazı yaygın etkenler şunlardır:

  • Bakteriyel vaginozis: Vajinanın normal laktobasil flora dengesinin yerini anaerobik bakterilerin aldığı durumlarda ortaya çıkan enfeksiyon.
  • Candida enfeksiyonu: Vajinanın doğal florasındaki mantarların artması sonucu ortaya çıkan bir enfeksiyon.
  • Cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar: Özellikle klamidya, gonore gibi enfeksiyonlar vajinosepsis’e neden olabilir.
  • Yaralanma ve cerrahi müdahaleler: Vajina bölgesindeki yaralanmalar ve bazı cerrahi müdahaleler enfeksiyona neden olabilir.
  • Genital hijyen: Vajinanın doğal florasının dengesi, aşırı genital hijyen uygulamaları sonucu bozulabilir.

Bu faktörlerin dışında, gebelik, menopoz, adet dönemi gibi hormonal değişiklikler, ilaç kullanımı, stres gibi faktörler de vajinosepsis riskini artırabilir.

Vajinayı besleyen damarlar Nelerdir?

  1. İnternal iliyak arterden gelen vajinal arter
  2. Uterin arterden gelen vajinal arter
  3. İnternal pudendal arterden gelen vajinal arter
  4. İnternal rektal arterden gelen vajinal arter (sadece bazı kadınlarda)

Vajina mı , rektum mu Daha Çok Kanlanır?

Vajina, pelvik bölgede bulunan kan damarlarından beslenir ve bu bölgede yoğun bir kanlanma vardır. Rektum ise sindirim sistemi içinde yer alır ve mesane, üreterler ve genital organların da dahil olduğu birçok organın kanlanmasına hizmet eden mesenterik kan damarlarından beslenir. Dolayısıyla, vajina daha çok kanlanır.

Vajinamı , mesane mi Daha Çok Kanlanır?

Vajina ve mesane her ikisi de pelvik bölgede yer alır ve pelvik arterlerden beslenirler. Her ikisi de cinsel uyarılma sırasında kanlanma artışı gösterir, ancak vajina daha yoğun bir şekilde kanlanabilir. Bunun nedeni vajinanın cinsel uyarılma sırasında daha fazla genişlemesi ve gevşemesidir. Ancak bu konuda bireysel farklılıklar da olabilir.

Vajinamı , uterus mu Daha Çok Kanlanır?

Vajina ve uterus, pelvik bölgede birbirine yakın bulunan iki yapıdır ve her ikisi de benzer şekilde kanlanır. İkisi de pelvik arterlerden beslenir ve uterus arteri vajinal arter ile birleşerek vajinanın alt kısmını besler. Ancak, özellikle cinsel uyarıldığında vajina daha fazla kanlanabilir.

Vajinal florada mantarlar doğal üye midir?

Vajinal florada bazı mantar türleri bazı kadınlarda normal olarak bulunabilir. Bunlar arasında Candida albicans en sık görülen mantar türüdür ve normal şartlarda vajinanın doğal florasının bir parçasıdır. Ancak bazı durumlarda mantarların aşırı büyümesi (mantar enfeksiyonu) vajinal problemlere neden olabilir. Fakat şahsi görüşüm ;mantarlar vajinal floranın doğal üyesi olmadığı yönündedir.

Vajinanın İstirahat basıncı ne kadar?

Vajinanın istirahat basıncı kişiden kişiye değişebilir ve ölçülebilen net bir değeri yoktur. Ancak genel olarak, vajina duvarlarının tonusu ve esnekliğiyle ilgilidir. Vajina duvarlarındaki kasların tonus ve esnekliği, yaşa, hormonal duruma, doğum öyküsüne ve diğer faktörlere bağlı olarak değişebilir. Vajinal istirahat basıncı hakkında farklı kaynaklarda farklı sayısal değerler verilmekle birlikte, genellikle ortalama 30 cmH2O (santimetre su) olarak kabul edilmektedir.

Bununla birlikte servikal kanalın istirahat basıncı genellikle 5-10 mmHg arasındadır. Ancak bu değer kadınların yaşına, hormonal durumuna, gebelik durumuna ve diğer faktörlere göre değişebilir.

Vajina Kaslı Bir Uzuv mudur?

Vajina bir kaslı bir uzuv değildir. Vajina, pelvis bölgesindeki diğer yapılarla birlikte çalışarak, diyafram, pelvik taban kasları ve uterus gibi yapılar tarafından desteklenir ve korunur. Vajina, içindeki düz kaslar sayesinde kasılabilir ve genişleyebilir, ancak vajina kendisi bir kas değildir. Vajinanın bir istirahat basıncının olması, vajina kaslarının sürekli olarak hafifçe kasılıp gevşemesi sonucu oluşur. Bu kasılmalar, vajinanın duvarlarını sıkıca kapatarak içerideki basıncı arttırır. .Bu istirahat basıncı, normal olarak 30 cmH2O civarında olur. Bu basınç, vajina içindeki kasların sürekli olarak hafifçe kasılıp gevşemesi sonucu oluşan bir direnç basıncıdır.

Vajina içindeki kaslar, uterusu çevreleyen myometrium gibi diğer düz kaslara benzer şekilde düzenlenmiştir. Vajina kaslarının kasılması, uterusun kasılmasına benzer bir şekilde gerçekleşir. Hormonlar, sinirler ve diğer sinyaller, vajina kaslarını kontrol eder ve istemsiz olarak çalışırlar. Ancak, kadınlar isteyince vajina kaslarını değilde pelvik taban kaslarını kasabilir ve gevşetebilirler, bu sayede vajina sıkılaştırılabilir.

Vajinanın sahip olduğu bağ dokusu, kas dokusunun 3 katıdır.

Vajinanın sinirsel kontrolü nasıldır?

Vajinanın innervasyonu, pelvik bölgede yer alan sinirler tarafından sağlanır. Bu sinirler, pelvik sinir plexus adı verilen bir ağ oluştururlar ve bu ağ vajinanın alt ve yan duvarlarına yayılır.

İçerisindeki sinirler, vajinanın duvarlarına yakın bir kas tabakası olan pubokoksigeal kasları da içeren pelvik taban kaslarından kaynaklanır. Bu sinirler;

  • Hipogastrik sinirler (Vajinanın ön duvarını innerve eden sinirler hipogastrik sinirlerdir),
  • Pelvik sinirler (vajinanın üst kısmını içeren sinirler pelvik sinirlerdir) ve
  • Pudendal sinirler (vajinanın alt kısmını ve perineyi innerve eden sinirler ise pudendal sinirlerdir) gibi farklı sinirlerden gelir.

Bu sinirler, vajinanın duvarlarındaki kasların kontrolünü sağlar ve duyusal sinirler, vajinadaki dokulardan gelen hisleri beyne iletmek için de kullanılır. Pelvik sinir plexus, aynı zamanda rahim, yumurtalıklar, idrar kesesi ve rektum gibi yakın organların da innervasyonunu sağlar.

Vajinal ıslaklıkla Vagal sinirin ilgisi nedir?

Vagus siniri, genital bölgedeki bezlerin ve dokuların işlevini düzenler ve bu nedenle vajinal ıslaklıkla da ilgilidir. Vajina içindeki duvarlar, nemli ve kaygan bir yüzey oluşturmak için üretim yapan vajinal epitel ile örtülüdür. Bu epitel, cinsel uyarılma sırasında aktive olarak , vajinal ıslaklığı (nemliliği) arttırır. Vagus siniri, bu bezlerin aktivitesini düzenleyerek vajinal ıslaklığı kontrol eder. Ayrıca vajinal duvarların kan akışını ve kas tonusunu da düzenleyebilir, bu da vajinal ıslaklığı etkileyebilir. Esasında Vagus siniri, vajinal ıslaklığı artırarak etkileyebilir. Vagus siniri, parasempatik sinir sisteminin bir parçasıdır ve uyarıldığında, vajinada transüde olan sıvı miktarını artırabilir. Bu nedenle, vagus sinirinin vajina üzerindeki etkisi, vajinal ıslaklığı artırma yönünde olabilir. Ancak, vajinal ıslaklığı etkileyen pek çok faktör olduğu için, vagus sinirinin etkisinin tam olarak ne yönde olduğu kesin olarak söylenemez.

Vajinal ıslaklığı belirleyen faktörler nelerdir ?

Artıran faktörler:

  • Östrojen hormonu: Vajinal mukozanın sağlıklı kalması ve nemli kalması için önemlidir. Östrojen seviyesi düşük olduğunda, vajina daha kuru hale gelir ve ıslaklığı azalır.
  • Cinsel uyarılmalar: Cinsel uyarılmalar vajinal kan akışını artırır ve doğal bir kayganlaştırıcı olan vajinal sekresyonların salgılanmasını tetikler.
  • Fiziksel egzersiz: Düzenli fiziksel egzersiz vücuttaki kan dolaşımını artırır ve genital bölgedeki kan akışını da artırabilir, bu da vajina duvarlarının daha nemli kalmasına neden olabilir.
  • Genital bölge hijyeni: Düzenli genital bölge temizliği, vajinal pH dengesini koruyarak vajina sağlığını korur ve vajinal nemliliği artırabilir.
  • Vagal uyarının artması

Azaltan faktörler:

  • Menopoz: Menopoz sonrasında östrojen seviyeleri düşer ve vajina daha kuru hale gelir.
  • Bazı ilaçlar: Antihistaminikler, antidepresanlar ve doğum kontrol hapları gibi bazı ilaçlar vajinal kuruluğa neden olabilir.
  • Stres: Stres, vücuttaki hormon seviyelerini etkiler ve bazı durumlarda vajinal nemliliği azaltabilir.
  • Sigara içmek: Sigara içmek, vajinal kuruluğa ve enfeksiyonlara neden olabilecek kan dolaşımını azaltabilir.
  • Vagal tonusun korku gibi bir nedenle azalmasında vajinal nemlilik – ıslaklık azalır.

Vajinadaki toplam mikroorganizma sayısı nedir ?

Vajinadaki toplam mikroorganizma sayısı değişkenlik gösterebilir. Farklı faktörlere bağlı olarak değişen vajinal pH ve hormonal seviyeler gibi faktörler, vajinal mikrobiyomunun bileşimini etkileyebilir ve dolayısıyla vajinadaki toplam mikroorganizma sayısını da etkileyebilir.

Bununla birlikte, normal bir vajinal mikrobiyomda, 1 gram vajina örneğinde yaklaşık 107 – 109 mikroorganizma hücresi bulunabilir. Bu mikroorganizmalar, laktobasiller, stafilokoklar, streptokoklar, Bacteroides, Gardnerella, ve Prevotella gibi türlerden oluşabilir. Ancak vajinal mikrobiyom, kişiden kişiye değişebilir ve bu nedenle vajinadaki toplam mikroorganizma sayısı da değişkenlik gösterir.

Vajinal florada bulunan mikroorganizmalar şunlardır:

  1. Laktobasil
  2. Staphylococcus
  3. Streptococcus
  4. Gardnerella
  5. Bacteroides
  6. Escherichia coli
  7. Candida
  8. Mobiluncus
  9. Peptostreptococcus
  10. Prevotella
  11. Mycoplasma
  12. Ureaplasma
  13. Fusobacterium
  14. Porphyromonas
  15. Atopobium
  16. Dialister
  17. Eubacterium
  18. Finegoldia
  19. Leptotrichia
  20. Megasphaera
  21. Shuttleworthia
  22. Anaerococcus
  23. Aerococcus
  24. Gemella
  25. Corynebacterium
  26. Actinomyces
  27. Mobiluncus
  28. Varibaculum
  29. Parvimonas
  30. Sneathia
  31. Myroides
  32. Rothia
  33. Capnocytophaga
  34. Veillonella
  35. Lachnospiraceae
  36. Ruminococcaceae
  37. Christensenella
  38. Streptomyces
  39. Microbacterium
  40. Rothia
  41. Actinomycetospora
  42. Propionibacterium
  43. Clostridium
  44. Megasphaera
  45. Selenomonas
  46. Pseudomonas
  47. Comamonas
  48. Chryseobacterium
  49. Sphingomonas
  50. Acinetobacter.

Bu liste, vajinal florada bulunan mikroorganizmaların sadece bir kısmını içermektedir ve her kadında farklı olabilir.

Vajinal Sağlık İndeksi

12345
ElastisiteYokKötüOrtaİyiMükemmel
Sıvı hacmi (sekresyonların toplanması)YokKıt & YetersizYüzeyselOrta derecede kuruluk (pamuk uçlu
aplikatörde küçük kuruluk alanları)
Normal miktar (pamuk uçlu
aplikatörde tamamen ıslak)
pH≥6.15.6–6.05.1–5.54.7–5.0<4.6
Epitel bütünlüğüPeteşi alanları varHafif temas ile kanamalar oluşuyorKazıma ile kanamalar oluşuyorGevrek değil, ince epitelNormal 
Nemlilik Yok, yüzey inflamasyonluYok, yüzey inflamasyonu yokMinimal OrtaNormal
Bachmann GA, Notelovitz M, Kelly SJ, et al: Long-term nonhormonal treatment of vaginal dryness. Clin Pract Sex, 8:12, 1992.

Vajinanın ürettiği maddeler nelerdir?

Vajina, kendine özgü bir mikrobiyom barındırır ve bu mikrobiyomun oluşumu ve bileşimi, vajinal sekresyonların içeriğini belirleyebilir. Bu sekresyonlar, kadın genital sisteminin sağlıklı bir şekilde çalışması için önemli olan farklı maddeler içerir.

Vajinanın iç yüzeyini kaplayan epitel hücreleri, vajinal sıvıların bir kısmını oluşturur. Bu sıvılar, gliserol, sodyum, potasyum, laktik asit, su ve diğer elektrolitler gibi bileşenler içerebilir. Normal şartlarda, vajina hafif asidik bir ortamda (pH 3,5-4,5) bulunur ve bu pH düzeyi, bakteriyel enfeksiyonların oluşmasını engeller.

Ayrıca, vajinanın epitel hücreleri, hormonlar, immünoglobulinler, enzimler ve diğer maddeler üretebilir. Örneğin, östrojen hormonu, vajinanın nemli ve elastik kalmasını sağlayan glikojen üretimini teşvik edebilir. İmmünoglobulinler, enfeksiyonlara karşı savaşan antikorlar üretirken, laktik asit gibi enzimler, doğal vajinal flora için gerekli olan asitliği sağlayabilir.

Bu maddelerin bir kısmı, vajinal flora olarak bilinen mikroorganizmalar tarafından da üretilebilir. Örneğin, laktobasiller, vajinadaki glukozu laktik aside dönüştürerek asidik bir ortam oluşturur. Diğer mikroorganizmalar, vajinada enfeksiyonlara neden olabilen bazı bakterilerin büyümesini engelleyebilir.

Ancak, vajinal sekresyonların miktarı, içerikleri ve koku gibi özellikleri, birçok faktöre bağlıdır. Hormonal değişiklikler, enfeksiyonlar, cinsel ilişki, ilaç kullanımı ve diğer faktörler, vajinal sıvıların karakteristiklerinde farklılıklara neden olabilir.

Vajina, östrojen ve progestojen hormonlarının etkisiyle ürettiği maddelerle kendini koruyan ve nemli tutan bir yapıya sahiptir. Vajinanın ürettiği bazı maddeler kabaca şunlardır:

  • Glikojen: Vajina içindeki epitel hücreleri tarafından salgılanan glikojen, laktobasiller tarafından asit üretimi için kullanılır ve vajinanın doğal pH seviyesini korumaya yardımcı olur.
  • Laktik asit: Vajinadaki laktobasiller tarafından üretilen laktik asit, vajinanın asidik pH seviyesini koruyarak zararlı bakteri ve mantarların üremesini engeller.
  • Amino asitler: Vajinadaki bazı amino asitler, zararlı bakteri ve mantarların büyümesini engelleyici özelliklere sahiptir.
  • Spermidin: Spermidin, insan spermi tarafından da üretilen bir poliamindir ve vajinada doğal antibiyotik görevi görebilir.
  • Skualen: Skualen, vajinadaki nemliliği korumaya yardımcı olan bir yağ asididir.
  • Fosfatidilglicerol: Fosfatidilglicerol, vajinal epitel hücrelerinin hücre zarı bileşeni olan bir fosfolipittir ve vajinadaki nemliliği korumaya yardımcı olur.
  • Hiyaluronik asit: Hiyaluronik asit, vajinanın doğal nemliliğini koruyan bir polisakkarittir. Vajina içindeki hyaluronik asitin molekül ağırlığı farklı çalışmalarda farklı sonuçlar vermekle birlikte, genellikle ortalama 2.5-4 milyon dalton olarak bildirilmektedir.Vajinada bulunan hyaluronik asitin toplam miktarı kadınlardan kadınlara değişebilir ve tam olarak belirlenmemiştir. Ancak, bazı çalışmalar vajinada yaklaşık 10-20 mg/g kuru ağırlık hyaluronik asit bulunabileceğini göstermektedir. Yine de, bu değerler farklı kadınlarda farklılık gösterebilir.

Vestibulum vaginanın PH değeri nedir?

Vestibulum vagina, vajina girişindeki bölgedir. Bu bölgenin pH değeri, vajinanın içindeki asidik ortama göre daha nötrdür ve yaklaşık olarak 5 ila 7 arasındadır. Vajinanın içindeki asidik pH, normal bakteriyel floranın korunmasına yardımcı olurken, vestibulum vagina’nın daha nötr pH’ı, vajinanın dışındaki bakterilerin bu bölgede yaşamasına izin verir.

Vajinanın en Asidik bölgesi neresidir?

Vajinanın en asidik bölgesi, serviks veya rahim ağzı etrafındaki bezler tarafından üretilen bazik nitelikteki servikal mukusun biriktiği sülük kutusu (servikal kanala verilen isim, leech box) olarak adlandırılan bölgedir. Buradaki pH değeri, vajinanın geri kalan kısmına göre daha düşüktür ve yaklaşık 3.8 ila 4.5 arasındadır. Bu asidik ortam, zararlı bakterilerin çoğalmasını önlemeye ve doğal bakteriyel floranın korunmasına vede serviksden gelen bazik sekresyonu tamponlamaya yardımcı olur.

Vajinal epitel’in yenilenme zamanı kaç gündür ?

Vajinal epitel hücrelerinin yenilenme süresi, kadınlarda genellikle 4-6 gündür. Ancak bu süre kişiden kişiye değişebilir ve hormonlar, yaş, enfeksiyonlar veya diğer faktörler gibi çeşitli faktörlere bağlı olarak değişebilir. Yenilenme süresi hücrelerin yaşlanma hızıyla da ilgili olabilir ve yaşlandıkça hücre yenilenme süresi de artabilir.

Vajinada neden kollajen elastin bulunur?

Vajina duvarı, bağ dokusundan oluşan bir yapıdır ve içerisinde kollajen, elastin ve diğer bağ dokusu proteinleri gibi birçok farklı madde bulunur. Bu maddeler, vajina duvarının yapısını destekler ve esnekliğini sağlar.

Kollajen, vajina duvarının ana yapı taşlarından biridir. Bu protein, lifli bir yapıya sahiptir ve vajina duvarının güçlü bir şekilde tutunmasına yardımcı olur. Kollajen aynı zamanda vajina duvarının esnekliğini sağlar ve buradaki diğer hücrelerin çalışmasına destek olur. Vajinal dokuda, tip I, III ve V kollajenleri bulunur.

Elastin ise vajina duvarının esnekliğinden sorumlu olan bir diğer protein maddedir. Kollajenle birlikte çalışarak vajina duvarının esnekliğini korur ve buradaki hücrelerin hareket etmesine izin verir. Vajinanın elastikiyetini sağlayan esas madde elastindir. Elastin, vajina dokusunda bulunan ve esnekliği sağlayan bir protein çeşididir. Elastik lifler halinde düzenlenen elastin, vajina duvarının genişlemesine ve kasılmasına izin verir. Bunun yanı sıra vajina dokusunun dayanıklılığını artırır ve yıpranmaları önler.

Ayrıca vajinada bulunan diğer bağ dokusu proteinleri arasında fibronektin, proteoglikanlar ve hyaluronik asit yer alır. Bu maddeler vajina duvarının nem tutmasına ve buradaki hücrelerin doğru şekilde çalışmasına yardımcı olur.

Vajinal İmmünite Nedir?

Vajinal immünite, vajina içindeki mikroorganizmaların kontrolünü sağlamak ve enfeksiyonlara karşı korunmak için gerekli olan bir savunma mekanizmasıdır. Vajina, doğal olarak birçok farklı mikroorganizma türü barındırır ve bu mikroorganizmaların dengesi sağlandığında vajina sağlıklı kalır.

Vajinal immünite, vajinada farklı savunma mekanizmalarını içerir. Bunlar arasında:

  1. Mukozal bağışıklık: Vajina mukozası, enfeksiyona karşı koruyucu bir bariyer görevi görür. Mukozal bağışıklık, vajina mukozasında yer alan antikorlar, immünoglobulinler (IgA) ve diğer savunma hücreleri gibi hücresel ve humoral yanıtları içerir.
  2. Siklik değişikliklere bağlı immünolojik değişiklikler: Menstrüel siklus boyunca, vajina içindeki hormon seviyelerindeki değişiklikler, immünolojik yanıtlar üzerinde etkilidir. Östrojen seviyelerinin yükselmesi, vajina içindeki farklı türlerdeki bakterilerin üremesi için uygun bir ortam yaratır ve aynı zamanda doğal antikor üretimini de arttırır.
  3. Bakteriyel interferonlar: Vajinadaki bazı laktobasiller interferonlar gibi antiviral faktörler salgılayabilirler.
  4. Vajinal floranın koruyucu etkisi: Vajina, sağlıklı bir mikrobiyomun korunması için gerekli olan prebiyotiklerin ve probiyotiklerin bulunduğu bir ortamdır. Laktobasiller gibi bazı faydalı bakteriler, vajinayı enfeksiyonlardan korumak için asitli bir ortam yaratarak patojen bakterilerin çoğalmasını önler.
  5. Vajina aynı zamanda bir doğal mikrobiyal barındırma yeridir. Normal koşullarda vajinadaki bakteri popülasyonu, özellikle laktobasillerin çoğunlukta olduğu bir ekosistem oluşturur. Bu ekosistem vajinayı enfeksiyonlara karşı korur ve bağışıklık sistemine yardımcı olur.
  6. Vajina aynı zamanda T hücreleri, B hücreleri ve diğer immün hücrelerini de barındırır. Bu hücreler, vajina mukozasında enfeksiyonlarla mücadele eder ve vajinayı enfeksiyonlardan korur.
  7. Vajinadaki immün yanıt, enfeksiyona neden olan mikroorganizmaların türüne bağlı olarak değişebilir. Örneğin, Candida albicans adı verilen bir mantar türüne neden olan enfeksiyonlar, vajinal mukozada inflamasyona neden olarak immün hücrelerinin aktivasyonuna yol açar.
  8. Vajinadaki immün yanıtın dengesi, hormonal değişiklikler, stres, antibiyotik kullanımı, gebelik ve diğer faktörler tarafından etkilenebilir. Bu faktörler, vajinadaki bakteri popülasyonunun ve immün hücrelerinin sayısını ve türünü değiştirebilir.
  9. Vajinal immünite, HIV ve diğer cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar gibi ciddi hastalıkların önlenmesinde de önemlidir. Vajinal immünite, virüslerin ve diğer patojenlerin vajinayı kolonize etmesini ve enfeksiyona neden olmasını önleyebilir.

Tüm bu mekanizmalar, vajinanın sağlıklı bir şekilde çalışmasını ve enfeksiyonlara karşı korunmasını sağlar. Ancak bazı durumlarda vajinal immünite düşük olabilir ve enfeksiyonlara karşı hassas hale gelebilir. Bu durumda, enfeksiyonlarla mücadele etmek için uygun tedaviler gereklidir.

Oksijen – Atmosferik hava; vajinayı nasıl etkiler?

Oksijen, vajina gibi normalde oksijen ile teması sınırlı dokulara temas ettiğinde, bu dokuların doğal yapısını değiştirebilir. Özellikle, oksijen seviyelerindeki artış, vajinanın normal flora dengesini bozarak enfeksiyon riskini artırabilir. Bu nedenle, vajinada yüksek oksijen seviyeleri, vajinal sağlık sorunlarına yol açabilir. Bununla birlikte, bazı durumlarda, özellikle cinsel aktivite sırasında vajinaya giren oksijen miktarı artabilir. Bu, vajinanın daha fazla oksijen almasına ve dolayısıyla sağlıklı bir şekilde işlev görmesine yardımcı olabilir.

Hava alan vajina bölgesi, normal vajina pH dengesini bozarak vajinal flora denilen bakterilerin dengesini bozabilir. Bu durum, vajinal enfeksiyonlara ve rahatsızlıklara neden olabilir. Ayrıca, vajina bölgesinde kuruluk, kaşıntı, yanma ve rahatsızlık hissi gibi semptomlara da neden olabilir.

Hava giren vajinada enfeksiyon riski artabilir. Bunun nedeni, normal vajinal floranın bozulması ve zararlı mikroorganizmaların çoğalmasıdır. Bu durum, özellikle vajinanın pH dengesinin bozulması sonucu ortaya çıkabilir.

Hava giren vajina daha fazla mantar enfeksiyonuna, bakteriyel enfeksiyonlara (bakteriyel vajinozis gibi) ve diğer enfeksiyonlara (örneğin, üretrit) yatkın olabilir. Bununla birlikte, hava sirkülasyonu ile ilgili enfeksiyon riski, genellikle kişisel hijyen alışkanlıklarına ve sağlıklı yaşam tarzı uygulamalarına uyulmasıyla azaltılabilir.

Ek olarak vajinanın içerisine hava – oksijen girmesini engellemek için mekanik mekanizmalar mevcuttur.

  • Vajen ön ve arka duvarının birbirine yakın yani kapalı olması
  • Labium minusların vajina girişlerini kapatması, normalde labiumlar bitişiktir.
  • Labium majuslar ise labium minuslara adeta payanda görevi görür. Tüm amaç hassas vajinal floranın izole kalmasını sağlamak içindir.

deniz – Havuz suyu vajinal florayı nasıl etkiler?

Deniz suyu, içerisinde farklı tiplerde bakteri, virüs ve diğer mikroorganizmalar gibi canlı organizmaları barındırır. Bununla birlikte, deniz suyu içerisinde bulunan tuz, mineraller ve diğer elementler, bazı mikroorganizmaların büyümesini engelleyebilir.

Deniz suyu, özellikle yüksek sıcaklıklarda daha fazla bakteri ve diğer mikroorganizmalar içerebilir. Ayrıca, deniz suyunda çeşitli kirleticiler ve zararlı maddeler de bulunabilir. Sonuç olarak, deniz suyu steril değildir. Deniz suyu, vajinal florayı olumsuz yönde etkileyebilir. Deniz suyu, tuzlu ve alkalik özelliklere sahiptir. Vajinanın doğal pH dengesi ise asidik özelliktedir. Vajina içindeki asidik ortam, zararlı bakterilerin üremesini engellerken, sağlıklı bakterilerin büyümesine izin verir. Ancak deniz suyu, vajinal pH dengesini bozarak, sağlıklı bakterilerin büyümesini engelleyebilir.

Aynı şekilde havuz suyuda, vajinal florayı olumsuz yönde etkileyebilir. Havuz suyunda bulunan kimyasallar ve diğer maddeler, vajinanın doğal pH dengesini bozabilir ve enfeksiyonlara neden olabilir. Havuz suyu içerisinde bulunan klor (saf haliyle pH değeri nötr (7) olarak kabul edilen değerdedir), pH seviyesini yükselterek, vajinanın asidik ortamını nötrleştirebilir. Bu durum, sağlıklı bakterilerin büyümesini engelleyerek zararlı bakterilerin çoğalmasına neden olabilir. Ayrıca, havuz suyu içerisinde bulunan diğer kimyasallar, vajinadaki doğal flora üzerinde olumsuz etkilere sahip olabilir. Bu nedenle, havuz suyuyla temas halinde olan kadınların, özellikle de hassas bir vajinal flora yapısına sahip olanların, bölgeyi temizlemek ve enfeksiyon riskini azaltmak için duş almaları ve hijyen kurallarına uygun davranmaları önerilir.

Vajinal anomaliler Nelerdir?

  1. Vajinal agenezi (vajinanın yokluğu)
  2. Vajinal hipoplazi (vajinanın küçük olması)
  3. Vajinal septum (vajinayı ikiye bölen bir duvar)
  4. Vajinal transpozisyon (vajinanın yeri değişmiş olması)
  5. Vajinal dışa açılım problemleri (vajinanın normalden farklı bir yere açılması)
  6. Vajinal agenezisine eşlik eden renal anomali (böbrek anomalileri ile birlikte vajinanın yokluğu)
  7. Vajinal atrezi (vajinanın kapanması)
  8. Vajinal septumun varlığı
  9. Transvers vajinal septum (vajinayı yatay olarak bölen bir duvar)
  10. İntraservikal ve intravajinal leiomyomalar (myomlar)
  11. Vajinada yer alan kistler
  12. Vajinal adenozis
  13. Karsinomlar (Vajinal kanserler)
  14. Vajinismus (vajinanın kasılarak sertleşmesi)
  15. Vaginitis (vajinanın iltihaplanması)
  16. Vulvodyni (vajina girişinde ağrı)
  17. Vulvar intraepitelyal neoplazi (VIN)
  18. Vulvar karsinoma
  19. Vulvar varisler

Vajinal alerji nedir?

Vajinal alerji, vajina bölgesinde meydana gelen bir alerjik reaksiyondur. Bu reaksiyon, vajina bölgesine temas eden bir maddeye karşı aşırı duyarlılık sonucu ortaya çıkar. Vajinal alerji, vajina bölgesinde kaşıntı, yanma, kızarıklık, şişlik ve tahrişe neden olabilir. Bu durum, bazen prezervatif, spermisit veya vajinal hijyen ürünlerine karşı bir alerjik reaksiyon olarak da ortaya çıkabilir. Vajinal alerjisi olan kişiler, bu maddelerle teması önlemek veya antihistaminik veya kortikosteroid kremler gibi ilaçlar kullanmak gibi önlemler alabilirler.

Vajinada Ülser nedir?

Vajina bölgesinde görülen ülserler, ciltteki veya mukozadaki yaralardır. Vajinal ülserler, enfeksiyon, irritasyon veya başka tıbbi nedenlerden kaynaklanabilir. En yaygın nedenler arasında genital herpes, sifiliz, şankroid, Behçet hastalığı, Crohn hastalığı ve bazı kanser türleri yer alabilir. Semptomlar arasında ağrı, kaşıntı, yanma hissi, kanama veya kötü kokulu vajinal akıntı gibi belirtiler yer alabilir.

Tedavi, ülserin nedenine bağlı olarak değişebilir ve antibiyotikler, antiviral ilaçlar, kortikosteroidler veya immünsüpresif ilaçlar gibi farklı ilaçlar kullanılabilir.

  • Herpes genitalis
  • Şankroid
  • Granüloma inguinale
  • Behçet hastalığı
  • Vulvar kanser
  • Vajinal kanser
  • Lenfogranüloma venereum
  • Crohn hastalığı
  • Sistemik lupus eritematozus
  • Lichen planus
  • AIDS
  • Diğer viral, bakteriyel, mantar ve paraziter enfeksiyonlar

Vajinal kistler nelerdir?

Vajina bölgesinde kistler oluşabilir. Vajinal kistler genellikle zararsızdır ve kadınların büyük çoğunluğunda semptomlara neden olmazlar. Ancak bazı durumlarda ağrı, rahatsızlık, şişlik, kanama, enfeksiyon veya cinsel ilişki sırasında ağrıya neden olabilirler. Vajinal kistlerin bazı yaygın türleri şunlardır:

  1. Bartholin kisti: Bartholin bezleri, vajinanın dış kısmında, labialarda (dudaklar) bulunan bezlerdir. Bu bezler, vajinal kayganlaştırıcı sıvı salgılarlar. Bartholin kisti, bu bezlerin tıkanması sonucu oluşur. Bu kistler genellikle ağrısızdır, ancak büyükse veya enfekte olursa ağrılı hale gelebilirler.
  2. Gartner kanal kisti: Gartner kanalları, fetüsün gelişimi sırasında rahimde oluşan yapısal unsurlardır. Bu kanallar doğumdan sonra çoğu zaman kaybolur. Ancak bazen kalıntıları kalabilir ve vajina içinde kistlere neden olabilirler.
  3. Müllerian kisti: Müllerian kistler, embriyonal gelişim sırasında rahim, serviks ve vajinada meydana gelen yapısal anomaliler sonucu oluşan kistlerdir. Bu kistlerin büyüklüğü ve semptomları değişebilir. Bazı durumlarda cerrahi müdahale gerektirebilirler.
  4. Epidermoid kist: Epidermoid kistleri – İnklüzyon Kistleri, derinin altında veya derideki hücrelerin üremesi sonucu oluşan kistlerdir. Bu kistler genellikle ağrısızdır ve genellikle zararsızdırlar.
  5. Mukokel: Mukokel, vajinada mukoza (sümüksü) birikmesi sonucu oluşan bir kisttir. Bu kistler genellikle zararsızdır, ancak enfekte olurlarsa ağrılı hale gelebilirler.
  6. Dermoid kist: Dermoid kistler, embriyonik dokulardan kaynaklanan nadir kistlerdir. İçlerinde saç, diş veya kemik gibi dokular bulunabilir. Genellikle zararsızdırlar, ancak büyük kistler bazen ağrıya neden olabilir.
  7. Endometrioma: Endometrioma, endometriozis adı verilen bir durumun sonucu olarak oluşan bir kisttir. Endometriozis, rahim içindeki dokunun rahim dışında büyümesi anlamına gelir. Bu kistler genellikle ağrılıdır ve cerrahi müdahale gerektirebilirler.
  8. Skene bez kisti: Skene bezleri, üretra çevresinde bulunan küçük bezlerdir. Skene bez kistleri, bu bezlerin tıkanması sonucu oluşur ve genellikle ağrısızdırlar.
  9. Parauretral kist: Parauretral kistler, üretra çevresindeki bezlerin tıkanması sonucu oluşan kistlerdir. Genellikle zararsızdırlar, ancak büyük kistler idrar akışını etkileyebilir.

Vajina’da Shaw’un Cepleri

Cepler ilk olarak 1940’ların sonlarında öncü İngiliz anatomist, patolog ve text book yazarı jinekolog olan Wilfred Shaw tarafından tanımlanmıştır. Bunları başlangıçta paraüretral girintiler olarak adlandırdıJinekoloji bilimine yön veren başka 2 jinekolog (Kermit Krantz ve Erik Odeblad ) hem yayınlarında hemde sözel olarak konferanslarında bu yapıdan bahsetmişlerdir. Çok enteresan şekilde klasik tıp kitaplarında kendine yer bulmamış bir bilgidir. Zaten bartolin bezlerinin yanda, shaw çeplerinin yan üst kısımlarda olması jinekolojik dinami ilede uyumludur.

Shaw Cepleri ( pocket of shaw, shaw folks ) vajinanın alt ucununun yanlarında, hymenin derinliğinde, bulunan küçükçapraz katlantılar – kıvrımlardır. Vajinanın alt yani penisin giriş yaptığı segment (özellikle gençlerde) lümen büyük H harfinin şeklini alır ve H’nin kolları arkaya göre vücudun önüne doğru daha uzundur. ‘iki girinti … duvarda, her iki tarafta, bir parmak ucunun girebileceği kadar büyük’ olduğu belirtilmektedir. Önemi tam olarak bilinmemektedir, ancak üretranın altında ve yan tarafında uzanan ve en iyi şekilde paraüretral girinti olarak adlandırılan bir girinti vardır. Bu yapı posteriorda levator kas düzeyinde da az belirgindir. Shaw’ın Cepleri ovulasyondan sonra ve yükselen progesteron seviyelerine yanıt olarak açılır, herhangi bir mukustaki nemi ve düşük molekül ağırlıklı maddeleri vulvaya ulaşmadan önce emer ve vajinanın osmolarite değeri yükselir. Bu görüşü destekleyenler; vajinanın üst kısımlarının su geçirmediğini, ancak alt 1/4’ün ise su geçirgen özellikte olduğunu ve de progesteron düzeylerinin etkisinin olduğunu belirtmektedirler. Zaten hekimlik pratiğimizde vajinanın her yerinin standart geçirgenlik de olmadığını biliyoruz çünkü hastalara verdiğimiz vajinal ovüllerin veya doğumu indüklemek amacıyla yerleştirdiğimiz pesser ve misopristol gibi ilaçları derine , mümkünse arka fornikse yani vajinal kalınlığın en ince olduğu yere tatbik etmeye çalışmaktayız. Vajina girişine yakın veya orta kısma konulmuş ilaçların emilmediklerini ve olduğu gibi durduğunu çoğu jinekolog tecrübe etmiştir. Vajinal permeabilite 25 -37 derece arasında sağlıklı olmaktadır.

Vajina 2 boyutlu bir şekilde resmedilir ama 3D bir organdır.

Her segmenti de farklıdır. her bir günü farklıdır. Mikroklimatik bir floraya sahiptir.

Vajinanın en bol kısmı neresidir?

Vajinanın giriş kısmı en dar bölgedir, vajina derinleştikçe bollaşır, genişler. Ayrıca vajina serviks’e yaklaştıkça incelmektedir.

Vajinayı sıkılaştıran – daraltan ekzersizler nelerdir?

  1. Kegel exercises
  2. Squats
  3. Köprü pozisyonu
  4. Vaginal koni kullanımı
  5. Yoga
  6. Pelvik taban egzersizleri
  7. Donkey kicks / Çifte atma hareketi
  8. Lunges
  9. Bacak Kaldırm
  10. Clamshells

Kegel egzersizleri, pelvik taban kaslarını güçlendirmek için yapılan bir dizi kas egzersizidir. Pelvik taban kasları, idrar yapma, dışkılama ve cinsel işlevleri kontrol eder. Kegel egzersizleri, bu kasları güçlendirerek, vajina duvarlarını sıkılaştırabilir ve daha iyi cinsel işlev sağlayabilir.

Kegel egzersizleri yapmak için şu adımları izleyebilirsiniz:

  1. Doğru kasları bulun: Pelvik taban kaslarını bulmak için idrar yaparken idrar akışını kesin. Kesme işlemini birkaç saniye boyunca tutun ve sonra bırakın. Bu kasları hissettiğinizde, doğru kasları bulduğunuzdan emin olacaksınız.
  2. Doğru pozisyonu alın: Sırtüstü yatın veya oturun. Ayaklarınızı yere düz bir şekilde yerleştirin ve dizlerinizi hafifçe bükün. Karnınızı, belinizi ve kalçalarınızı gevşetin.
  3. Kegel egzersizlerini yapın: Pelvik taban kaslarınızı sıkın ve 5 saniye boyunca tutun. Ardından, kasları rahatlatın ve 5 saniye boyunca dinlenin. Bu işlemi 10 kez tekrarlayın. Egzersizlere başladığınızda, her sette 5 tekrardan fazla yapmaktan kaçının.
  4. Egzersizleri düzenli olarak yapın: Kegel egzersizlerini günde en az 2 kez, her seferinde 10 tekrar yapın. Egzersizleri yaparken doğru kasları kullanmaya özen gösterin ve kasları sıkmayı çok abartmadığınızdan emin olun.

Kegel egzersizleri yaparak, pelvik taban kaslarınızı güçlendirebilir, vajinanızı sıkılaştırabilir ve daha iyi cinsel işlev sağlayabilirsiniz.

Vajinayı daraltmak için kullanılan egzersizler genellikle Kegel egzersizleri olarak adlandırılır. Bu egzersizler, vajinal kasları güçlendirmeye ve tonlamaya yardımcı olur, böylece vajina duvarları daha sıkı ve sıkı hale gelir. Bu egzersizler düzenli olarak yapılırsa, vajinal kasların güçlenmesine ve tonlanmasına yardımcı olabilir ve böylece vajinanın daralmasına da katkıda bulunabilirler. Ancak, herhangi bir egzersiz programına başlamadan önce doktorunuzla konuşmanız önerilir.

Twerk; kegel egzersizi midir?

Twerk, bir dans hareketi olduğu için kegel egzersizi olarak kabul edilmez. Twerk, kalça kaslarını çalıştıran bir dans hareketidir. Ancak, twerk sırasında pelvik taban kasları da aktif bir şekilde çalışır ve kegel egzersizleri ile benzer şekilde bu kasların güçlenmesine yardımcı olabilir. Ancak, twerk hareketinin kegel egzersizleri yerine kullanılamayacağını ve sağlıklı bir pelvik taban için kegel egzersizlerinin önerildiğini unutmamak önemlidir.

Twerk örneği

Vajinanın yaşlandığını nasıl anlayabilirsiniz ?

Vajina, yaşlandıkça çeşitli değişimler geçirir. Bunlar şunlardır:

  1. Azalan elastikiyet: Yaş ilerledikçe, vajina duvarlarındaki elastikiyet azalır. Bu, cinsel ilişki sırasında daha az esneme ve gerilme kapasitesine neden olabilir.
  2. Kuruluk: Hormonal değişiklikler, menopoz, doğum kontrolü kullanımı veya bazı ilaçlar, vajinal kuruluğa neden olabilir. Bu da cinsel ilişki sırasında ağrıya veya rahatsızlığa neden olabilir.
  3. İncelme: Yaşlandıkça, vajina duvarları daha ince hale gelir ve kayganlaştırıcı salgısı azalır. Bu da cinsel ilişki sırasında ağrıya neden olabilir.
  4. Pelvik taban kasları: Yaşlandıkça, pelvik taban kasları zayıflayabilir, bu da idrar kaçırma ve prolapsus gibi sorunlara neden olabilir.
  5. Vajinal duvar sarkması: Yaşlandıkça, vajinal duvarlar sarkabilir ve bu da idrar kaçırma veya cinsel ilişki sırasında rahatsızlık gibi sorunlara neden olabilir.
  6. Genital bölgedeki renk değişikliği: Yaşlandıkça, genital bölgedeki cilt rengi değişebilir ve koyulaşabilir.
  7. Genital bölgede kıllanma azalması: Yaşlandıkça, genital bölgedeki kıllanma azalabilir veya tamamen kaybolabilir.

Bu değişimler, her kadın için farklılık gösterir ve bazı durumlarda yaşam kalitesini etkileyebilir. Ancak, vajina sağlığı için yapabileceğiniz egzersizler ve diğer yaşam tarzı değişiklikleri ile bu değişimlerin etkilerini azaltmak mümkündür.

Vajina nasıl gençleştirilebilir – Sıkılaştırılabilir?

Vajina gençleştirme, sıkılaştırma ve yenileme için birkaç farklı yöntem mevcuttur:

  1. Kegel egzersizleri: Vajina kaslarını güçlendiren bu egzersizler, kan akışını arttırır ve vajina duvarlarını sıkılaştırır.
  2. PRP tedavisi: PRP tedavisi, kendi kanınızdan elde edilen ve vajina içine enjekte edilen platelet zengin plazma adlı bir madde kullanarak vajina dokusunu yenilemek için kullanılır.
  3. Jinekolojik lazer tedavisi: Vajinayı sıkılaştırmak, elastikiyetini arttırmak ve kuruluğu önlemek için jinekolojik lazer tedavisi uygulanabilir.
  4. Hormon tedavisi: Hormonlar, vajina duvarlarının kalınlaşmasına ve esnekliğinin artmasına yardımcı olabilir.
  5. Vajinal kremler: Vajinal kremler, östrojen hormonunu içeren kremlerdir ve vajinanın elastikiyetini artırmaya yardımcı olabilir. Ancak bu tür kremleri kullanmadan önce doktorunuza danışmanız önemlidir.
  6. Vajinal nemlendiriciler: Vajinal nemlendiriciler, vajinanın kurumasını önlemeye yardımcı olur.
  7. Diyet ve egzersiz: Sağlıklı bir diyet ve düzenli egzersiz yapmak, vücuttaki kan akışını arttırarak vajina sağlığına da yardımcı olabilir.
  8. Vajinal dolgu maddeleri: Vajinaya hyaluronik asit veya diğer dolgu maddeleri enjekte edilerek, elastikiyeti arttırılabilir ve gençleştirilebilir. Bu tür dolguların etkisi genellikle 6-12 ay sürer.
  9. Cerrahi müdahaleler: Cerrahi müdahaleler, vajinal duvarları sıkılaştırmak için kullanılan birçok farklı teknik içermektedir. Ancak cerrahi müdahalelerin riskleri ve yan etkileri olabileceği unutulmamalıdır ve doktorunuzla konuşmadan önce bu yöntemlere başvurmamalısınız.

Bu yöntemlerden hangisinin kullanılacağına, kişinin özel ihtiyaçlarına ve doktorun tavsiyesine göre karar verilmelidir.

Vajinanın osmolarite değeri nedir?

Vajina yapısal yüksek yoğunluğu nedeniyle nemliliğini sürekli şekilde kandan transüdasyon ile sağlar.(kan az yoğun, vajina lümeni çok yoğun)

Osmolarite, 1 litre solüsyon içerisindeki çözünmüş partiküllerin miktarı olarak tanımlanır.

Vajinanın osmolarite değeri 370±40mOsm/kg olarak bildirilmiştir. 1 kadın siklusunda vajinanın osmolarite değeri 300–480 mOsm/kg arasında dalgalanabilir. Progesteronun arttığı dönemlerde yükselmekte ve mensin başlaması ile düşmektedir. Normal serum osmolaritesi 275-295 arasıdır. Görüldüğü üzere vajina kandan daha yoğun bir formdadır. Bu yükseklikten ortamda bulunan laktik asitin (110 mOsm/kg) neden olduğu ifade edilmektedir.

Vajina çeşitli hipoosmolar (300 ün altı) veya hiperosmolar(1200 ün üstü) nemlendiriciler veya kayganlaştırıcılara maruz kaldığında mukoza bütünlüğünü 24 saat içerisinde kaybetmeye başlayabilmektedir. Hiperozmolal kayganlaştırıcılar – nemlendiriciler daha fazla epitel hasarına neden olmaktadır. Özellikle gliserol ve propilen glikol içerikli olanlar vajinal epiteli daha fazla hasarlamaktadırlar.

Vajinanın kesitsel alanı kaç santimetrekaredir?

Vajina kubbemsi bir yapıdadır ve buna daha çok roma kemeri denir

Vajina kubbesinde çökme olduğunda veya vajina hasar aldığında vajina düzleşebilir.

1(Servikse yakın kısım): 5.71 cm2

2:

3:

4:

5 (Hymen seviyesi): 9,96 cm2

Fakat biz biliyoruz ki vajina derinleştikçe; stres karşısında (doğum ve uzamış seks karşısında) bollaşmaktadır. Çünkü vajinada kastan daha çok bağ dokusu bulunmaktadır. İşte bu yüzden vajina dinamik , çeşitlilik sergileyebilen bir organdır.

One Sex Modeline Göre Vajinanın Erkeklerdeki Karşılığı Nedir?

Bu teoide kadınların üreme organları, vajina, rahim ve yumurtalıklardan oluşur. Vulva, klitoris, serviks şeklinde bir tanımlama yoktur.

  • Vajina, kadınların cinsel birleşme sırasında erkeklerin penisini kabul etmek için kullandıkları bir organdır. Labium majus ve minus ise penisin cildini tanımlıyordu.
  • Rahim ise, gebeliği destekleyen bir organdır ve fetusu besleyen ve büyüten bir plasentayı barındırır. Uterusun karşılığı skrotumdu.
  • Yumurtalıklar ise, kadınların yumurta hücrelerini ürettiği ve hormon ürettiği bir organ olup erkeklerdeki testisleri karşılamaktadır..

Aristotelesçi ‘tek cinsiyetli’ “One-sex” teorisi, insanlarda cinsiyetin sadece tek bir biyolojik cinsiyet olduğunu savunan bir teoridir. Bu teoriye göre, kadın ve erkekler arasındaki farklılıklar sadece biyolojik farklılıklarla sınırlıdır ve diğer her şey aynıdır. Yani, insanlar cinsiyetlerine bakılmaksızın, aynı bedensel, zihinsel ve duygusal özelliklere sahiptirler.

Bu teori, 16. ve 17. yüzyılda Avrupa’da hâkim olan patriyarkal (Ataerkil) toplumsal yapıyı desteklemiş ve kadınların erkeklerin altında bir statüde olmasını meşrulaştırmıştır. Bu dönemde kadınların, cinsel organlarının farklı olması dışında erkeklerden farklı bir yönü olmadığı düşünülmüştür. Bu nedenle, kadınlar erkeklerin fiziksel ve zihinsel olarak üstün olduğuna inanılan bir toplumda ikinci sınıf vatandaşlar olarak görülmüşlerdir.

Bu teorinin destek görmesindeki bazı nedenler şunlar olabilir:

  • Cinsiyet araştırmalarının henüz gelişmemiş olması: Tek cinsiyet teorisi, cinsiyet araştırmalarının henüz yapılmadığı bir dönemde ortaya atılmıştır. Dolayısıyla, bu teori, kadın ve erkeklerin cinsiyetlerinin farklılıklarını incelenmediği ve sorgulanmadığı bir dönemde kabul görmüştür.
  • Doğal bir düzen anlayışı: Tek cinsiyet teorisi, doğal bir düzen anlayışına dayanmaktadır. O dönemde, doğal düzen fikri oldukça popülerdi ve kadın ve erkeklerin cinsiyet rolleri, bu doğal düzenin bir sonucu olarak kabul edilmiştir.
  • Dini inançlar: O dönemde, kadınların toplumda ikincil bir rol oynaması, Hristiyan inancına uygun olarak kabul edilmiştir. Dolayısıyla, tek cinsiyet teorisi, dini inançların da etkisiyle destek görmüştür.
  • Bir diğer destek nedeni de, tek cinsiyet teorisinin döneminin toplumsal normlarına uygun olmasıdır. O dönemde, kadın ve erkekler arasında cinsiyet rolleri oldukça katı bir şekilde belirlenmişti. Kadınlar, ev işleri ve çocuk bakımı gibi ev işlerinden sorumluyken, erkekler iş hayatında aktif olma ve aileye maddi destek sağlama rolü üstlenmişlerdi. Bu nedenle, tek cinsiyet teorisi, toplumsal normlarla uyumlu bir görüştü.

Bu teori günümüzde bilimsel olarak kabul edilmez ve kadın ve erkeklerin bedensel, zihinsel ve duygusal olarak farklı olduğu ve bu farklılıkların toplumsal yapıda dikkate alınması gerektiği kabul edilir. Günümüzde, cinsiyet araştırmaları ve cinsiyet çalışmaları, cinsiyetin biyolojik, toplumsal ve kültürel faktörlerin birleşimi olduğunu kabul eder ve cinsiyet farklılıklarını inceler.

Vajinal Ereksiyon var mı?

Vajina erektil bir doku değildir. Tam tersine vajina sertleşmek yerine gevşeyen bir dokudur. Orgasm sırasında ritmik kasılmalar üretmesi ereksiyon manasına gelmez.

Kadın genital sisteminde erektil olan yapılar şunlardır.

  1. Klitoris: Klitoris, kadınların en hassas cinsel organıdır ve birçok sinir ucu içerir. Klitorisin büyük bir kısmı vücut dışında yer alırken, küçük bir kısmı iç genital organların içinde yer alır.
  2. Bulbus vestibuli: Bulbus vestibuli, klitorisin altında ve vajina girişinin her iki tarafında yer alan iki tane erektil dokudur. Bu dokular, klitorisle birlikte uyarıldığında cinsel uyarılmayı artırır.
  3. Corpus cavernosum urethrae: Bu erektil dokular, üretranın çevresinde yer alır ve mesaneden çıkan idrar akışının düzenlenmesinde rol oynar. Aynı zamanda cinsel uyarılmada da rol oynayabilirler.
  4. Servikal kubbe: Uterusun üst kısmında yer alan, bir tür erektil doku olarak kabul edilen bir bölgedir. Cinsel uyarılma sırasında bu bölgenin şişmesi, cinsel zevki artırabilir ve orgazmı kolaylaştırabilir.

Vajina Ne Gibi Kokar ?

Vajina kokusuz bir organ olarak kabül etmek kadın sağlığı açısından çok önemlidir. Çünkü kadınlar konu vajina olduğunda; en ileri düzey vajinal koku gelişinceye kadar, östrojen sarhoşluğuna bağlı olarak veya başka nedenler ile tedavi almayı rahatlıkla geciktirebilmektedirler.

Kokusuz veya hafif bir koku: Herhangi bir enfeksiyon olmadan, vajinada hafif bir kokunun olması normaldir. Ancak rahatsız edici bir kokuya sahip değildir.

  • Balık kokusu: Bakteriyel vaginozis (BV) olarak bilinen enfeksiyon, vajina içindeki farklı bakteri türlerinin dengesizliğine neden olur. BV ile ilişkili olan bakterilerin bir kısmı trimetilamin (TMA) adı verilen kimyasal bir madde üretir. TMA, balık benzeri bir koku verir.
  • Ekşi veya mayhoş koku: Mantar enfeksiyonları, özellikle de Candida albicans adlı mantarın aşırı büyümesi sonucu ortaya çıkan vajinal enfeksiyonlar, genellikle ekşi veya mayhoş bir koku yayarlar. Bu enfeksiyonlar genellikle vajinada kaşıntı, yanma, akıntı ve rahatsızlık hissi de yapar.
  • Çürük veya bozulmuş gıda kokusu: Trichomoniasis adı verilen bir enfeksiyon, yeşilimsi sarı veya gri renkli bir akıntıya neden olabilir ve çürük veya bozulmuş gıda gibi kötü bir koku yayar.
  • Metalik koku: Bazı kadınlar vajinal enfeksiyonların neden olduğu kokuyu “çürük balkon demiri” veya “çürük balık” gibi keskin, rahatsız edici bir koku olarak tanımlayabilirler. Diğer kadınlar ise kokunun “yoğun” veya “metalik” olduğunu söyleyebilirler.
  • Fare ölüsü gibi koku: Vajina bölgesinde fare ölüsüne benzer bir koku, bir enfeksiyon belirtisi olabilir.
Vajinal kötü koku; afrodizyak feromonların partnerdeki etkisini yok eder. Vajina En Hızlı Kontrol Dışına Çıkarak Hastalık Üreten Organdır. Vajina Hastalıkların Anasıdır.
Sağlıklı vajina kokusuzdur.
Vajina kemik - kıkırdak içermeyen, korunmasız uzuvdur. hasar - yırtılma, bollaşma durunda sinir hasarı, bunun uzun vadeli etkileri kaçınılmazdır, kadın konforunu yok etmektedir. Vajina ihmale gelmez, hastalıkların tetiğini çekmektedir.
Vajina kemik – kıkırdak içermeyen, korunmasız uzuvdur. hasar – yırtılma, bollaşma durunda sinir hasarı, bunun uzun vadeli etkileri kaçınılmazdır, kadın konforunu yok etmektedir. Vajina ihmale gelmez, hastalıkların tetiğini çekmektedir.
Vajinal kötü koku, kişinin cinsel çekiciliğini, partner üzerindeki etkisini olumsuz yönde etkileyebilir. Vajinal kötü koku genellikle bakteriyel enfeksiyonlar, hormonal değişiklikler veya hijyen eksikliği gibi faktörlerden kaynaklanır. Bu durum, sağlıklı vajinal floranın dengesinin bozulduğunu gösterebilir. Kötü koku, cinsel ilişki sırasında veya günlük aktivitelerde rahatsızlık verici olabilir, partnerler arasında iletişim sorunlarına yol açabilir.
Vajinal kötü koku; afrodizyak feromonların partnerdeki etkisini yok eder




Genital bölgelerdeki enfeksiyonların yüzde çıkması durumu gerçek olsaydı, toplumda büyük etki yaratacaktır. İnsanlar, yüzlerine ped takarak dolaşmazlar, çünkü yüzdeki enfeksiyonlar daha kolay fark edilebilir, sosyal açıdan daha belirgin olabilir. Ancak, genital bölgelerdeki enfeksiyonlar genellikle gizli kalmakta, dışarıdan görünmez. 

Genital enfeksiyonlar, birçok kadının yaşadığı sorundur, ancak genellikle utanç veya tabular nedeniyle sessizce çekilir. Bilinçsizlik, eksik bilgiye bağlı enfeksiyonların yayılmasına, tedavi edilmemesine yol açabilir.

Resim, toplumda genital enfeksiyonların ciddiyetini, etkisini vurgulamayı amaçlamaktadır. Genital enfeksiyonlar, cinsel sağlık, genel sağlık üzerinde olumsuz etkilere sahip olabilir. Enfeksiyonlar hakkında bilinçlendirme yapmak, erken teşhis, tedavide önemlidir. Ayrıca, toplumda utanma veya tabularla ilgili konuların giderilmesi, açık iletişim ortamının oluşturulması da önemlidir.

Genital enfeksiyonlarla ilgili olarak, bireylerin kendilerini bilinçli şekilde izlemeleri, risk faktörlerini, enfeksiyon belirtilerini tanımaları önemlidir. Erken teşhis & tedavi sağlanabilir, enfeksiyonların yayılması önlenir, sağlıklı bir yaşam sürdürme şansı artar.

Bu düşünceyle, genital enfeksiyonların ciddiyetini, etkisini geniş perspektiften ele almış olmayı umuyorum. Herkesin cinsel sağlık konularında bilinçli olması, kendine özen göstermesi, bireysel, toplumsal sağlığımızı korumak için önemlidir.
Genital bölgelerdeki enfeksiyon bir etki ile yüzde çıksaydı, hiç kimse yüzüne hijyenik ped koyup gezmedi
Jinekolojik hastalığınız (rahim iltihabı, vajinal akıntı, servisit, ... ) çevrenizi rahatsız edebilir, size karşı olumsuz tutuma neden olabilir.
Jinekolojik hastalığınız (rahim iltihabı, vajinal akıntı, servisit, … ) çevrenizi rahatsız edebilir, size karşı olumsuz tutuma neden olabilir.
Cinsel ilişki kokusuzdur. Vajinal kötü koku; afrodizyak feromonların partnerdeki etkisini yok eder. Erkeklerde, alt beyin, limbik sistem  kötü vajinal kokuyu unutmuyor.
Cinsel ilişki kokusuzdur. Vajinal kötü koku; afrodizyak feromonların partnerdeki etkisini yok eder. Erkeklerde, alt beyin kötü vajinal kokuyu unutmuyor.

kadın vajina feromonları nedir?

Araştırmalar, erkeklerin vajinal feromonları kokladıklarında testosteron seviyelerinin arttığını ve cinsel uyarılmalarının arttığını göstermiştir. Bu da vajinal feromonların cinsel çekim oluşturduğunu göstermektedir. Vajinal feromonların diğer bir önemli işlevi, dişi memeliler arasındaki sosyal davranışları etkilemesidir. Araştırmalar, dişi farelerin vajinal feromonlarının erkeklerin sosyal davranışlarını ve agresifliklerini etkilediğini göstermiştir. Benzer şekilde, insanlarda da vajinal feromonların sosyal davranışlar üzerinde etkili olduğu düşünülmektedir.

Şu anda bilinen birkaç insan vajinal feromonu vardır:

  1. Copulins: Kadın vajinasında bulunan en yaygın feromonlardan biridir. Erkeklerde testosteron seviyesini arttırır ve cinsel çekim oluşturur.
  2. Estratetraenol: Dişi memelilerde bulunan bir östrojen türevidir. Erkeklerde cinsel çekim oluşturabilir.
  3. Androstadienon: Erkeklerde salgılanan bir feromon olmasına rağmen, bazı kadınların da salgıladığı bilinmektedir. Kadınlarda duygusal tepkileri arttırabileceği düşünülmektedir.
  1. Dehydroepiandrosterone (DHEA): Kadınların adrenal bezlerinde üretilen bir hormon olan DHEA, vajinal bölgede de bulunabilir. Cinsel çekimi arttırdığı düşünülmektedir.
  2. Progesterone: Kadınların doğurganlık döngüleri boyunca salgıladığı ve erkeklerdeki sosyal davranışları etkilediği düşünülen bir feromon.

Bu feromonların insanlar üzerindeki etkileri hala tam olarak anlaşılamamıştır ve araştırmalar devam etmektedir.

Vabbing nedir

Kelimenin kökeni hakkında kesin bir bilgi mevcut değildir ancak bazı kaynaklar, kelimenin “vagina” ve “dabbing” kelimelerinin birleşiminden türetildiğini öne sürmektedir. Özelleştirilmiş parfüm taleplerine alternatif olarak, bazı insanlar vajinal sıvılarını parfüm olarak kullanma eğilimindedirler. Vabbing, kadınların vajinal sıvılarını parfüm olarak kullanmalarıdır. Bu uygulama, vajinal sıvıların kokusunun cinsel çekimde rol oynadığına inanan insanlar arasında yaygındır. Vabbing’in özellikle cinsel fetişizmle ilgili olduğu düşünülmektedir. Ancak, bu uygulama sağlık açısından bazı riskleri beraberinde getirebilir ve tıbbi açıdan önerilmez. Vajinal pH dengesinin bozulması, enfeksiyon riski ve alerjik reaksiyonlar gibi sorunlara yol açabilir.

Vajinal vabbing uygulaması, vajinal sıvıların pamuklu ped veya kumaşa emdirilerek daha sonra bu ped veya kumaşın vücuda sürülmesiyle gerçekleştirilir. Vabbing, erkekleri çekmek amacıyla vajinal salgıların kulak ve bilek arkasındaki nabız noktalarına süreülmesiyle yapılır. Vabbing yapan kadınlar kendilerini daha çekici ve özgüvenli hissettiklerini ifade etmektedirler.

Bunu sürmek sizi ciddi sağlık sorunlarıyla yüz yüze bırakabilir !

Kış vajinası nedir ?

Vajina bir iç organ olduğundan sıcalığı sabit tutulur, fakat havalar çok soğuk olduğunda veya soğuk bir ortamda bulunduğunuzda vajinanın ısı değeri düşecektir bu soğuk ortam vagal sinirin tonusu azaltacağından; vajinal kuruluk (nemlenmede azalma), cinsel ilişkide zorluk yaşanabilir. Vajina 25 ile 37 derece arasında optimal fonksiyon gösteren bir organdır.

Vajinal Tampon & toksik şok sendromu nedir?

Vajina toksik şok sendromu (TSS), nadir görülen ancak potansiyel olarak hayatı tehdit eden bir durumdur. Bakteriyel bir enfeksiyon sonucu ortaya çıkar ve genellikle vajinal tampon kullanımı ile ilişkilendirilir. TSS, toksin üreten Staphylococcus aureus (S. aureus) adlı bakterinin vücutta yayılması sonucu oluşur.Bu toksinler, vücutta kan dolaşımına karışarak toksik etkiler yaratır. Bu durum, özellikle yüksek emici tamponlar uzun süre kullanıldığında ortaya çıkabilir.

TSS belirtileri şunları içerebilir:

  • Yüksek ateş
  • İshal
  • Kusma
  • Baş dönmesi
  • Deride döküntü
  • Kas ağrısı
  • Halsizlik
  • Vajinal akıntı
  • Yüz, gözler, ağız çevresinde kızarıklık
  • Kan basıncında düşme

TSS, vajinal tampon kullanımı sırasında bakterilerin üremesiyle ilişkilidir. Bu nedenle, uzun süreli tampon kullanımı, yüksek emicilik özelliklerine sahip tamponlar veya uygun olmayan tampon değiştirme alışkanlıkları TSS riskini artırabilir. Bununla birlikte, TSS tampon kullanımı dışında da ortaya çıkabilir ve cilt enfeksiyonları, ameliyatlar veya yara bakımı gibi diğer faktörlerle de ilişkilendirilebilir.

TSS tedavisi, hemen hastaneye yatırılarak yapılmalıdır. Tedavi, bakterilerin yok edilmesi ve semptomların kontrol altına alınması için antibiyotik tedavisi, sıvı tedavisi, kan basıncının kontrolü ve diğer destekleyici tedavileri içerebilir. TSS’nin önlenmesi için, uygun hijyen alışkanlıklarına sahip olmak, düzenli tampon değiştirme, düşük emicilik özelliklerine sahip tamponlar tercih etmek ve tampon yerine alternatif ürünler kullanmak önerilir.

Staphylococcus aureus’un ürettiği en önemli toksinler şunlardır:

  1. Toksik Şok Sendromu Toksinleri (TSST-1): Bu toksin, vücutta ciddi bir bağışıklık tepkisine neden olabilir ve toksik şok sendromuna sebep olabilir. TSST-1, immünolojik sistemdeki hücrelerle etkileşime girerek toksik etkisini gösterir. Özellikle T hücreleri ile etkileşime geçerek, T hücrelerinin yoğun bir şekilde aktive olmasına neden olur. Bu aktive olan T hücreleri, vücuttaki diğer hücrelere zarar vermeye başlar ve ciddi inflamasyon ve dokuların hasar görmesine yol açabilir.
  2. Exfoliatif Toksinler (ETA ve ETB): Bu toksinler, derinin üst tabakalarındaki hücrelerin bağlarını parçalayarak, ciltte kabuklanmaya neden olurlar. Bu durum, stafilokok enfeksiyonu geçiren hastalarda görülen bir semptom olabilir.
  3. Enterotoksinler: Bu toksinler, gıda kaynaklı hastalıklara neden olabilirler. Özellikle stafilokok enfeksiyonu geçiren insanlar, bu toksinlere maruz kaldıklarında ishal, kusma ve karın ağrısı gibi semptomlar yaşayabilirler.

Özellikle İşyerlerinde Bazı Kadınlardan Sonra; Tuvaletin ağır kokması neden olur?

Bu durum birkaç farklı sebepten kaynaklanabilir. Öncelikle, kadınların vajinal bölgesinde bulunan bazı bakteriler normalde de tuvalet sonrası kokuya sebep olabilir. Ancak, bazı enfeksiyonlar (örneğin bakteriyel vaginoz veya mantar enfeksiyonu gibi) da bu kokuya yol açabilir.

Ayrıca, eğer iş arkadaşınız adet dönemindeyse veya yakın zamanda cinsel ilişki yaşamışsa, bu da tuvalet sonrası kokuya neden olabilir. Adet döneminde kan kokusu ve cinsel ilişkide sperm veya vajinal salgılar gibi kokular oluşabilir.

Bu kokuların yanı sıra, kişisel hijyen eksikliği , kronik enfeksiyona alışarak yaşamaya başlamak tuvalet sonrası kötü koku oluşumuna neden olabilir. Tuvalet sonrası genital bölge temizliği yapılması önemlidir.

Ancak, sürekli olarak ağır bir koku hissediyorsanız ve bu durum rahatsızlık veriyorsa, ilgili kişiye kendi jinekologunuzu tavsiye etmeniz önemlidir.

Kadınlar şiddetli vajinal koku gelişmesine rağmen çok uzun süre; Neden tıbbi destek Aramıyorlar?

Kadınlar, vajinal kokular gibi cinsel sağlık sorunları hakkında konuşmakta çekinmektedirler. Bu durum, utanç, utanma veya kültürel olarak kabul edilemezlik gibi faktörlerden kaynaklanabilir.

Ayrıca, bazı kadınlar vajinal kokunun normal bir durum olduğunu düşünebilir veya rahatsızlık vermediği sürece bir sorun olmadığını düşünebilirler. Bununla birlikte, bazı kadınlar bu konuda bilgi sahibi olmadıkları için veya cinsel sağlık hizmetlerine erişimleri sınırlı olduğu için tıbbi yardım aramayabilirler. Bu nedenle, cinsel, genital sağlık sorunları hakkında açık ve dürüst bir şekilde konuşmanın önemi vurgulanmalı ve kadınların bu konuda kendilerine yardımcı olacak jinekoloji uzmanlarına muayene olmaları teşvik edilmelidir.

Vajina bakım ürünleri nelerdir?

Vajina bakımı için birçok farklı ürün bulunmaktadır. Bazıları şunlardır:

  1. Vajinal duş jelleri: Bu ürünler, vajina bölgesindeki bakteri dengesini korumak için kullanılır. Ancak, sık sık kullanılmaları, doğal bakteri dengesini bozabilir ve enfeksiyon riskini artırabilir.
  2. Islak mendiller: Vajina bölgesindeki temizliği kolaylaştırmak için kullanılabilirler. Ancak, bazıları kimyasal maddeler içerebilir ve hassas cildi tahriş edebilir.
  3. Vajina bölgesi sabunları: Hassas ciltler için özel olarak formüle edilmiş, pH dengesi korunmuş sabunlar, vajina bölgesi için uygun bir seçenek olabilir.
  4. Vajina nemlendiricileri: Menopoz gibi hormonal değişiklikler nedeniyle vajina bölgesinde kuruluk oluşabilir. Bu durumda, vajina nemlendiricileri kullanılabilir.
  5. Keten tohumu yağı: Keten tohumu yağı, vajina bölgesindeki kuruluğu gidermek için kullanılabilir.
  6. Probiyotik takviyeleri: Vajina bölgesindeki doğal bakteri dengesini korumak için, probiyotik takviyeleri kullanılabilir.

Ancak, vajina bölgesinin doğal bakteri dengesi sağlıklı olduğu sürece, özel bakım ürünlerine ihtiyaç yoktur. Sadece günlük temizlik ve hijyen kurallarına dikkat etmek yeterlidir. Ayrıca, vajina bölgesinde herhangi bir rahatsızlık hissedildiğinde, jinekolog doktora danışmak önemlidir.

Vajinal sağlık İçin faydalı gıdalar nelerdir?

Vajinal sağlığı korumak için doğru beslenme önemlidir. İşte vajinal sağlık için faydalı gıdalar:

  1. Yoğurt: Yoğurt, probiyotik bakteriler açısından zengindir ve vajinada doğal olarak bulunan faydalı bakterilerin çoğalmasına yardımcı olur. Aynı zamanda pH dengesini korur.
  2. Fermente gıdalar: Fermente gıdalar, probiyotikler açısından zengin kaynaklardır ve vajinal flora için faydalıdır. Örneğin, turşu, kefir gibi gıdaları tüketebilirsiniz.
  3. Yeşil yapraklı sebzeler: Ispanak, lahana, karnabahar, brokoli ve diğer yeşil yapraklı sebzeler, antioksidanlar ve vitaminler açısından zengindir ve vajinal sağlık için faydalıdır.
  4. Sarımsak: Sarımsak, antibakteriyel özellikleri sayesinde vajinal enfeksiyonların önlenmesine yardımcı olabilir.
  5. Biberiye: Biberiye, antioksidan ve antibakteriyel özellikleri sayesinde vajinal enfeksiyonların önlenmesine yardımcı olabilir.
  6. Meyveler: Özellikle C vitamini açısından zengin meyveler, vajinal enfeksiyonların önlenmesine yardımcı olabilir. Özellikle yaban mersini, çilek ve ahududu gibi meyveler, vücuttaki iltihabı azaltan antioksidanlar içerir ve vajinal sağlığı destekleyebilir.
  7. Zencefil: Zencefil, vücudun iltihapla savaşmasına yardımcı olan antioksidanlar içerir.
  8. Balık: Balık, Omega-3 yağ asitleri açısından zengindir ve vücuttaki iltihabı azaltarak vajinal sağlığı destekleyebilir.
  9. Tam tahıllar: Tam tahıllı gıdalar, vücut için gerekli olan lifi sağlayarak vajinal sağlığı destekleyebilir.
  10. Kuruyemişler: Badem, ceviz, fındık gibi kuruyemişler, antioksidanlar ve omega-3 yağ asitleri açısından zengin olduğu için vajinal sağlık için faydalıdır.

Özetle, doğru beslenme vajinal sağlığı korumak için önemlidir. Probiyotikler, antioksidanlar ve antibakteriyel özellikleri olan gıdalar tüketerek vajinal sağlığı destekleyebilirsiniz.

Vajinal sağlık İçin zararlı gıdalar nelerdir?

Vajinal sağlık için zararlı olabilecek gıdalar şunları içerebilir:

  1. Şekerli ve işlenmiş gıdalar: Şeker ve işlenmiş gıdaların aşırı tüketimi vajinal pH dengesini bozarak mantar enfeksiyonlarına neden olabilir.
  2. Alkol: Aşırı alkol tüketimi, vücudun doğal pH dengesini bozabilir ve vajinada enfeksiyonlara neden olabilir.
  3. Kafein: Çok fazla kafein tüketimi, vajinal kuruluğa neden olabilir ve enfeksiyon riskini artırabilir.
  4. Doymuş yağlar: Doymuş yağlar, vajinal kan akışını azaltarak enfeksiyon riskini artırabilir.
  5. Baharatlı gıdalar: Baharatlı gıdalar, vajina bölgesinde tahrişe neden olabilir ve enfeksiyon riskini artırabilir.
  6. Asitli gıdalar: Asitli gıdalar, vajinal pH dengesini bozabilir ve enfeksiyon riskini artırabilir.
  7. Bazı deniz ürünleri: Bazı deniz ürünleri, özellikle yüksek civa seviyelerine sahip olanlar, vajinal sağlık için zararlı olabilir.
  8. Bazı süt ürünleri: Bazı süt ürünleri, özellikle yoğurt ve kefir gibi probiyotik içerenler, vajinal sağlığı destekleyebilir, ancak diğer süt ürünleri, özellikle şekerli yoğurtlar, enfeksiyon riskini artırabilir.

Bu gıdaların tamamen kesilmesi gerekmez, ancak tüketimlerinin azaltılması ve dengeli bir diyet planının benimsenmesi vajinal sağlığı destekleyebilir. Ayrıca, herhangi bir belirtileri olan kişilerin bir sağlık uzmanına danışmaları ve doğru tedaviyi almaları önemlidir.

Vajina İçin Faydalı İlk 10 besin

  1. Yoğurt: İçerdiği probiyotikler sayesinde vajina florasını korur ve pH dengesini sağlar.
  2. Kefir: Yoğurt gibi probiyotikler bakımından zengindir ve vajinal enfeksiyonların önlenmesine yardımcı olur.
  3. Sarımsak: İçerdiği antioksidanlar ve antimikrobiyal özellikler sayesinde vajina sağlığını destekler.
  4. Yaban mersini: Antioksidanlar bakımından zengin olan yaban mersini, vajinal enfeksiyonları önleyebilir.
  5. Ispanak: Magnezyum ve demir gibi mineraller açısından zengin olan ıspanak, vajina sağlığı için faydalıdır.
  6. Brokoli: İçerdiği C vitamini ve diğer besinler sayesinde vajinal enfeksiyonlara karşı koruyucu etkiye sahiptir.
  7. Kırmızıbiber: İçerdiği C vitamini sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirir ve enfeksiyonlara karşı koruma sağlar.
  8. Çemen: Anti-inflamatuar özellikleri sayesinde vajinal sağlığı destekler ve enfeksiyonlara karşı koruyucu etkiye sahiptir.
  9. Keten tohumu: İçerdiği omega-3 yağ asitleri ve lifler sayesinde vajina sağlığını korur.
  10. Kabak çekirdeği: İçerdiği çinko ve magnezyum gibi mineraller sayesinde vajina sağlığına katkı sağlar.

Önemli olan nokta şudur; bunlar yenildiğinde (ağız ile yüketildiğinde) vajinaya faydalıdır, vajinaya sürüldüğünde veya yerleştirildiğinde değil !

Vajinal orgazm nedir?

Vajinal orgazm, vajina ve çevresindeki dokuların uyarılması sonucu oluşan bir cinsel zirvedir. Bu tür orgazm, klitoral orgazmdan farklıdır ve sadece klitorisin uyarılmasına dayanmaz. Vajinal orgazm, penetrasyon sırasında G noktasının uyarılmasıyla veya cinsel aktivite sırasında vajinanın diğer bölgelerinin stimülasyonu ile elde edilebilir. Vajinal orgazmın bazı kadınlar için klitoral orgazmdan daha yoğun ve tatmin edici olduğu düşünülmektedir. Ancak, vajinal orgazmı deneyimlemek her kadın için mümkün olmayabilir ve birçok kadın için klitoral orgazm daha yaygındır.

Kadınlarda orgazm yapan noktalar, vücudun çeşitli bölgelerinde bulunabilir. İşte kadında orgazm yapan bazı noktalar:

  1. Beyin: Kadın orgazmında en önemli yer burasıdır.
  2. Klitoris: Klitoris, kadınların cinsel uyarılma ve orgazm için en hassas bölgesidir. Klitorisin hemen üzerindeki klitoral baş, özellikle uygun şekilde uyarıldığında, yoğun bir orgazm hissi yaratabilir.
  3. Vajina: Vajina, cinsel uyarılma ile genişler ve nemlenir. Vajinal duvarlar da hassas noktalar içerebilir. Vajina içinde, G noktası olarak bilinen bir bölge de orgazm yaratmada önemli bir rol oynar.
  4. Rahim Ağzı: Rahim ağzı, orgazm sırasında kasılabilir ve bu da bazı kadınlar için yoğun bir orgazm hissi yaratabilir.
  5. Anüs: Anüs, bazı kadınlar için cinsel uyarılmayla ilgili bir nokta olabilir ve anal stimülasyonla orgazm yaşayabilirler.
  6. Göğüs Uçları: Göğüs uçları, bazı kadınlar için yoğun cinsel uyarılma ve orgazm hissi yaratan hassas bir nokta olabilir.

Orgazm yapan noktalar, kadından kadına farklılık gösterebilir. Bu nedenle, bir kadının orgazm noktalarını keşfetmek ve neyin en iyi çalıştığına dair kendine güvenli bir fikir edinmek önemlidir.

Vajinal orgazmda vajinada oluşan değişiklikler nelerdir?

Vajinal orgazm sırasında vajinada meydana gelen değişiklikler şunlar olabilir:

  1. Vajina daralır ve sıkılaşır.
  2. Vajina içinde kan akışı artar.
  3. Vajina ıslanır ve nemlenir.
  4. Rahim kasılır ve yukarı doğru hareket eder.
  5. Kalp atış hızı ve solunum hızı artar.
  6. Pupillerin genişlemesi: Orgazm sırasında, kadının göz bebekleri genişler ve bu da kadının daha yoğun bir his yaşamasına yardımcı olur.
  7. Beyindeki ödül merkezleri aktive olur.
  8. Endorfin salgısının artması: Orgazm sırasında, beyinde endorfin adı verilen mutluluk hormonu salgılanır ve bu da kadının rahatlamasına ve daha mutlu hissetmesine yardımcı olur.
  9. Serotonin, oksitosin ve dopamin gibi mutluluk hormonları salgılanır.
  10. Stres hormonu kortizol azalır.
  11. Dış genital bölgedeki kaslar kasılır ve gevşer.
  12. Daha güçlü bağışıklık sistemi: Orgazm sırasında, bağışıklık sistemi güçlenir ve kadının daha sağlıklı kalmasına yardımcı olur.

G noktası nedir?

G noktası, Alman jinekolog Ernst Gräfenberg tarafından keşfedilmiştir ve onun adını almıştır. 1950’lerde Gräfenberg, vajinanın ön duvarında, idrar torbasına yakın bir bölgede hassas bir noktanın varlığını keşfetti ve bu bölgeye “erotik hassasiyet noktası” veya “Gräfenberg noktası” adını verdi. Bu bölge daha sonra kısaca G noktası olarak anılmaya başlandı.

G noktası, vajina içindeki bir bölgedir ve Grafenberg noktası olarak da bilinir. Bu nokta genellikle, klitorisin hemen altında ve pubik kemiğin iç tarafında, ön vajina duvarına yakın bir konumdadır. Bazı kadınlar bu noktaya dokunulduğunda yoğun bir zevk hissedebilirler. G noktasının varlığı hala tartışmalı olsa da, bazı araştırmalar bu bölgenin özellikle cinsel uyarılma sırasında aktive olduğunu göstermiştir. Ancak, G noktası varlığı hala bilimsel bir tartışma konusudur ve her kadında bulunmayabilir.

g noktası nasıl aktive edilir?

G noktası aktive edilirken her kadının kendine özgü olduğunu ve her kadının farklı bir şekilde uyarılabildiğini belirtmek önemlidir. Bununla birlikte, G noktasını uyarmak için bazı yöntemler bulunmaktadır.

  • Bir yöntem klitoral stimülasyon yoluyla G noktasına doğru devam etmektir. Bu, klitorisin üst kısmındaki deriyi okşayarak veya hafifçe bastırarak başlayabilir. Yavaş yavaş bu bölgedeki dokulara doğru ilerleyerek, daha yoğun stimülasyon sağlayabilirsiniz.
  • Başka bir yöntem ise parmaklarınızı kullanarak G noktasını uyarmaktır. Parmaklarınızı vajinanın içindeki tavana doğru hareket ettirerek G noktasını bulabilirsiniz. Buraya hafif dokunuşlarla başlayın ve daha sonra daha yoğun stimülasyona doğru ilerleyin.
  • Ayrıca, bazı kadınlar G noktalarını uyarmak için özel olarak tasarlanmış seks oyuncaklarını kullanabilirler. Bu oyuncaklar, G noktasına doğru eğimli bir başlığa sahip olabilir ve titreşimlerle uyarma işlemini kolaylaştırabilirler.

Ancak, her zaman olduğu gibi, her kadının kendine özgü olduğunu ve her kadının farklı bir şekilde uyarılabildiğini hatırlamak önemlidir. G noktasını uyarmak için farklı yöntemler deneyerek, kendiniz için en uygun yöntemi bulabilirsiniz.

G noktasını Hedefleyen cerrahi İşlemler nelerdir?

G noktasını belirginleştiren cerrahi işlemler arasında şunlar sayılabilir:

  1. G noktası enjeksiyonu: Hyaluronik asit veya diğer dolgu maddeleri, G noktasının hacmini artırmak için cilde enjekte edilebilir.
  2. G noktası amplifikasyonu: Bu işlemde, G noktası çevresindeki dokular kesilerek, G noktasının boyutu ve hassasiyeti artırılır.
  3. Pubocervical fasya kesimi: Bu işlemde, pubocervical fasya adı verilen bir bölge kesilir ve G noktası daha fazla açığa çıkarılır.

Ancak bu işlemlerin sonuçları hakkında net bir kanıt yoktur ve ciddi yan etkileri olabilir. Bu nedenle, G noktasının belirginleştirilmesi için cerrahi müdahale yerine diğer yöntemler; G noktasına uygun uyarı teknikleri ve farklı cinsel pozisyonlar denenebilir.

Kadın vajinası İle İlgili ekstrem sıra dışı bilgileri Toparlayacak Olursak;

  • Vajina, insan vücudundaki en elastik organlardan biridir. Hamile kadınların vajinal doğum esnasında vajinayı genişletmek için hormon salgılar ve vajina doğum esnasında neredeyse 10 cm genişleyebilir.
  • Vajina aslında çok kuvvetlidir. Birçok kadın, özellikle de sporcular, vajina kaslarını kuvvetlendirmek için Kegel egzersizleri yaparlar. Bu kasları güçlendirmek, orgazm şiddetini arttırabilir ve idrar kaçırma problemlerini azaltabilir.
  • Vajina, çok sayıda bakteri içerir ve bu bakterilerin çoğu sağlıklı bir vajinanın işleyişi için gereklidir. Bu bakteriler, vajina pH’ını dengede tutarlar ve enfeksiyonlara karşı koruma sağlarlar. Bu nedenle, antibiyotikler ve diğer ilaçlar gibi bazı şeyler vajinadaki bakterilerin dengesini bozabilir.
  • Bazı kadınlar, doğum kontrol hapları gibi hormonal doğum kontrol yöntemlerini kullandıklarında vajinal mukozanın kalınlığı ve yapısı değişebilir. Bu nedenle, doğum kontrol hapları bazı kadınlarda vajinal kuruluk, enfeksiyonlar ve diğer problemlere neden olabilir.
  • Bazı kadınlar, vajinismus adı verilen bir durum yaşarlar. Bu durumda, vajina kasları istemsiz bir şekilde kasılır ve cinsel ilişki ya da jinekolojik muayene gibi vajinal temaslar acı verici ve zor hale gelir.
  • Vajinanın dışında, labia minora adı verilen iç dudaklar vardır. Bu dudaklar, her kadında farklı bir görünüme sahip olabilir ve renkleri değişkenlik gösterebilir. Bazı kadınlar, vajina estetiği amacıyla labioplasti gibi cerrahi işlemler yaptırırlar.
  • Vajina, sadece cinsel ilişki için kullanılmaz. Kadınlar, menstrüasyon dönemlerinde tamponlar ve pedler aracılığıyla vajinal kanalı kullanırlar. Ayrıca, vajina sıklıkla jinekolojik muayeneler için kullanılır.
  • Vajinada bazı kadınlarda kendi kendine orgazm denilen G noktası bulunur. G noktası cinsel ilişki sırasında stimüle edildiğinde bazı kadınlarda yoğun zevk hissi yaratabilir.
  • Vajina, dünyanın en güçlü kaslarından biri olan Levator kas grubu ile ilişkilidir. Doğum sırasında bebeğin çıkmasına yardımcı olur. Bazı kadınların vajinal kasları o kadar güçlüdür ki, penis veya yabancı nesneleri sıkıca sıkarak partnerlerinin zevk almasını engelleyebilirler.
  • Vajina, doğal olarak kendini temizleyen ve akmayan – sızdırmayan – kaçırmayan bir organdır ve normal koşullarda herhangi bir temizleme işlemine ihtiyaç duymaz. Ancak bazı kadınlar vajinal kokudan rahatsızlık duydukları için duş almadan önce vajinal duş yapabilirler. Bu uygulama aslında vajinanın doğal florasını bozarak enfeksiyon riskini artırabilir.
  • Vajina, cinsel uyarılma sırasında genişleyerek ortalama olarak 9-12 cm’ye kadar uzayabilir. Bu da penis boyutundan daha fazla olduğu için, kadınların çoğu için penis boyutu önemli bir faktör değildir.
  • Vajinanın yapısı, her kadında farklı olabilir ve bu, cinsel ilişkide farklı zevk noktaları olabileceği anlamına gelir. Örneğin, bazı kadınlar G noktası veya klitorisinin stimülasyonundan daha fazla zevk alırken, diğerleri vajinanın farklı bölgelerindeki stimülasyondan daha fazla zevk alabilirler.
  • Vajinal kasılmaların, hem cinsel uyarılma hem de orgazm sırasında rolü vardır. Bu kasılmalar sırasında vajina daralır ve erkeklerin boşalma süresini uzatabilir.
  • Vajina, doğum kontrol hapları, antibiyotikler ve diğer bazı ilaçlar gibi bazı ilaçların etkisini azaltabilir. Bu nedenle, bu ilaçları kullanırken ek bir doğum kontrol yöntemi kullanmak önemlidir.
Sizi Hasta Eden Durum İle İlgili İsnat Etmediğin Jinekolojik Hastalık Olamaz mı?

Kök Sebep , Gizlide Kalmış Kadın Hastalığı Olamaz mı?

Biliyorum Kadın Doğum Doktoruna Gittin… Herşey Normal Dediler….

Hatta Tüm Tetkiklerin Normal Çıktı…

Bunu-Bunları Bir Kenara Bırakalım Artık Düşünmeyelim…

Tedaviye Giden Yol , 1 ( Bir ) Muayene İle Başlar.

Bu Başlangıcı Başlatmak İsterseniz WhatsApp +90546 774 01 59 Üzerinden Online Muayene İstemi Talep Ediniz. Kliniğim Tamamen Hijyenik, Kesinlikle Gizliliğe Önem Veren Özel Doktorluk Hizmeti Sunmaktadır. Zaman Sınırlaması Olmadan (60 – 180 Dakika) Bire Bir İlgilenme Kişiye Özel Tedaviler İle Yanınızdayız. Sağlınızı Gönül Rahatlığıyla Mesut Bayraktar’a Emanet Edebilirsiniz. Jinekolojik Problemlerinizden Derinlemesine Ve Kalıcı Kurtulmanız Hayat Kalitenizi Artırdığını Vurguluyorum. İyileşmeniz Beni Mutlu Edecektir. Basite Aldığın Hastalık; DiğerCiddi Hastalıkların Tetiğini Çeker. Hastalıklar Sürümcemede Bırakılarak Çözülmez. Muayenehanem Tamamen Hijyenik, Kesinlikle Mahremiyet Tabanlı Özel Tabiplik Hizmeti Sunmaktadır. Zaman Engeli Olmadan, Bire Bir Alakadar Olma, Kişiye Özel Tedaviler İle Hizmetinizdeyim. Canınızı Gönül Rahatlığıyla Bize Emanet Edebilirsiniz. İyileşmeniz Bizi Mutlu Ediyor. Kadınsal Hastalıklarınızdan Derinlemesine Ve Kalıcı Kurtulmanız Yaşam Kalitenizi Artırır. Kadınların sıhhatli ve mutlu bir ömür sürmeleri için, kadın sağlığını güçlendirme konusunda tutkuluyum. Hastamın tereddütlerini dikkatle dinlerim. Tabiplik sanatının bütüncül olması gerektiğinin farkındayım. Bu farkındalık ile hastalarımın  fiziksel, bilişsel ve manevi sağlıklarını ele almaktayım. Hedefim, iyileşmek isteyen her hastayla, sağlıklarıyla ilgili rehabilitasyon hedeflerini tercih etmelerine ve önceliklendirmelerine izin verecek şekilde detaylı çalışmaktır. İyileşmek isteyen  her kadın ile hayatta oldukları yerde buluşmak için elimden geleni yapıyorum. Bir kadın hastanın benimle olan etkileşiminde,  ilk kez ”dinlenildiklerini hissettiklerini” açıklamaları keyif vericidir. Kadın üreme sağlığı & bakımı çok yönlüdür. Üreme danışmanlığı yanında  hamilelik takipleri, menopoz ve ötesine kadar ; kadınların yaşamları boyunca sağlıklarını yönlendirmelerine profesyonel olarak yardımcı olmak istiyorum. Kadınların yanlarında çalışan güçlü sağlık savunucularına ihtiyacı var ve kendimi (Jinekolog Mesut Bayraktar ) bir ortak olarak ve bu ihtiyaçların karşılanmasında asistan olarak görmekteyim. Birey ve ailesi, iş arkadaşları için; işe yarayan bir sağlık & rehabilitasyon planı geliştirmek her hastada hedefimdir. Uyum sağlayabilen ve esnek olabilen (kanıta dayalı & bireye özgü modifiye uygulamalar dahilinde) Hekimlik melaikelerimi  gösterebileceğimi biliyorum, bu tarzım kadının ihtiyaçları için olağan üstü şekilde işe yarıyor.

  • Bireyselleştirilmiş , Sadece Kişiye Göre Kurguladığım Tedaviler
  • Hastalarıma Elimden Geldiğince 60 Dakika Vakit Sunmak
  • Ayrıntılı İlgilenmek
  • Sevgi  Hürmet  İncelik
  • Değerbilirlik  Mürüvvetlik Tabanında Mutabakat
  • Hastalık Nedenlerni Bir Dedektif Gibi Düşünmek
  • Olmaz Denilenleri Öncelikli Olarak Ortadan Kaldırmak Karakterime
  • Entelektüel Algıma Uygun Olduğundan; Mevcut İlerlemeleri Kendi Bilimim & Algı Perspektifimde Devam Ettiriyorum.
Deneyimli Jinekolog UzmanOlarak Mugla İlinde Çalışmaktayım. Tedavi Yeteneklerim Arasında Ayrıntılı Ultrason Bulunmakla Beraber Miyom Polip Kist Gibi Hastalıkların Tedavisi ve Ameliyatı, Yumurtalıklarda Kist Tedavisini Özel Muayenehanemde Vermekteyim. Mahremiyet İsteyen Hastalar İçin Muğla Kürtaj Ve Fethiye İstenmeyen Gebelik Yani Dalaman Evlilik Dışı Kurtaj Taleplerinizi Köyceğiz Güvenli Bebek Aldırma Şeklinde Yapılmasını İsteyebilirsiniz. Vajinal ltihap Yani Sürekli Tekrar Eden Mantar Yanında Menopozal Renovasyon Tedavisi İle Birlikte Orgazm Aşısı Vajen Sıkılaştırma Vajinal PRP Tedavisi de Tabip Tarafından Sunulmaktadır. İdrar Kaçırma Önemli Bir Sıkıntı Olup Kadın Afiyetini Bozmakta ; Uterin Sarkması Durumunda Deneyimime Güvenebilirsiniz. Kolposkopi – Smear ile HPV Tetkik Edilmesi  Serviks Uteri Kanserinde Erken Teşhisi Getirir. Geçmeyen Vajinal Akıntı ve  Tüm Jinekolojik Sıkıntılarınızı Çözmek Beni Ongun Edecektir. Özel Muayenehanem Dalyan Otelleri Göcek Otelleri ve de Sarıgerme’de Bulunan Otellere En Yakın Konumdadır.  Tabip Sadece Randevuyla Çalışmakta Olup, Randevularınızı WhatsApp: 05467740159 Üzerinden Online Talep Ediniz.
Doktor Mesut Bayraktar

Doktor Mesut Bayraktar

Ortaca/Muğla

Hayatın olağan akışı gereği iyileşmek için hasta olan kişi çabalamalıdır yani aktif rol oynamalıdırlar. Görüldüğü üzere tedavi hunisinin büyük kısmında vakit kaybeden, hastalığını ret eden, iyileşemeyen, bahane, bedava - ucuz yöntemlere yönelen, körü körüne bel bağlayan hastalar pasif iyileşmeyi yani iyileşememeyi seçenler bulunmaktadır.

Tedavi süreci, hastaların sağlık sorunlarıyla başa çıkabilmeleri, iyileşme sağlayabilmelerinde önemli adımdır. Ancak, tedavi hunisi sürecinde Hekimlerin bazı zorluklarla karşılaşması mümkündür. Resimde, hastaların farklı farklı tutumlarından kaynaklanan zorlukları ele alarak, hekim-hasta ilişkisinde zorlukların üstesinden gelirken zedelenebileceğini, tedavi hunisinin önemini vurgulayacağız. Tedavi süreci, hasta sağlığını iyileştirmek amaçlı yapılan serüven düşünülebilir. Tedaviler, sağlık sorunlarına farklı yaklaşımlar gerektirebilir, bazen beklenmedik zorluklarla karşılaşılabilir. Bundan dolayı, tedavi hunisi sürecinde hekimlerin, hastaların farklı tutumlarına uygun şekilde davranması, etkili iletişim becerilerini kullanması önemlidir. Hekimlerin mesleklerini icra ederken , hasta kaynaklı zorlukları aşarken, hekim-hasta ilişkisinin zarar görmemesinde hastaların dikkatli olmaları gerekmektedir. Çünkü hekim sonsuza kadar sabredebilen, her uygunsuzluğa pozitif, sorun çözme şeklinde yaklaşan canlılar gibi düşünmeyiniz.

*** Hastalığını Kabul Etmeyenler: Hastalığını kabul etmeyen bireyler, sağlık sorunlarını inkar ederek tedaviye direnç gösterebilirler. Bunlar , tedavi sürecinin başarıyla ilerlemesini engelleyebilir. Hastalığını kabul etmeyen kişiler, genellikle hastalıklarının ciddiyetini ya da varlığını reddederler. Buda, hem kendileri hem de doktora sorun çıkmaktadır. Hastalığın kabul edilmemesi, tedavi sürecinin etkinliğini azaltabilir, tamamen durdurabilir.Hastalığını kabul etme evresi, hasta olduğunu kabul etme; tedavi sürecinin önemli parçasıdır. Hastalığın kabul edilmesi, kişinin gerçek durumuyla yüzleşmesine, gereken tedaviye tam uyum sağlamasına yardımcı olabilir. Böylece tedavi süreci daha etkili başarılı olabilir. Hastalığını kabul etmeyen bireylerin, kendi sağlık durumlarını gerçekçi şekilde değerlendirmeleri, tedaviye açık olmaları önemlidir.

Hastalığını kabul etmeyen, ret eden; Doktoru rakip , düşman bilmektedir.

*** Hastalığını Kabul Edenler: Hastalığını kabul eden kişiler, tedavi sürecine daha olumlu yaklaşabilirler. Hastaların tedaviye uyum sağlamasını kolaylaştırır, iyileşme sürecini hızlandırabilir. Fakat çoğunlukta bazı insanlar hastalığını kabul etsede hekim yerine başka yollara başvurabilerek, hastalıkların ilerlemesine, kronikleşmesine neden olmaktadır.

*** Bir Ara Hallederizciler - Google Aramacılar: Bazı hastalar, sağlık sorunlarıyla ilgili hafife alıcı, savsaklayıcı tutum sergileyebilirler. “Bir ara hallederizciler”, sağlık sorunlarını erteleme, önemsememe eğilimindedir. Google aramacıları ise kendi kendini teşhis etme, tedavi etme çabasına, akıllılığına girebilirler. Yanlış bilgilendirme, yanlış tedavi seçeneklerine yol açabilir.

*** Doğal Tedavi Yöntemlerine Körü Körüne İnananlar: Doğal tedavi yöntemlerine inanan hastalar, alternatif çözümler arayışında olabilirler. Maydanoz, soğan suyu içiciler gibi, doğal yöntemlere güvenerek, körü körüne bel bağlayarak etkisiz, tedavi sürecini yürütebilirler. Bazen bilimsel kanıtlanmamış, etkinliği sınırlı olan yöntemlere yönelmelerine neden olabilir. Maalesef tüm iletişim mecraları tedavilerin etkin olmadığını söylese de böyle yönelimler artarak devam etmektedir.

*** Sahte Doktor Bulucular - Maddi Zorluk Çıkarıcılar: Sahte doktor bulucular, maddi zorluk yaratanlar - bulanlar, yani tedaviye gereksiz yere maddi kısıntı uygulayanlar, tedavi sürecini olumsuz etkileyebilir. Ev, araba kredisi ödemesi, oğlanı evlendirme gibi maddi yükler altında olan hastalar, tedaviye uyum sağlamakta, iyileşmekte güçlük çekebilirler. İnsanlar sağlıklı kalmanın, mal mülk edinmeden değerli olduğunu maalesef kavrayamamaktadırlar.

Hasta olmuş ama evi var
Hasta olmuş ama oğlu evlenmiş.

Kendini, sağlığını feda ederek yaşamda hedefleri başarmak maalesef artan hızda devam etmektedir. Günümüzde oldukça yaygın durumdur. İnsanlar, zamanı, varlıklarını daha verimli kullanmak amacıyla sağlıklarını tehlikeye atabilmektedirler. Ancak, sağlığın önemi göz ardı edilmemelidir. Kaliteli yaşam sürerken sağlıklı olmak şarttır. Hayatta hedefleri  başarmak önemli olsa da, sağlığımıza dikkat etmekten asla vazgeçmemeliyiz.

Tedavi hunisi süreci, hastaların sağlık sorunlarını çözmek, iyileşmede  önemli adımdır. Ancak, bazı hastalar, kendilerine gereksiz yere maddi zorluklar yaratarak (3. evinin kredisini bahane göstermek, 4. çocuğunu davul zurna - yemekli evlendirmeye çalışması) tedavi sürecini  olumsuz etkilemektedir (tedavi olmamaktadırlar!). Makaleyle maddi gücü – imkanı olduğu halde “ev aldık, araba aldık kredi ödüyoruzcular” şeklinde adlandırılan, doktoru gereksiz yere maddi zorluklar ile meslek icrasına sürükleyen hastaların yeteri kadar iyileşemediklerini vurgulamak istiyorum.

*** Profesöre Gidenler - İyi Doktor Deyiciler: Bazı hastalar, tedavide ünlü/ünsüz profesöre başvurma eğilimindedirler. Bunlar, “normal” doktorları, diğer sağlık hizmeti sağlayıcılarını göz ardı edebilir, hatta küçümseyebilir. Aynı şekilde, bazı hastalar, tedavi - meslek icrasının masrafları nedeniyle para talep eden doktorlardan da uzak durma eğiliminde olup tedavi sürecini menfi etkileyebilir. Uygun tedavi seçeneklerinin kaçırılmasına, hastalığın artmasına neden olabilir. Hastalar kaçırılan, kaybolan sağlığın %100 geri gelmediği konusunda yeteri kadar ikna edilmelidirler. Mümkün ise hastalar, tedavinin tamamen geri gelmeme, başarılı olmama riski olduğuna ilişkin yeterli bilgilendirme yapılarak ikna edilmelidirler.

Maalesef bazı insanlar maddi varlıklarının korunmasını sağlıklarından önemli görmektedir.

Servete Mala Mülke Yaşayanlar Sağlıklarını Feda Ediyorlar.

*** Ego, Kişisel Çıkar Çatışmaları: Hekim-hasta ilişkisindeki ego, kişisel çıkar çatışmaları, tedavi sürecini olumsuz etkileyebilir. Doktorun , hekim hasta bağı kurulmamış hastaya “sen” demesi gibi durumlar, iletişim sorunlarına yol açabilir. Aynı şekilde, bazı hastalar da doktorlarla kişisel, duygusal çıkar çatışması içine girebilirler , tedavi sürecinin etkinliğini azaltabilir. Hastalar , empati, anlayışla Hekimleri karşılamalı, iletişimde açıklık, saygıyı korumalı, kişisel çıkar çatışmalarından uzak durmalıdır. Hekim-hasta bağı, tedavi sürecinin başarısında önemli faktördür. Hastaların hekimle güven, destek temelinde ilişki kurması, tedaviye uyumlarını artırır, iyileşme motivasyonunu yükseltir. Hekimler de, hastaların duygusal ihtiyaçlarını anlamalı, hastalarla işbirliği yaparak tedavi sürecini yönetmelidir. Hasta, hekimin yönlendirmelerine uyum sağladıkça, hastada, hekimi destekleyici rol üstlendikçe, iyileşme süreci olumlu yönde etkilenecektir.

Tedavi sürecindeki zorluklarla başa çıkan, iyileşen hastalar, motivasyon kaynağı olabilirler. İyileşenlerin başarı hikayeleri, diğer hastalara umut ilham verebilir. Hekimlerin iyileşme sürecini desteklemek , başarı hikayelerini paylaşmaları önemlidir. Tedavi sürecinde karşılaşılan zorluklar, hastaların tutumları, hekim-hasta ilişkisi etrafında yoğunlaşır. Hastaların hastalıklarını kabul etme, doğru bilgilere ulaşma, maddi zorluklarla başa çıkma, kendince maddi zorluk varlığı yaratmama, doğru tedavi seçeneklerini değerlendirme konularında Hekim destek vermesi önemlidir. Tekrardan, hastaların 1001  zorlukla meslek icrası yapan Hekime empati, anlayış - etkin iletişim becerileriyle Hekimleri benimsemeleri, işlerini kolaylaştırmaları, hastanın, tedavi sürecinin etkinliğini artırır, hastaların moralini yükseltebilir, motivasyonlarını artırabilir, tedaviye olan uyumlarını iyileştirebilir.

Hekim-hasta bağı, güvene dayalı ortamda kurulmalı, hastaların iyileşme sürecine aktif katılımları teşvik edilmelidir. Etkili tedavi sürecinde, hem hastaların hem de hekimlerin sorunların üstesinden gelmede birlikte çalışmaları, destekleyici ortam oluşturmaları gerekmektedir.
Tedavi Hunisi
nde
pasif iyileşme
ye
çalışanlardan olmayın.
SIFIR vajinal akıntı sağlıktır
Vajina; 
Akan ,
Kokan, 
Sızdıran,
İmtiyazlı, 
Bir organ değildir.

Şunu unutmayınız vajina akan, kokan, aksıran, tıksıran ucube – başa bela organ değildir. Vajina akmaz. Sıfır vajinalakıntı sağlıktır. Vajinal sağlık, sağlıklı vajina amacıyla yapmanız gerekenler kolay değildir. Şunlar eniyi başlangıçtır; Kadın vajinası, kadının bedenindeki enözel, hassas bölgelerden biridir. Vajinanın harekete geçirici etkisi, doğal şekilde cinsel dürtüleri uyandırır. Vajina, sadece fiziksel olarak değil, aynı zamanda duygusal olarak da dikkate alınmayı hak eder. Kadının iç dünyasının yansıması olarak, vajinaya; sevgi, şefkat, anlayışla , kendisine değer verilerek yaklaşıldığında, ilişkilerin derinlik kazanmasına katkıda bulunur. Partnerinin hassaslığı karşısında açılan vajina, özgüveni yükselterek ilişkilerin sağlam temeller üzerine kurulmasını sağlar. Hijyenik vajinanın romantikliği ise başka hiçbir şeye benzemez. İki insanın bedenlerinin birleştiği o an, duygusal, fiziksel bağın yoğun yaşandığı andır. Vajina, romantizmin ateşini körükleyen kavanozdur. İçinde barındırdığı sıcaklık, nem, feromonlar romantik anları daha da özel kılar, duygusal yakınlık hissi yaratır. Ancak kadın vajinasının büyük gücü, feromonal güç uyandırma, feromonal baskı altına alma potansiyelidir. Doğurganlık simgesi olarak, yeni hayatın başlangıcına ev sahipliği yapar. Kadının bedeninde gücün sembolüdür. Kendine olan inancı, kendini keşfetme yolculuğunda, vajina kadına güç, özgürlük hissi verir. İçindeki enerjiyi uyandıran kadın, dünyayı değiştirebilecek potansiyele sahip olabilir. Sonuç olarak, kadın vajinası, harekete geçirici etkisi, dikkate alınmayı sağlayan hassasiyeti, romantikliği, güç uyandırma potansiyeliyle harikulade organdır. Bu özellikleriyle, insan ilişkilerinde derin bağlar kurmamıza, sevgi, tutkuyu paylaşmamıza yardımcı olur. Kadının bedenindeki bu mucizevi organı keşfetmek, kadının kendini tam anlamıyla ifade etmesine, gerçek potansiyelini ortaya çıkarmasına yardımcı olabilir. Bazen kadın bu güç karşısında zehirlenerek vajinal hastalıkları görmezden gelebilir. Vajina mahrem organdır, ömür boyu kadın tarafından gizleniyor, hatta gizlemediğinizde hapis cezası bile var. Yani öğretilmiş gizleme dürtüsü, vajina hastalıklarını görmemeye, ihmal etmeye yatkınlık yaratıyor; buda tedavi sürecini imkansız şekle sokmaktadır. Kendinize sabit Jinekolog Hekim edinirseniz vajinanızla başınız belaya girmez. Halen vajinayı öğrenmeye devam eden profesyonelim, vajinalakıntı muazzam derecede kompleks nedenlerin bir araya gelerek oluşturduğu karmaşık denklemin sonucu olup; kendi kendine bitki börtü kullanarak basit yöntemler ile şifa arayanları okudukça içim gerçekten tabiri caiz ise cızz etmektedir. SIFIR VajinalAkıntı sağlıktır.
Sıfır vajinal akıntı sağlıktır
Kadın bedeninde kronik enflamasyonun büyük kaynağı vajinal akıntıdır. Kronik enflamasyon, vücudun bağışıklık sisteminin sürekli olarak aktif olması durumunda ortaya çıkan durumdur. Akut enflamasyon, genellikle enfeksiyon, doku hasarı gibi belirli tetikleyici faktöre yanıt olarak gelişen kısa süreli yanıtken, kronik enflamasyon ise uzun süreli, sürekli devam eden durumdur.

Kronik enflamasyon, çeşitli faktörler tarafından tetiklenebilir. Bunlar arasında tekrarlayan enfeksiyonlar (vajinal akıntı, vajinit, servisit, rahim iltihapları), otoimmün hastalıklar, obezite, stres, sigara içmek, sağlıksız beslenme alışkanlıkları, hareketsiz yaşam tarzı gibi etkenler yer alabilir. Kronik enflamasyon, vücutta inflamatuar yanıtı sürekli hale getirerek dokuların zamanla zarar görmesine, sağlık sorunlarına yol açabilir.

Kronik enflamasyon, çeşitli hastalıkların gelişimine katkıda bulunabilir. Bunlar arasında kalp hastalıkları, diyabet, kanser, Alzheimer hastalığı, romatoid artrit, inflamatuar bağırsak hastalığı gibi durumlar yer alır. Kronik enflamasyonun hastalıklarla ilişkili olması, uzun vadede vücudun bağışıklık sistemi, dokuları üzerinde olumsuz etkileri olduğunu göstermektedir.

Kronik enflamasyonun belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Bunlar arasında sürekli yorgunluk, halsizlik, ateş, eklem ağrıları, kas ağrıları, sindirim sorunları, cilt problemleri, kilo değişiklikleri yer alabilir. Belirtiler, vücuttaki inflamatuar sürecin uzun süreli etkilerini yansıtabilir.

Kronik enflamasyonun tedavisi, temel olarak altta yatan nedenin belirlenmesi, tedavi edilmesini gerektirir. Sağlıklı yaşam tarzı benimsemek, dengeli beslenmek, düzenli egzersiz yapmak, stresten uzak durmak, uyku düzenine dikkat etmek, kronik enflamasyonun kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir. Ayrıca, ilaç tedavisi, diğer tıbbi müdahaleler de gerekebilir.

Kronik enflamasyonun önlenmesi, yönetimi, bireylerin genel sağlık durumuna dikkat etmelerini, sağlıklı yaşam alışkanlıklarını sürdürmelerini gerektirir. Düzenli olarak jinekolog doktor kontrollerine gitmek, uygun tıbbi tedaviyi almak, stres yönetimi gibi önlemler, kronik enflamasyonun olumsuz etkilerini azaltmaya yardımcı olabilir.
Kadın bedeninde kronik enflamasyonun en büyük kaynağı vajinal akıntıdır.
Tetkikler hekimin kanaatinden üstün değildir
Tetkikler hekimin kanaatinden üstün değildir
Hastane Stresinden Uzaklık
✓ 
Özel Etkileşim
✓ 
Süre Sınırlamasız Muayene
✓ 
Mahremiyet – Gizlilik
✓ 
Hijyenik Ortam
✓ 
Teknoloji Kullanımı
✓ 
Konfor – Ferah Ortam
✓ 

Online Randevu

✓ 
3. Şahıslarla Temassızlık
✓ 
Güven – Nezaket – Zarafet
✓ 
Etik
✓ 
Tecrübe
✓ 
Profesyonel Destek
✓ 
Hasta Memnuniyeti & Sağlığı
✓ 
Fethiye’den 45′ uzaklıkta
✓ 
Dalaman’dan 10′ Uzaklıkta
✓ 
Köyceğizden 15′ Uzaklıkta
✓ 
Marmaris’den 40′ Uzaklıkta
✓ 
Muğla’dan 45′ Uzaklıkta
✓ 
Para değil

Mal mülk değil

En iyi eğitim , öğretmen değil !

Çocuğunuza bırakılacak en büyük miras şudur:

Sağlıklı

10 numara
☆☆☆☆☆ 
olacak şekilde  “gebelik öncesi hazırlık + gebelik takibi + doğumunu” sağlayarak maksimum potansiyel IQ & EQ ya FETUSUN ulaştırılmasıdır.

Yani fetusu hayata 5/0 önde başlatmaktır. 

Eğer bunu sağlarsanız; sağlamak 15 – 30 bin USD civarı para harcamaktan geçer. O zeki, ahlaklı, yetenekli çocuk başarı sarmalında  zirveye hemen çıkar, müthiş gelir elde eder;  emekli olduğunuzda size ev araba aldığı gibi,  dünyayı gezmenizde size tatil hediyeleri ayarlar. Eğer bunu yapmak yerine, 15 – 30 bin USD’ye ev, araba alabilirsiniz ama, çocugunuz sizin ölmenizi, mirasın kendisine  kalmasını bekler, sonrada onu tüketerek yer  yada üzerinizdeki evi ipotek göstererek iş kurar , batırır yada sürekli sizden para ister, sizde sürekli kaçar , bahane uydurursunuz…

Çıkar çatışmalarıyla berbat olmuş hayat yaşamamak için süper kaliteli bebekler doğurun.

Rahimde  mikrop kaparak  bitik, pert olmuş, erken doğmuş,  kansızlığa, kötü rahim şartlarına ( urlu, vajinal akıntılı, kistli, varisli ) yani haşat rahimlerden eksik – vasat doğan bebeklerinizle, büyüdüklerinde “çıkar çatışmasına” girmemesi; doğmadan önce, gebelik süreci & doğumuna maddi kaynak harcanmasından geçer.
AGAÇ YAŞ İKEN, İNSAN RAHİMDE İKEN EĞİLİR.

Bebek;

Zeki doğarsa ahlaklı olur.
Zeki + ahlaklı olursa zengin olur. 
Zeki + ahlaklı + zengin olursa sana ev araba almayı bırak toplumun tamamı müreffeh olur, zenginleşir.

İnsana yani kendi kanına – canına yatırım yapmalısın yada çıkar çatışmalarıyla bomboş hayat yaşamak durumunda kalırsın.
Sana göre yatırım nedir?
Muğla Jinekolog Doktor Muayenehane
Kadın
ın,
Sonraki Nesil
lerinin (
Fetus
,
Bebek
,
Çocuk
,
Torun
) Sağlıklarını
Mutlu Huzurlu
Devam Edebilmesinin Yegane yolu,
jinekolojik Organ
ların
Rahim
,
Yumurtalık
,
Tuba Uterina Tüpler
,
Rahim Ağzı
,
Vajina
,
Vulva
gibi
organ
ların
Topyekün Sağlık
Şekil
de
Nesilden Nesile Aktarılma
sından
Geçmek
tedir.
İhmal
Edilen Her
Kadın Hastalığı
,
Zaman
İçerisinde
Çeşit Çeşit
Hastalıkların;
Romatolojik
,
Nörolojik
,
Psikiyatrik
,
Onkolojik
Hatta
Odontojenik
Problem
lerin
Gelişim
i İçin
Tetik
(
Tetiklemek
) Olabilir.
Sebep
,
Müsebbip
Olanın;
Kadınsal Şikayet
ler Olduğu,
Gizliden Gizliye
İşlediği Yani
Kök
enin Jinekolojik Hastalık Olduğu
Akıl
ınıza Bile Gelmeyebilir.
Tahlil
lere
%100 İnanmak
Size
Ciddi
Vakit
Para
Yaşam Süresi
Kaybettirebilir.
Basit Yöntem
+
Kolaya Kaçmak
Olan Sayfalar Dolusu
Tetkik Sonuçları
na Sakın Aldanmayın,
Tetikler Normal Çıktı
; Sağlıklıyım Diye
Körü Körüne Bel Bağlama
yın. Hekim Dışında
Hiç Bir Şey
e
%100 Güven
meyin. Özellikle Jinekolojik Hastalıkları; Kan – İdrar Tetkikleri
Başarılı
, Oranda
Tespit
Edememektedir.
Kronikleşmiş
İlgi
siz Gibi Gözüken Hastalıkların
Kök Sebep
lerinin Jinekolojik Olması Size,
Çevre
nize
Alaka
sız, Saçma Bile Gelebilir.
Dikkat
Ediniz! Jinekolojik Hastalığı Bekleterek;
Kendi Kendine
,
Zaman Tanımak
la
Vakit Geçirmek
le
İyileşme
si
Mümkün
Değildir.
Dişi
Bireyler, jinekolojik Şikayetlere;
Semptom
lara Hızlı
Adaptasyon
Evrim
i Sergilediğinden, Bunda
Toplumsal Kanıt Kuramı
da Etkin Olup
Kadınlara Özgü Hastalık
Hızlı İvmeyle
Kronik
Olabilmektedir. Adaptasyon + Kronikleşme İnsan
Psikoloji
siyle Birleşince
Kadınsal Şikayetleri Normalleştirme
Kaçınılmaz Olmaktadır. Bu
Baş Edilmesi Zor
Psikoloji
ye Giren
Kadınlar
Jinekolojik Hastalıkların Sebep Olduğu
Komplikasyon
ları , Hastalıkları Taşıyabildiği
Ömür
e Kadar Kendine , Ailesine Yük Edebilmektedir (Bu Birliktelik; Adaptasyon + Kronikleşme Hastalık İçin Bulunmaz Nimettir). Sizi,
Ailenizi
, Gelecek Nesilleri Bu
Patolojik
Birliktelik
Kıskaç
lanmasından;
Hastalıklara Hamal
Durumundan Koruyacak
Tek Güç

Tecrübeli Jinekolog

İle
Yaşam Boyu
nca Sürecek
İş Birliği
Yapmaktır.
Hayat Boyu
nca Sabit Değişmez

jinekolog

Doktorunuz Olmalıdır. Böylece Tüm Kadınsal
Sağlık Bilgileri
niz Tek Elde ,
“Tek Beyinde”
Toplanacağından Size
Erken Tanı
,
Etkin Tedavi
ler Olarak Geri Dönecektir. Sabit Değişmez Muğla Jinekolog Doktor Edinmek Başta Jinekolojik Olmak Üzere
Topyekün
Hayat Kalitesi
ni Yükseltir. Kadın
Hastane
de Hangi Jinekolog Doktor Bulunuyorsa, Rastgele
Randevu
Alma
Hatası
ndan Vakit Kaybetmeden Uzaklaşmalıdır, Bu
Ucuz
cu Yaklaşım
Canınızı Sıkan
Hastalık
,
Düşkünlük
Olarak
Bela
Olmadan; Hastahanede Hangi Doktor Varsa Ona Gitme
Öğretilmiş Dürtü
sünden
Acil
iyet İle Sıyrılıp; Kendinize Sabit
Kadın Doğum
jinekolog
Doktor
Bulmanız – Edinmeniz Gerekmektedir. Ayrıca
Sabit Değişmez

jinekolog Doktor

, Günün
Önemli
Anında
Ara
yabileceğiniz,
Korku
Olmadan
Soru
Sorabileceğiniz
Utanma
Yaşam
adan
Tartışma
,
Fikir Alış Verişi
Yapabileceğiniz Muğla

Jinekolog Hekim

Mesut Bayraktar Her Daim
Bir Telefon Kadar Uzakta
Olacaktır.
Kadın Rahatsızlığı
nıza
Şifa
Çare
Deva
Bulamıyorsanız, “
Esas Temel Kök Sebep
“; Aksi
İspat
Edilene Kadar jinekolojik Olabileceğini
Hiç Ama Hiç
Unutma
yınız.
Sağlık
Değerli
dir,
Önemse
yin
Kadınsal Sorun
larınızı
Göz Ardı Etmek
Büyük Hata
dır; Masrafsız Görünen
Alışmak
,
Normalleştirmek
Basitleştirmek
Tuzak
lanmasına Kapılmayınız.
Doğru Teşhis
Gerçek Tedavi
Arayanlara
Muğla En İyi Jinekolog
lar Arasında Olan
Muğla Kadın Doğum Doktoru

Mesut Bayraktar

Özel Muayenehanesinde
Kadirşinas
Hastalarını Bekler;
Klinik
İçerisinde
Ultrason
Kolposkopi İncelemesi
Sıvı Bazlı Servikal Smear
Yapılmaktadır.
Muayene Olmak
İyi
Başlangıçtır.
Bugün
Tedavi Olmak
İçin
Adım At
ın. Ömür Boyu Devam Edecek
Hekim Hasta Bağı
Geliştirmek
amacıyla

WhatsApp Online Randevu: 05467740159

Vasıta
sıyla
İletişim
e Geçerek

Jinekoloji

Bilim
Dalına
Kendini Adamış
Meslek Ustası
Olan jinekolog
Operatör
Dr. Mesut Bayraktar’a Muayene Olarak
Tanış
abilirsiniz.
Özel
Muayenehane
m
Otele En Yakın Kadın Doğum Doktor
Konum
undadır.

Vajinal Ultrason

Miyom

Polip

Kist

Muğla Kürtaj Doktoru

Rahim Kanaması

Vulvar Distrofi

Mantar

Vajinal Akıntı

Kolposkop

HPV Siğil

Gebelik Bulantı Kusması

Muğla Kadın Doğum

Düşük Riski

Kısırlık İnfertilite

Orgazm Bozukluğu

En İyi Jinekolog

En Yakın Kadın Doğum Doktor

Jinekolog Mesut Bayraktar

Riskli Gebelik Takibi

Ayrıntılı Ultrason

Detaylı ultrason

Yumurtalık Kisti

liken planus skleroz Vulva distrofi

Gizli Evlilik Dışı

İstenmeyen Gebelik kürtaj

Rahim İltihabı

PID

Sürekli

Tekrar Eden

vajinal kaşıntı mantar

vajinal kötü koku

Menopoz Renovasyon Gençleşme

orgazm Aşısı

Vajina Sıkılaştırma

Vajina Genişlemesi

Vajinadan Ses Gelmesi

Rahim Sarkması

idrar kaçırma

Rahim

Vajinal

Akıntı

Yanma

Kaşıntı

Acıma

Sancı

Batma

Kanama

Lekelenme

Gebelik Şüphesi

PCOS

Kolposkop

HSV

LSIL

HSIL

Konizasyon

HPV

Rahim Ağzı Yırtığı

Vajinal Kanama

Servikal Ektropiyon

Bel Ağrısı

Kronik Mantar

Sorunlarınızda
Tedaviye Giden Yol
u 1 (Bir)
muayene
Başlat
ır.
Kadın sağlığını koruma
,
hastalıkları iyileştirme
misyon
una Sahibim ;
Rahatlık güvenlik önceliğimdir
.
Hastayla bireysel ilgilenmek
,
hastaya uygun tedavi
plan
ları sunarım. Muğla ‘da bulunan
modern özel muayenehane
m
konforlu ortam
sunar.
Ortaca
Göcek
Dalyan
Dalaman
Köyceğiz
Marmaris
Fethiye
Muğla

Muğla Kadın Doğum Özel Muayenehane

Beşköprü Mahallesi Cumhuriyet Caddesi No:62 Kat: 3 Daire:5, Muğla, 48600, Türkiye

Jinekolog Doktor Mesut Bayraktar

Beşköprü Mahallesi Cumhuriyet Caddesi No:62 Kat: 3 Daire:5 Ortaca, Muğla, 48600, Türkiye
+905467740159
* 
Genital Hijyen
sizlik
Genetik Hijyen
i Bozar. 2023 * Herkes Hasta Olur; Herkes
En İyi Hekim
İster. 2022 *
Kadın Hasta İse Evde Huzur Yoktur.
2020 *
Jinekolojik Hastalık Başka Hastalığı Tetiklemiş İse Buna Yüksek Riskli Jinekolojik Hastalık Denir.
2020 *
Kadın Hastalığını Kabul Etmiyorsa Evde Dirlik Yoktur.
*
Gebelikte Tasarruf(Kısıntı) Olmaz. Gebelikte Mal - Mülk Feda Edilir.
*
Kadın Hasta İse Kök Sebep Aksi İspat Edilene Kadar Jinekolojiktir.
*
Gebelik Fizyolojik Dönem DEĞİLDİR. Gebelik Hastalık – Ölüm Riski Barındıran Olağanüstü Dönemdir. Tecrübeli , Öngörüsü Açık Hekime Teslimiyet Gerektirir.
2018 *
Gebelik Hastalıkları, İhmal Edilmiş Jinekolojik Hastalıkların Komplikasyonudur.
*
Gebelik Hastalıkları; Tanısı Konulmamış Jinekolojik Hastalıklardır.
MB, 2016) *
Gebelikte Kazanılacak 1 Puan IQ, Bebeğinizi Başarı Sarmalında Üstlere Taşır.
*
Enfeksiyonla Gezmeyi ''Sorun Görmeyen'' Gebeyi En Mükemmel Sağlık Sistemi Bile Koruyamaz.
* Rahim; Dayanan - Sabreden - Kolaylık Gösteren - Halden Anlayan Organ Değildir.
* Sıfır Vajinal Akıntı Sağlıktır.
Mesut Bayraktar, 2016
Mesut Bayraktar
Rudolf Virchow (Louis Pasteur, Robert Koch savundukları;hastalıkların mikrop teorisine inanmıyordu. Hastalıkların, dış patojenlerden değil, hücrelerin içindeki anormal faaliyetlerden kaynaklandığını öne sürdü). Aynı zamanda Max Gerson’da hastalık gelişmeden önce metabolik bozulmanın başladığını kitabında yazmıştır.

Mesut Bayraktar ekolleri birleştirerek modifiye ederek meslek icrasında bulunmaktadır. Rudolf Virchow‘unda haklı olduğunu vurgulamaktadır.
Bu dünyada vajina nedeniyle hiç hasta olan kadın yok ama hastaneler kadınlar tarafından doldurulmuş durumdadır.

Vajinanın mahremiyeti, toplumda cinsel organların gizlenmesine yönelik tabuların olduğu bir gerçektir. Bu durum, kadınların vajinal sağlık konularında çekingenlik yaşamasına, ihmal etmelerine neden olabilir. Ancak, sağlık konularında bilinçlenmek ve kendini bilgilendirmek önemlidir.

Jinekolog hekimin desteğini, yönlendirmesini sağlamak, vajinal sağlığı koruma, tedavi süreçlerini kolaylaştırabilir. Jinekolog hekim, uzmanlığı, deneyimiyle vajinal sağlık konularında doğru teşhis & tedavi yöntemlerini sunabilir. Düzenli olarak jinekolojik kontroller yapmak, potansiyel sorunları erken dönemde tespit etmek sağlığı korumak açısından önemlidir.

Vajinal akıntının kompleks nedenlerden kaynaklandığı doğrudur. Birçok faktör, hormonal değişiklikler, enfeksiyonlar, stres, hijyen alışkanlıkları vb. vajinal akıntıyı etkileyebilir. Her bireyin vajinal sağlık deneyimi farklı olabilir, bazıları basit çözümler arayabilir. Ancak, önemli olan, herhangi  şüphe veya rahatsızlık durumunda jinekolog uzman doktora başvurmak; doğru teşhis -  tedaviyi almak.

Unutmayalım ki, vajinal sağlık her kadının hakkıdır, sağlıklı yaşam için önemlidir. Kendini bilgilendirmek, doğru kaynaklardan bilgi edinmek, jinekolojik sağlık konularında profesyonel yardım almak sağlığımızı korumak için önemli adımlardır.
Bu dünyada vajina nedeniyle hiç hasta olan kadın yok ama hastaneler kadınlar tarafından doldurulmuş durumdadır.
Vajina En Hızlı Kontrol Dışına Çıkarak Hastalık Üreten Organdır.Vajina Hastalıkların Anasıdır.
Vajina En Hızlı Kontrol Dışına Çıkarak Hastalık Üreten Organdır.Vajina Hastalıkların Anasıdır.
Yüksek riskli jinekolojide; jinekolojik hastalık başka hastalığın sebebi olmaktadır
Yüksek riskli jinekolojide; jinekolojik hastalık başka hastalığın sebebi olmaktadır
Antioksidan kapasite, vücudun oksidatif stresle mücadele etme yeteneğini ifade eder. Oksidatif stres, vücutta serbest radikallerin birikmesi ve hücrelere zarar vermesi durumudur. Antioksidanlar, serbest radikalleri etkisiz hale getirerek ve hücreleri koruyarak oksidatif stresi azaltırlar.

Antioksidan kapasite, sağlıklı bir vücutta hastalıklara karşı koruma sağlar. Ancak, antioksidan kapasitenin aşıldığı durumlar da olabilir. Bunun nedeni, serbest radikal üretiminin artması veya antioksidan sistemlerin yetersiz kalması olabilir. Bu durumda, hücreler oksidatif strese daha duyarlı hale gelir ve hastalıkların ortaya çıkma riski artar.

Antioksidan kapasitenin aşıldığı durumlar, genellikle yaşam tarzı faktörleri, beslenme alışkanlıkları, çevresel faktörler ve genetik etmenlerle ilişkilendirilebilir. Sigara içmek, yetersiz beslenme, aşırı alkol tüketimi, stres, çevresel toksinlere maruz kalma gibi faktörler antioksidan kapasiteyi azaltabilir.

Bununla birlikte, kadın bedenindeki antioksidan kapasitenin kronik şekilde aşıldığı durumlarda  her hastalığın ortaya çıkacağını söylemek yanlış değildir. Antioksidan kapasitenin aşılması sadece bir risk faktörü olabilir ve diğer faktörlerle birlikte hastalık gelişimini etkileyebilir.

Sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek, beslenme alışkanlıklarına dikkat etmek, düzenli egzersiz yapmak, stresi yönetmek ve çevresel toksinlerden uzak durmak gibi önlemler, antioksidan kapasitenin korunmasına ve oksidatif stresin azaltılmasına yardımcı olabilir. Bununla birlikte, herhangi bir sağlık sorunu veya hastalık belirtisi varsa, uygun bir tıbbi değerlendirme için bir jinekoloji uzmanına danışmak önemlidir.
Kadın bedeninde anti-oksidan kapasite yani mukavemet durumunuz aşıldığında (temizleme kapasiteniz geçildiğinde) her hastalık çıkabilir.
Standart sağlık hizmeti eşitlik temelinde sunulan temel (standart) sağlık hizmetidir.
Standart sağlık hizmeti eşitlik temelinde sunulan temel (standart) sağlık hizmetidir.
61 adet menopoz isareti nelerdir 61 adet menopoz semptomu alimden zalim zalimden alim nasil doguyor amniotik sivi embolisi bebegin suyunun anneyi zehirlemesi anne karnindaki bebege mikrop bulasmasi artrit eklem iltihabi ve kadin jinekoloji askta ve cerrahide hersey olabilir guven olmadan ameliyat olmaz authormesutbayraktar ayrintili ultrason normal ultrason bebegin hamilelikteki hareketleri cinsel iliski sirasinda vajinal girisin catlamasi colposcopy nearest gynecologist to your hotel dalaman kurtaj dalaman guvenli kurtaj dalaman gizli kurtaj dalaman evlilik disi kurtaj dalyan kurtaj dalyan guvenli kurtaj dalyan gizli kurtaj dalyan evlilik disi kurtaj detaylarda bogulmayin disleri curuyen kadinlar diyabet yapmis kadin hastaliklari diz agrisi kadin jinekoloji doctor who treats myoma uteri in mugla dogru doktor saglam islemci gibidir doktora dogum talimatnamesi plasenta yamyamligi dusuk tehlikesi gebelikte kanama ectopic pregnancy in the most clear simple way en saglam dokunu curuten hastalik jinekolojik hastalik en yeni yazilar endometrial biopsy nearest gynecologist to your hotel endometriozis endometriozis tedavisi endorfinler icimizdeki eroin esrar ve gebelik estetik islem oncesi yapman gerekenler evini bulamamasi ile kadin dogumun ne alakasi var faydali bakterilerin dusmanlasmasi fazla adet kanamasi anormal rahim kanamasi auk fethiye kurtaj fethiye guvenli kurtaj fethiye gizli kurtaj fethiye evlilik disi kurtaj gebelik egitim iq epigenetik sorunsali gebelik ile ilgili izinler nelerdir gelini cok basarili doktordu cok iyi anlasiyorlardi genital bolgeye lazer epilasyon zararli mi gercekler her zaman ciplaktir gunluk hijyenik ped bagimliligi guvenli kurtaj ucuz kurtajdan sagliklidir mugla guvenli kurtaj kendinizi riske atmayiniz hakkinda hamile kadinlarin asiri kusmasi hamilelikte kanama hastaliklarin acimasiz gercek esas kok sebepleri hava yolculugu ucak ve gebelik hayatta kalarak baskalarina ornek olup onlari hasta edenler healthy uterus does not produce polyps polyp treatment mugla hpv test nearest gynecologist to your hotel hunharca beyin tirmalayan vajinal kasinti isemek hasta etmez jinekonorolojik hastaliklar alzheimer parkinson demans multiple skleroz kadin sagliginda yenilikci yaklasim mugla kadin dogum 2 kadin ureme sistemi yaslanma asamalari straw kadin uretral kasinti belirtileri nedenleri kadinda gecmeyen mantar can yakan catlaklar mantarin surekli tekrar etmesi kadinlarda hormonal dengesizlikler kadinlarda psikiyatrik hastaliklarin kokeni kaliteli gebelik kaliteli dogum icin ne yapmamalisin yapmalisin karin icinde yapisiklik olusmasi kendini mukemmel sekilde hasta etti kimler dogum kontrol hapi kullanamaz konum adres koycegiz kurtaj koycegiz guvenli kurtaj koycegiz gizli kurtaj koycegiz evlilik disi kurtaj kronik vajinal akinti durumunda trajedi yanliligi kurallarim kurtaj mugla liken planus jinekoloji mayo ile ilgili yerlesik efsaneleri artik yikmak lazim menopause care package nearest gynecologist to your hotel mesut bayraktar kimdir mugla kadin dogum doktoru mugla dusuk ilaci mugla gynaecologist medical doctor mesut bayraktar mugla hpv tedavisi yapan doktor mugla kadin dogum jinekolog doktor mugla kurtaj fiyatlari 2023 mugla kurtaj icin nasil bir yol izlemeliyim mugla kurtaj mugla guvenli kurtaj mugla gizli kurtaj mugla evlilik disi kurtaj neden siskin hissediyorum siskinligin yaygin nedenleri ve bu konuda yapabilecekleriniz pelvik kusak kalca bel kuyruk sokumu agrisi ve hamilelik perinatal kayip icin tespit edilmis risk faktorleri perine dikislerinin acilmasi ayrilmasi epizyotomi dikislerinin acilmasi portfolioebers papirusu portfoliokahun papirusu portfoliokil tablet rahim agzi yarasi rahim iltihabi pid rahim kalinlasmasi rahim vajinal kanamalar neden beklemekle iyilesmiyor rahimde polip endometriyal polip romatolojik hastaliklar meniskus eklem hasari jinekoloji saglikli gebelik saglikli vajina nasildir ve neye benziyor seks sonrasi kasik agrisinin en onemli nedenleri 2 seks sonrasi kasik agrisinin en onemli nedenleri sifir vajinal akinti sagliktir sismanlamanin kadin dogumla ne alakasi var super kombo vuruslara gelmeyin alimden zalim zalimden alim nasil doguyor backlinkeklemesitesi 638526f9c63a8.site123.me mugla-kadin-dogum-jinekolog-doktoru-op-dr-mesut-ba.jimdosite.com about.me muglakadindogum.joomla.com muğla-kürtaj-doktoru.yolasite.com muglakadindogum.net muglakadindogum.net/curriculum-vitae/ muglajinekologdoktormesutbayraktar.wordpress.com/mugla-guvenli-kurtaj/ muayenerandevu.wordpress.com/mugla-kurtaj-yapan-doktor/ muglakadindogum.net/kurtaj-hakkinda-bilinmesi-gereken-tum-detaylar/ mesut-bayraktar.wixsite.com/mugla-kurtaj-fiyat www.kooplog.com/kurtaj-suresi-gecerse-ne-olur/ muglakurtaj.weebly.com/ dalamankadindogum.weebly koycegizkadindogum.weebly issuu.com/mesut_bayraktar/docs/mu_la_k_rtaj_yapan_doktor issuu.com/mesut_bayraktar/docs/g_venli_k_rtaj_ucuz_k_rtajdan_sa_l_kl_d_r_-_mu_la_ www.slideshare.net/mesut20/gvenli-krtaj-ucuz-krtajdan-salkldr-mula-gvenli-krtaj-kendinizi-riske-atmaynzpdf medium.com/ clinic112.com www.zintro.com www.folkd.com www.webwiki.com backlink web.archive.org/web/20230128215946/sagliktube.com/vajina-girisinde-can-yakan-catlama-yirtilmalar/ noteflight youtube docdroid csslight scoop.it samesite statvoo clinic112 weebly pinterest wixsite wordpress wordpress blogspot site123 jimdosite about.me joomla yolasite muglakadindogum issuu slideshare medium dalaman kürtaj köyceğiz kürtaj fethiye kürtaj muğla gizli kürtaj muğla kürtaj muğla kürtaj süresi WhatsApp instagram tumblr linkedin facebook wayback machine vikipedia Fethiye Gazetesi Fethiye Gazetesi Fethiye Gazetesi Fethiye Gazetesi Fethiye Gazetesi scoop.it fliphtml5 anchor spotifyanchor mastercard tufts.edu 500px ko-fi behance medium medium medium medium medium facebook göz muayenesi referans change change change change change nicelocal vajinal balgam sağlıkçı bul çalışma saati bulut firma rehberi haritane firmadan bulurum helpmecovid hekimce yandex benim iş yerim kariyer firmalar.co firmabak yandex devian firmatacir darkhack darkhack darkhack darkhack darkhack blogspot telegra.pp anchor spotifyanchor fliphtml5 scribd docdro.id spoke docdro.id docdro.id fliphtml5 fliphtml5 fliphtml5 docdro.id fliphtml5 behance videezy vecteezy angel dribbble pocket etsy foursquare imdb indiegogo skillshare stackoverflow twitch vk xing coub kickstarter slashdot folkd pexels flipboard anchor.fm infogram flickr fiverr spotifyanchor wemakeit vimeo wedistill minds minds urtaj-zamanini-gecirmemek-neden-onemlidir wikipedia wikipedia wikipedia backlink backlink backlink backlink backlink backlink backlink

Kadın Hasta İse Evde Huzur Yoktur

Web sitemdeki makalelerin büyük kısmının içeriklerinin telif hakkı Jinekolog Op. Dr. Mesut Bayraktar’a aittir. Makalelerin büyük kısmı hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Kişisel Verilerin Korunması Kanununu Sınırlı Sorumluluk Beyanı Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.
Gizlilik Tercihleri