WhatsApp Search

20 Yıl Boyunca Vajinal Akıntı İle Yaşamış Bir Kadın

Vajinal akıntı hastalıkların anasıdır.
Kronik vajinal akıntının hikayesi

20 Yıl Boyunca Vajinal Akıntı İle Yaşamış Bir Kadın

20 Yıl Boyunca Vajinal Akıntı İle Yaşamış Bir Kadın 1300 2155 Muğla Kadın Doğum Doktor Mesut Bayraktar

20 Yıl Boyunca Vajinal Akıntı İle Yaşamış Bir Kadının Öyküsünde Neler Vardır?

Ayşe, simsiyah elmas kalitesindeki gözlere, gülümseyen bir yüze ve kahverengi saçlara sahipti. Her adımı zarif ve her hareketi etkileyiciydi. Çevresindeki erkekler onun cazibesine dayanamazdı. Ayşe’nin feromonları, etrafa yayılan bir büyü gibiydi. Kendiliğinden gelen bir çekim gücü, Ayşe’nin her adımda peşinden bir izleyici ordusu oluşturmasını sağlardı. Adeta Victoria Secret modellerinin güzelliği ve çekiciliği olmakla kalmaz, aynı zamanda içten gelen bir enerji ve neşeyle doluydu. İnsanlarla kolaylıkla iletişim kurar, onları etkiler ve herkesin hayranlıkla baktığı, iç çektiği birisi haline gelirdi.

Ayşe’nin etrafında her zaman bir heyecan vardı. Onunla vakit geçiren erkekler, kendilerini özel hissederlerdi. Ayşe, sadece dış güzelliğiyle değil, iç güzelliğiyle de insanları büyülerdi. Zeki ve espri dolu konuşmalarıyla, kalplerde iz bırakan bir etki yaratırdı. Ayşe’nin cazibesi sadece romantik ilişkilerde değil, aynı zamanda iş yaşamında da etkisini gösterirdi. Çünkü Ayşe, sadece güzellikle değil, akıllı ve yetenekli bir kadındı. İş hayatında başarılı olurken, karizması ve liderlik yetenekleriyle de dikkat çekerdi. İş arkadaşları ve yöneticileri, Ayşe’nin yanında olmaktan keyif alır ve onun ilham veren enerjisinden faydalanırlardı.

Ayşe’nin hayatı, gezilerle, sanatla ve kültürel deneyimlerle doluydu. Her fırsatta dünyayı keşfetmek için yollara düşerdi. Farklı ülkeleri, tarihi şehirleri ve egzotik kültürleri keşfetmek, Ayşe’nin ruhunu beslerdi. Seyahat ettiği yerlerde tanıştığı insanlarla derin bağlar kurar, hayatlarına iz bırakır ve unutulmaz anılar biriktirirdi. Ancak Ayşe’nin cazibesi sadece dış dünyaya hitap etmezdi. Kendi iç dünyasında da birçok renk ve derinlik barındırırdı. Sanata olan tutkusu, tiyatro ve sinemayla olan bağıyla belirginleşirdi. Oskar ödüllü filmleri izlemek, ödüllü tiyatrolara gitmek Ayşe’nin favori aktivitelerindendi. Ayşe’nin yaşamı, mutluluğa, gençliğe ve güzelliğe adanmıştı. Mutfakta harikalar yaratırken, her tabağına büyülü bir dokunuş eklerdi. Dehşet güzel yemekleriyle, hem kendini hem de sevdiklerini mutlu ederdi. Yemek yaparken, eli ustalıkla malzemeleri birleştirir ve birer lezzet şölenine dönüştürürdü. Ayşe’nin sadece yemek yetenekleriyle sınırlı değildi, aynı zamanda ev işlerinde de oldukça hamarat , süratli, becerikli bir kadındı. Evini her zaman düzenli tutar, güzel çiçeklerle süsler ve misafirlerini en iyi şekilde ağırlamayı severdi. Evinin her köşesinde onun dokunuşu hissedilirdi.

Gezmek, sinema ve tiyatro Ayşe için yaşamın vazgeçilmez bir parçasıydı. 15 ülke ve 50 şehir gezmiş olması, seyahat etmeyi ne kadar çok sevdiğini gösteriyordu. Farklı kültürlerin zenginliğini deneyimlemek, yeni lezzetler tatmak onun için büyük bir tutkuydu. Sinema dünyasında, Ayşe birçok Oskar ödüllü filmi izlemişti. Örneğin, “The Shape of Water” gibi fantastik bir yapımdan büyülenmişti. Ayrıca tiyatroda da ödüllü gösterilere tanıklık etmişti. Londra’daki Royal National Theatre ve New York’taki Broadway Tiyatrosu gibi ünlü mekanlarda unutulmaz performanslara şahit olmuştu. Örneğin, “Hamilton” gibi bir müzikal, onun için gerçek bir görsel şölen olmuştu.

Ayşe, tüm bu tutkularıyla dolu bir kadındı. Yemeklerinin lezzeti, gezip gördüğü yerlerin güzellikleri, izlediği filmlerin ve tiyatroların büyüsü onun hayatını renklendiriyordu. Gençlik enerjisiyle dolu, güzellikle ve cazibeyle donanmış bir kadın olarak, Ayşe her gününü dolu dolu yaşar ve hayatın tadını çıkarırdı.

Ayşe bir zamanlar işte böyle güler yüzlü, umut dolu genç kadındı. Ancak, hayat ona beklenmedik bir dönemeçte kronik vajinal akıntıyı getirdi. İlk başta, semptomlar hafif olsa da zamanla kasık ağrısı, bel ağrısı, vajinal kötü koku ve disparoni gibi şikayetler ortaya çıktı. Bu durum nedeniyle sempatik kasabanın gizli koylarına giderek yüzemiyordu, bir anda miktarı azıyordu, eski güzel anılar beyninde yenilerini üretmesini bekliyordu. Bu sağlık sorunuyla 20 yıl boyunca mücadele etmek, onun duygu durumunu ve hayata bakış açısını derinden etkiledi. Yüzlerce sabahı kapsayan, uzun yıllar boyunca kronik vajinal akıntıyla mücadele eden Ayşe, yorgun ve umutsuz bir şekilde yataktan sürüne sürüne, sorumlulukları nedeniyle kalktı. Bel ağrısı ve kasık ağrısı, onu derinden rahatsız ediyordu ve vücudunda bir huzursuzluk hissi vardı. Aynaya her baktığında, yorgun ve solgun bir yüzle , gözlerinin altında hiç geçmeyen morluklar ile karşılaşıyordu, gözlerinde hala geçmişte yaşadığı acıların izleri vardı. Ayşe’nin bu süre zarfında, vücuduna da içten içe yayılan acılar ve hastalık belirtileri onu adeta çilelerle dolu bir dünyanın içine hapsetti. Kasık ağrılarının şiddetine, belinin ortadan ikiye yarılması her gün uyanışının bir işaretiydi. Her sabah uyanır uyanmaz, bedenindeki ağrılarla mücadele etmek zorundaydı. Bel ağrıları ve bölünme kaosu ise onu gündelik yaşamında adeta bir yük taşırken, altında ezildiği kütle gibi, her adımını zorlaştırıyordu.

İlk başlarda çile çekmeye başladığında, umutsuzluk duyguları içine işlemedi, dolabında bulunan kremleri sürdüğünde ve günlük hijyenik ped kullandığında ciddi anlamda rahatlıyordu. Risk yaratanlardan kaçmadan kaçınmak yeterliydi. Zaman içerisinde her sabah uyanır uyanmaz yaşadığı ağrı ve rahatsızlıkla yüzleşmek, hayatını cehenneme çevirmeye başladı. İyi günlerini geride bırakan Ayşe , sürekli sersefil sefalet içinde yaşamaya uyum sağlamakta zorluklarla karşılaştı. Salmıştı kendisini. Vajinal akıntı, vajina girişinde tekrar eden çatlamalar ve vajinal kaşıntı bedenine – kadınlığına adeta bir kabus gibi musallat olmuştu ve bu durum onu tükenmişlik noktasına peyderpey taşıdı. Kesin nazar vardı üzerinde, çünkü hep gözler üzerindeydi.

Hayatının gençlik çağında, en üretken olacağı dönem boyunca bu genital sorunlarla uğraşmanın yarattığı cimrilik ve kısıtlamalar, onun maddi durumunu da etkilemişti. Her doktor ziyaretinde para tuzağına düştüğünü düşünüyordu ve sağlığı için gerekli olan tedavilere harcamak yerine, internetten kendi kendine çözümler aramayı tercih etti. Her okuduğu yorumda iyileşenleri öğrendikçe kendinde bu başarıları hayal etti. Ne var ki, onlar yapmış ise; …

Ama artık farkındaydı ki, bu yanlış bir yaklaşımdı. Vajinal sağlığı için gereken tedavileri ihmal etmek, daha fazla maliyet ve daha fazla sağlık sorunlarına yol açmıştı. Geçmişte yaptığı ardışık hataların bedelini canı yanarak, ruhu yorularak ödüyordu. Bu süreçte, maddi zorluklar da hayatına damgasını vurdu. Ayşe, minicik bir rahatlama durumunda tekrar jinekolog doktorların para tuzağı olduğuna yine inanmaya başlamaya da çok meyilliydi, zaten ilaçlar kimyasaldı, doğal değillerdi ve zararlıydılar, üstelik bunları almak için para harcamak zorundaydı. Bu arada dişlerinde çürümeler ve ağzında dolguların sayısı artmaya başlamıştı. Allahtan kasabada bulunan ücretsiz ağız ve diş sağlığı merkezi bu problemine derman oluyordu. Ama sürekli düşen dolguları yeniletmek, ve yeni yeni diş çürükleri beliriyordu.

Düzenli diş fırçalama ve gargara yapma alışkanlığı olmasına rağmen dişleri de başına bela olmaya başlamıştı, çikolata en büyük lüksüydü, ondan vaz geçmek istemiyordu ama kova kova çikolata da tüketmiyordu. Öyle dişlerini çürütecek bir şekerleme tüketimi hiç olmuyordu. Her mecbur kaldığı için gittiği jinekolog doktor ziyaretinde cimrilik davranışı derinleşti, zaten çatala benzer masadan nefret ediyordu. Ayşe , her seferinde jinekolojik muayene için doktorunun ofisine gittiğinde korku ve endişeyle doluyordu. Jinekolojik muayene odasına girdiğinde, içinde bulunan jinekolojik çatal masasını gördüğünde içinde bir burukluk hissetti. O masanın üzerinde yatmak, ona korku ve rahatsızlık veriyordu.

O anlarda tüm bedeni gerginleşiyor, kalbi hızla çarpıyor ve nefes almakta zorlanıyordu. Ayşe, neden bu kadar rahatsız olduğunu anlamak için birçok kez kendine sormuştu. Muayene sırasında doktorun vajinasına bakması gerektiğinde, Ayşe’nin içi burkuluyordu. Bu süreçte kullanılan soğuk metalden yapılmış spekulum, onun için dehşet verici bir nesneydi. Her seferinde vajinasına yerleştirildiğinde, ruhunda acı, soğukluk ve istenmeyen bir duygu hissediyordu. İçindeki korku ve rahatsızlık duygusu, spekulumun yerleştirilmesiyle daha da yoğunlaşıyordu. Bu deneyimler onun için her seferinde travmatik bir hal alıyordu ve vajina için gereksiz yere para harcamaktan kaçınmaya çalışan bir hal gelişti. Oysa, bu sağlık sorunu onun yaşam kalitesini derinden etkiliyordu ve doğru tedaviyi alması gerekiyordu. Ancak, bu gerçeği kabullenmekte zorlandı. Harcamak yerine tasarruf etmek hem de mahrem bölgelerini kimseye göstermemek istiyordu. Sadece biriktirmeye odaklanmıştı. Hem genç ve sağlıklıydı, üzerine hastalık yapışması anlamsızdı ve gereksizdi.

Bu kronik akıntı nedeniyle vajinal kötü koku da Ayşe’nin hayatının olağan bir parçası haline gelmişti. Her anını kaplayan bu koku, zaman içinde partnerinin kendisine olan ilgisinin kaybolmasına yol açtı. Ayşe, sadece sağlığını korumak amacıyla doktorlara başvurmak istemişti, 1 reçete ile tüm sorunlarından kurtulmak istedi, çok sayıda doktorun tek kalemlik reçetelerini kullandı, ancak bu doktorlar arasında savrulma sürecinde durum onun ilişkisine büyük bir darbe vurdu. Partneri onu aldatmaya başladı, aslında Hüseyin bunu yapacak bir karakterde değildi ama doyuramadığı ve eksik kalan cinsel açlığı alt benliğini baskın kıldı, neyse ki bunu Ayşe bilmiyordu, ve Ayşe zaman içerisinde duygusal olarak daha derin bir sefalet içinde kaldı. Partneri Hüseyin; anlamlandıramadığı ,birden barsak problemleri belirmeye başladı, midesinde şişme, ishal ve zor dışkılama belirdi, kendisini bir anda endoskopi ve kolonoskopi senaslarında buldu. Doktor kendisinde kolit başlangıcı olduğunu ve bedenine mikrop aldığını düşündü. Bu sorunlarla birlikte Ayşe, cinsel ilişkiden kaynaklanan ağrılarla da mücadele etmek zorunda kalıyordu. Disparoni, onun içindeki ateşi söndürdü ve cinsel hayattan soğumasına sebep oldu, yıllardır orgazm olamıyordu. Bir zamanlar sevgi dolu bir bağın parçası olan cinsellik, artık sadece acı ve mutsuzluk getiriyordu. Ayşe, sevgilisinin isteklerini önemsememeye başladı, çünkü artık sevgilisini tatmin etmek neredeyse imkansız hale gelmişti.

Partneri de bu süreçte önemsizleşti. Herkes kendi derdine düşmüştü. Kronik vajinal akıntı, onun cinsel ilişkilerinde ağrı ve rahatsızlık yarattığı için partnerini umursamaz bir tavır içine sürükledi. Kadının kendi bedenine olan güveni azaldı ve ilişkilerindeki mutluluk da kısıtlandı. Partneri, onun acılarına ve yaşadığı zorluklara anlayış göstermek yerine uzaklaşmayı tercih etti. Ayşe de vajinal akıntıları, vajinal kokuyu önemsemeyerek , unutmayı tercih ederek kolaylaştırmıştı ama doktorlara arada mecbur kaldığında gidiyordu, her fitili ve kremi de yapabildiği kadarıyla kullanıyordu. Birazcık iyileşmeyi görünce; kendini iyileşmiş farz ediyordu, doktor masraftı, ilaçlar paraydı, hem kalan ilaç dozlarını sonraki şikayetlerinde kullanacaktı. Mükemmel bir plan çizmişti.

Sağlık sorunlarını vajinal akıntıya bağlamamaya, görmezden gelmeye, unutmayı tercih etme şeklinde olan takıntısı, diğer hastalıkların da üzerini örttü. Ayşe , vücudunda ortaya çıkan başka semptomları, diz ve bel ağrılarını, ağız dolgularını, Hüseyin’in durumunu bile vajinal akıntıya yormadı, ”kadın doğumla ne alakası var” diye sürekli düşündü, hem dişçiler de bir şey dememişti. Bu durum, diğer ciddi sağlık sorunlarının fark edilmesini engelledi ve tedavi edilmesi gereken diğer hastalıkların göz ardı edilmesine yol açtı. Sürekli tekrarlayan ve geçmeyen vajinal akıntı , vajinada olan çatlamalar silsile kabusuna eklenen rahim polipleri, yumurtlama bozuklukları Ayşe’nin hayatında yeni bir dönemi başlattı. Bu rahatsızlık, kistlerin oluşması, ara kanamaların artması ve sürekli temiz olmama hissiyle birleştiğinde, içsel kırılganlığını daha da artırdı. Adetleri çılgınca sancılı oluyordu, bazen sürekli regl oluyordu, arada kesik kesik devam ediyordu. Her adımda zorluklarla boğuşan Ayşe, aynı zamanda sık idrara çıkma şikayetleriyle de başa çıkmak zorundaydı. Hastanelerde hangi doktor varsa hemen randevu alırdı, doktorlara umutla başvurdu, fakat her seferinde çözüm bulamamak, umutsuzluğunu derinleştirdi.

Vajina için para harcamayı aptallık olarak gören bir anlayışa bürünmesini aşamıyordu. Vajinal sağlık için gereken tedavileri veya kontrolleri yapmak için para harcamak, onun için gereksiz bir lüks gibi göründü , ayrıca ayıptı. Hem vajinasına bakılacak; üstüne birde para verecekti, bu çok saçmaydı. Vajinadan kim ölmüş diye düşündü ve hiç ölen birisini bulamadı. İnternet yorumlarından veya kendine uygulanan kendi kendine tedavilerin, internet yorumlarından edindiği bilgilerle yönlendirilen tedavilerin ise çaresizliğinin bir sonucuydu. İnternetin derinliklerindeki bilgi kirliliği, ona umut vadeden çözümler sunarken aslında daha da büyük bir karmaşaya sürüklüyordu. Bu kısır döngüde, yanlış – eksik – etkisiz tedavilere yönelerek sağlık sorununu daha da kötüleştirme riskiyle karşı karşıya kaldı.

Ekonomik zorluklar, onun sağlığına gereken özeni gösterme konusunda engel teşkil etti. Aslında parası vardı ama hiç yokmuş gibi, hiç birikmiyormuş gibi geliyordu. Bu durum hastalığında daha belirginleşti. Ayşenin aslında aileside varlıklıydı ama anneside jinekolojik problemleri önemsemez, 3 – 5 yılda bir smear testi yaptırır, bu temiz çıkmış ise kendini tamamen sağlıklı bilirdi.

Felç, Kalp Krizi, Yoğun Bakımlık Olma

Aslında onun durumu Ayşe’den daha beterdi, ailecek vajinayı tedavi ettirmekten hem nefret ederlerdi hem de enayilik olarak görüyorlardı. Geçen yıl aniden – beklenmedik şekilde ve çok sağlıklı iken annesi felç geçirmişti. Neyse ki babası annesi üzerine pervane olmuş ve yoğun bir tedavi almasına sebep olarak kısmi düzelmesi için tüm girişimlerde bulunmuştu. Annesinin dizleri kendini hiç taşımıyordu ve takma ağız protezi kullanıyordu. Ayşe’nin doğumu zaten çok zor olmuştu, 3 gün boyunca hastanede sancı çekmiş, üstüne birde dikişleri mikrop kapması nedeniyle tekrar dikilmişti. Esasında aynı ama ayrı bir ekosistemin içerisindeydi, varlık içerisindeki parasal sıkıntılar, vajinal sağlık için gerekli olan tedavilere, doktor randevularına veya reçeteli ilaçlara erişimini Ayşe kısıtladı. Kendi kendine uyguladığı tedavilere yönelerek maliyetleri düşürmeye çalıştı, ancak bu yanlış tedavilerin sağlığı üzerinde olumsuz etkileri oldu. Maalesef, ekonomik sınırlamaları nedeniyle uzun vadeli sağlık çözümlerinden mahrum kaldı ve başta jinekolojik sağlığı olmak üzere beden sıhhati daha da kötüleşti.

Bu süreçte Ayşe’nin duygu durumu giderek içine kapandı ve umutsuzluğa gömüldü. Başarısız denemeler, sürekli acı çekmesi ve maddi zorluklarla mücadele etmesi, onu hayatın anlamını ve güzelliğini kaybetmeye itti. Artık geleceğe dair umutları tükenmişti ve yaşama sevincini yitirmişti.

Güzelliğine & gençliğine

hastalık yapışmasını kabullenememek

(Östrojen sarhoşluğu + Yüksek cinsel market değeri nedeniyle)

hastalığını kronikleştiriyor.

Buna ;
** gencim
** güzelim
** kusursuz
** Hastalıksız
** süperim
** genital İnkar hastalığı diyorum.

Ayşe, tesadüfen karşılaştığı bir kadının önerisi üzerine özel jinekologa gitmeye karar verdi. Özel muayenehaneler ve tedavi seçenekleri pahalı olduğu için, Ayşe tedaviye devam etmek konusunda endişeler duymaya başladı. Parası olmadığında tedaviyi yarıda bırakma düşüncesi bile zihnini meşgul etmeye başladı. Ancak, Ayşe’nin hayatta karşılaştığı en büyük dönüm noktası, üniversite hastanelerine, eğitim araştırma hastanelerine ve özel hastanelerinin iyileşmesine minimal etki etmesi nedeniyle bu zorlu yolculuğuna özel jinekoloğu dahil etmeye bedeli ne olursa dahil etmeye karar verdi, hayatına bir tane sabit jinekolog dahil ederek sürekli değişen ve aradığında bulamadığı doktorlardan arınmaya karar verdi. Nihayet, doğru tedavi için alışveriş merkezinde tanışmış olduğu kadının tavsiye ettiği özel jinekolog ile tanışma kararı aldı. Ayşe, son umutla ama büyük beklentiyle bu kliniğe başvurdu. Jinekolog, onu sıcak bir şekilde karşıladı ve yaşadığı sorunları anlayışla dinledi. Ayşe’nin duygusal durumunu gözlemledi ve ona gerçek bir çözüm sunmak için elinden gelenin en iyisini yapacağını söyledi. Ayşe’nin tedavisi başladığında, jinekolog Ayşe’ye özenle ve sabırla yaklaştı. Öncelikle detaylı bir muayene yapıldı ve ardından uygun tedavi yöntemleri belirlendi. Ayşe’nin vücudundaki sorunlarına neden olan altta yatan, kök sebeplerin tespit edilmesi için gerekli fizik muayeneler yapıldı. Jinekolog, her aşamada Ayşe’ye destek oldu ve güçlü bir iletişim kurarak onun güvenini kazandı. Ayşe, tedavinin ilk aşamalarında bile farkı hissetmeye başladı. Kasık ağrıları azalmış, bel ağrıları hafiflemiş ve vajinal akıntı durumu kontrol altına alınmıştı. Polipler ise başarılı bir müdahale ile tedavi edildi ve ara kanamalar sona erdi. Ayşe, uzun süredir kanama hissetmiyor, arzuladığı hijyenik kalmaya ulaşıyordu.

Ayşe’nin tedavi süreci ilerledikçe, yaşamında muazzam bir değişim gerçekleşti. Özgüveni yeniden yeşerdi, umutla dolup taştı ve içindeki gücü keşfetti. Artık hayata farklı bir perspektiften bakıyor, çektiği acılara rağmen umut dolu bir şekilde ilerliyordu. Tedavinin etkisiyle kasık ağrıları peyderpey ortadan kalktı. Bel ağrıları da giderek azaldı ve Ayşe, bedenindeki rahatlama ile birlikte adeta özgürleşti. Vajinal akıntı sorunu da düzeldi, kötü koku artık onu rahatsız etmiyordu. Partneri de Ayşe’nin yaşadığı değişimi fark etti ve ilişkileri yeniden güçlendi.

Ayşe’nin cinsel yaşamı da tamamen değişti. Disparoni sorunu artık geride kalmıştı. Yeniden cinselliği keşfetti, orgazm olabiliyordu, sevgilisiyle arasında bağlarını yeniden kurdu. O bir zamanlar hissettiği mutluluk ve yakınlık duygusunu yeniden yaşadı. Bu süreçte Ayşe, doktorlarını para tuzağı olarak görmekten vazgeçti. Onların bilgi ve deneyimine güvenerek, doğru tedaviye ulaşmanın önemini kavradı. Artık vajina sağlığı için para harcamanın aptallık olmadığını anladı ve kendi sağlığının değerini öğrendi. Ayşe, kendi başına tedavi uygulamak veya internet yorumlarına körü körüne bel bağlamak yerine uzmanlara güvenmenin önemini öğrendi. Her kadının aynı sağlık sorunlarına sahip olduğunu düşünmek yerine, her bireyin benzersiz bir vücut yapısına sahip olduğunu anladı. Sonunda, üniversite hastaneleri, eğitim araştırma hastaneleri ve özel muayenehaneler arasında geçirdiği 8 aylık tedavi süreci sonucunda Ayşe iyileşti. Hem fiziksel hem de duygusal olarak yeniden doğdu. Çektiği acıların, umutsuzluğun ve çaresizliğin ardından, hayatında yeni bir sayfa açtı.

Artık Ayşe, kendi sağlığına önem veren, güçlü ve kendine güvenen bir kadındı. Bu deneyim ona direnme gücü kazandırdı, sabır ve dayanıklılıkla büyüdü. Çektiği acılarla başa çıkarak, içsel gücünü keşfetti ve hayata daha umutla baktı.

Yeni tedavi yöntemleri ve farklı kadın genital sistemine farklı bakış açısıyla birlikte kadının duygu durumu da değişti. İçindeki umut yeniden canlandı, yaşama olan inancı tekrar yeşerdi. Sağlığındaki iyileşme, ona hayatın güzelliklerini hatırlattı. Zamanla, kendi sağlığına ve ihtiyaçlarına önem vermenin, yaşamın değerini artırdığını fark etti.

Kronik vajinal akıntıyla mücadele eden bu kadın, yaşadığı deneyimlerle birlikte bir dönüşüm geçirdi. Çilesini ve sefalet içerisindeki yaşamını geride bırakarak, kendi sağlığını önemseyen bir kadın haline geldi. Artık vajina için para harcamayı aptallık olarak görmek yerine, sağlığının değerini anlamış ve ona yatırım yapmanın önemini kavramıştı. Kendi vajinal sağlığı için gereken kontrolleri düzenli olarak yapmaya başladı ve doktorunun önerdiği tedavilere uymaya özen gösterdi.

Partneriyle ilişkisinde de bir değişim yaşandı. Kronik vajinal akıntının neden olduğu ağrı ve rahatsızlıkla yüzleşmeye cesaret etti ve partnerinden anlayış ve destek talep etti. Birlikte bu zorlu süreci atlattılar ve ilişkilerindeki bağları daha da güçlendi. Partneri, onun sağlığına verdiği önemi takdir etti ve birlikte tedaviye destek oldu.

Hayata olan bakış açısı da değişti. Zorluklarıyla başa çıkmış, çaresizlikten umuda doğru yol almış bir kadın olarak, her günün değerini daha iyi kavramıştı. Sağlığına verdiği önem, ona güç ve motivasyon verdi. İçindeki savaşçı ruh, yaşamının her alanına yansıdı ve yeni hedeflere yönelmesini sağladı.

Ayşe, artık jinekolojik sağlık konusunda cimrilik yapmanın bir aptallık olduğunu anlamıştı. Vajinal sağlığına yatırım yapmanın, bedenine ve zihnine iyi bakmanın önemini kavramıştı. Kendini tedavi edebilecek bir uzman olmadığını fark etmiş ve kendi kendine uyguladığı yanlış tedavilerin sadece daha fazla zarara yol açtığını anlamıştı.

Sonuç olarak, kronik vajinal akıntı ve buna bağlı semptomlarla 20 yıl boyunca mücadele eden bir kadının duygu durumu ve hayata bakış açısı zaman içinde evrim geçirebilir. Başlangıçta çile çeken, sefalet içinde yaşayan bir kadın olarak başladığı bu yolculukta, kendi sağlığına ve hayatına önem veren bir birey haline gelebilmektedir. Ayşe çaresizlikten umuda doğru ilerledi, partneriyle ilişkisini güçlendirdi, maddi zorlukları yönetmeyi öğrendi ve hayatına yeni bir perspektif kazandırdı.

Kasık ağrısı ve bel ağrısı gibi sürekli ağrılar, bu kadının günlük aktivitelerini sınırlayabilir ve enerjisini tüketebilir. Bu da onun motivasyonunu etkileyebilir ve hayattan zevk almasını engelleyebilir. Uzun süreli acı ve rahatsızlık, zamanla moralini bozabilir ve umutsuzluk hissi yaratabilir.

Vajinal kötü koku ve disparoni (cinsel ilişki sırasında ağrı) gibi cinsel sağlık sorunları, bu kadının cinsel yaşamını ve özgüvenini etkilemiş olabilir. Kendini çekici hissetme konusunda güvensizlik yaşayabilir ve ilişkilerinde sorunlar yaşayabilir. Bu da onun sosyal etkileşimlerini kısıtlayabilir ve izolasyona yol açabilir.

Bu uzun süreli rahatsızlık ve semptomlarla yaşarken, kadının çeşitli duygusal tepkiler deneyimlemesi olasıdır. Başlangıçta umut ve sabır hissiyle başlayan süreç, zamanla hayal kırıklığı, çaresizlik ve hatta depresyon gibi duygulara dönüşebilir. Kronik bir sağlık sorunuyla başa çıkmak zor olabilir ve bu kadın, tekrarlayan tedaviler ve semptomların devam etmesi nedeniyle umutsuzluk yaşayabilir.

Bununla birlikte, bu süreçte bu kadının güçlü bir direnç ve dayanma yeteneği geliştirmiş olması da mümkündür. Kendi sağlığına odaklanarak, bilgi edinerek ve sağlık uzmanlarıyla işbirliği yaparak, bu kadın sürekli olarak sorunun üstesinden gelmeye çalışmış olabilir. Bu süreçte cesaret ve kararlılık gösteren kadın, başkalarının da benzer sorunlar yaşadığını fark ederek topluluk desteği aramış olabilir.

Ancak, her bireyin deneyimi farklıdır ve bazı kadınlar bu zorlu süreci daha olumlu bir şekilde yönetebilir. Destekleyici bir çevre, jinekoloji uzmanlarının doğru yönlendirmesi ve uygun tedavi planları, kadının bu süreci daha iyi şekilde idare etmesine yardımcı olabilir. Ayrıca, kadının kendi iç gücünü keşfetmesi, sağlık konusunda bilinçlenmesi ve kendine bakımını önemsemesi, olumlu bir etki yaratabilir.

Ekonomik açıdan, kronik vajinal akıntı ve buna bağlı semptomlarla yaşayan bir kadının yaşamında bazı zorluklar ve etkiler ortaya çıkabilir. Bu süreç boyunca kadın, sağlık hizmetlerine düzenli olarak başvurma ihtiyacı duyabilir. Bu, doktor randevuları, testler, tedavi yöntemleri ve ilaçlar gibi maliyetli olabilecek tıbbi giderleri içerebilir.

  • Uzun süreli bir sağlık sorunuyla mücadele ederken, kadının çalışma kapasitesi ve iş performansı da etkilenebilir. Şiddetli semptomlar, ağrı ve rahatsızlık nedeniyle işe devamsızlık, iş verimliliğinde düşüş ve hatta bazı durumlarda iş kaybı gibi sonuçlar ortaya çıkabilir. Bu da maddi açıdan sıkıntılar yaşamasına neden olabilir.
  • Ayrıca, kronik vajinal akıntı ve buna bağlı semptomlar, kadının günlük yaşamında ek maliyetlere neden olabilir. Özel hijyen ürünleri, vajinal kremler, vajinal nemlendiriciler ve diğer tedaviye yardımcı ürünler gibi masraflar ortaya çıkabilir. Bu da ekonomik yükü artırabilir.
  • Bu süreçte kadının sağlık sigortası kapsamı ve sigorta şirketinin sağladığı ödeme planları da önemlidir. Bazı tedavi yöntemleri, ilaçlar veya diğer sağlık hizmetleri için sigortanın kapsamının sınırlı olması veya tamamen dışarıda bırakılması mali açıdan zorluklar yaratabilir. Bu durumda, kadının tıbbi giderlerin karşılanması için ekonomik zorluklarla karşılaşması mümkündür.
  • Tüm bu ekonomik zorluklar, kadının stres düzeyini artırabilir ve genel yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyebilir. Finansal sıkıntılar, kadının gelecek kaygılarına ve umutsuzluğa kapılmasına neden olabilir. Ayrıca, maddi zorluklar sosyal ve psikolojik stresle birleştiğinde, kadının duygusal olarak da etkilenmesine ve depresyon, kaygı gibi sorunlarla mücadele etmesine yol açabilir.
  • Ayrıca, kadın, ekonomik açıdan destek alabileceği kaynakları araştırabilir. Devlet destekleri, yardım kuruluşları, sağlık fonları veya burs programları gibi kaynaklardan faydalanarak mali açıdan rahatlama sağlayabilir. Bu kaynakları kullanmak için gerekli başvuruları yaparak ve gereken belgeleri hazırlayarak destek alma sürecini kolaylaştırabilir.
  • Sonuç olarak, kronik vajinal akıntı ve buna bağlı semptomlarla yaşayan bir kadının ekonomik durumu karmaşık ve zorlayıcı olabilir. Bu süreçte kadının mali zorluklarla mücadele etmek için çeşitli stratejiler geliştirmesi önemlidir. Finansal planlama, kaynak araştırması, mesleki adaptasyon ve duygusal destek gibi faktörler, kadının ekonomik durumunu daha iyi yönetmesine ve geleceğe dair umutlarını korumasına yardımcı olabilir.

Cinsel İlişki Sıklığı

Bir cinsel ilişkinin muhasebesini hızlıca yapalım. Gerçek hesaplamayı kimse bilmez.

10 yıllık evli bir çift düşünelim. Kadın en yüksek cinsel market değerinin ve üreme döngüsünün en zirve olduğu 20 -30 lu yaş arasını alalım.

İlk 5 Yıl:
  • Her gün 1 defa cinsel ilişki
  • Toplam: 1825 cinsel temas
Sonraki 5 Yıl:
  • Gün aşırı cinsel ilişki
  • Toplam: 912 cinsel temas
Toplam 10 Yıl:

Minimum 2737 cinsel birleşim

5000 – 10000 arası temasta mümkündür

cinsel temas sayısı ve vajinal akıntı Muğla kadın doğum

10 yıl boyunca, en nitelikli üreme çağının büyük kısmını, yan tarafta görülen 3 resimdeki gibi vajinal akıntı ile yaşamış, çok sayıda kadın ile temasım oldu. Dolayısı ile bu şekilde hastalığa sahip genital sistem ile minimum 2737 defa cinsel temas gerçekleştiğinde, bu teması gerçekleştiren erkekte hastalık/ hastalıklar olur mu?

Vajinal Akıntının Erkeklere zararları.
Vajinal Akıntı Vajina Kaşıntı Genital Enfeksiyon Rahim İltihabı Mantar - Muğla kadın doğum doktoru - en iyi ilaç
2737 adet cinsel birleşim olursa ne olur? Erkek hasta olur mu?
erkeklerde geçmeyen bel ağrısı - Muğla kadın doğum doktoru
Sadece bel ağrısı mı?
Vajinal Akıntının Erkeklere zararları
sıfır vajinal akıntı sağlıktır vajinal akıntı enfeksiyondur Muğla kadın doğum VAJİNA; Akan, kokan, kanayan , acıyan, çatlayan, aksıran, tıksıran, ses çıkaran BİR ORGAN DEĞİLDİR.
2737 adet cinsel birleşim olursa ne olur? Erkek hasta olur mu?
Vajinal Akıntının Erkeklere zararları
kronik-vajinal-akinti-Mugla-Kadin-Dogum
2737 adet cinsel birleşim olursa ne olur? Erkek hasta olur mu?
Erkeklere Bulaşan, Hasta Eden, Bebeklere Ne Yapar?


Muğla Kadın Doğum Doktoru Mesut Bayraktar Jinekolog 331x273

Doktor Mesut Bayraktar

Ortaca/Muğla

Hayatın olağan akışı gereği iyileşmek için hasta olan kişi çabalamalıdır yani aktif rol oynamalıdırlar. Görüldüğü üzere tedavi hunisinin büyük kısmında vakit kaybeden, hastalığını ret eden, iyileşemeyen, bahane, bedava - ucuz yöntemlere yönelen, körü körüne bel bağlayan hastalar pasif iyileşmeyi yani iyileşememeyi seçenler bulunmaktadır.

Tedavi süreci, hastaların sağlık sorunlarıyla başa çıkabilmeleri, iyileşme sağlayabilmelerinde önemli adımdır. Ancak, tedavi hunisi sürecinde Hekimlerin bazı zorluklarla karşılaşması mümkündür. Resimde, hastaların farklı farklı tutumlarından kaynaklanan zorlukları ele alarak, hekim-hasta ilişkisinde zorlukların üstesinden gelirken zedelenebileceğini, tedavi hunisinin önemini vurgulayacağız. Tedavi süreci, hasta sağlığını iyileştirmek amaçlı yapılan serüven düşünülebilir. Tedaviler, sağlık sorunlarına farklı yaklaşımlar gerektirebilir, bazen beklenmedik zorluklarla karşılaşılabilir. Bundan dolayı, tedavi hunisi sürecinde hekimlerin, hastaların farklı tutumlarına uygun şekilde davranması, etkili iletişim becerilerini kullanması önemlidir. Hekimlerin mesleklerini icra ederken , hasta kaynaklı zorlukları aşarken, hekim-hasta ilişkisinin zarar görmemesinde hastaların dikkatli olmaları gerekmektedir. Çünkü hekim sonsuza kadar sabredebilen, her uygunsuzluğa pozitif, sorun çözme şeklinde yaklaşan canlılar gibi düşünmeyiniz.

*** Hastalığını Kabul Etmeyenler: Hastalığını kabul etmeyen bireyler, sağlık sorunlarını inkar ederek tedaviye direnç gösterebilirler. Bunlar , tedavi sürecinin başarıyla ilerlemesini engelleyebilir. Hastalığını kabul etmeyen kişiler, genellikle hastalıklarının ciddiyetini ya da varlığını reddederler. Buda, hem kendileri hem de doktora sorun çıkmaktadır. Hastalığın kabul edilmemesi, tedavi sürecinin etkinliğini azaltabilir, tamamen durdurabilir.Hastalığını kabul etme evresi, hasta olduğunu kabul etme; tedavi sürecinin önemli parçasıdır. Hastalığın kabul edilmesi, kişinin gerçek durumuyla yüzleşmesine, gereken tedaviye tam uyum sağlamasına yardımcı olabilir. Böylece tedavi süreci daha etkili başarılı olabilir. Hastalığını kabul etmeyen bireylerin, kendi sağlık durumlarını gerçekçi şekilde değerlendirmeleri, tedaviye açık olmaları önemlidir.

Hastalığını kabul etmeyen, ret eden; Doktoru rakip , düşman bilmektedir.

*** Hastalığını Kabul Edenler: Hastalığını kabul eden kişiler, tedavi sürecine daha olumlu yaklaşabilirler. Hastaların tedaviye uyum sağlamasını kolaylaştırır, iyileşme sürecini hızlandırabilir. Fakat çoğunlukta bazı insanlar hastalığını kabul etsede hekim yerine başka yollara başvurabilerek, hastalıkların ilerlemesine, kronikleşmesine neden olmaktadır.

*** Bir Ara Hallederizciler - Google Aramacılar: Bazı hastalar, sağlık sorunlarıyla ilgili hafife alıcı, savsaklayıcı tutum sergileyebilirler. “Bir ara hallederizciler”, sağlık sorunlarını erteleme, önemsememe eğilimindedir. Google aramacıları ise kendi kendini teşhis etme, tedavi etme çabasına, akıllılığına girebilirler. Yanlış bilgilendirme, yanlış tedavi seçeneklerine yol açabilir.

*** Doğal Tedavi Yöntemlerine Körü Körüne İnananlar: Doğal tedavi yöntemlerine inanan hastalar, alternatif çözümler arayışında olabilirler. Maydanoz, soğan suyu içiciler gibi, doğal yöntemlere güvenerek, körü körüne bel bağlayarak etkisiz, tedavi sürecini yürütebilirler. Bazen bilimsel kanıtlanmamış, etkinliği sınırlı olan yöntemlere yönelmelerine neden olabilir. Maalesef tüm iletişim mecraları tedavilerin etkin olmadığını söylese de böyle yönelimler artarak devam etmektedir.

*** Sahte Doktor Bulucular - Maddi Zorluk Çıkarıcılar: Sahte doktor bulucular, maddi zorluk yaratanlar - bulanlar, yani tedaviye gereksiz yere maddi kısıntı uygulayanlar, tedavi sürecini olumsuz etkileyebilir. Ev, araba kredisi ödemesi, oğlanı evlendirme gibi maddi yükler altında olan hastalar, tedaviye uyum sağlamakta, iyileşmekte güçlük çekebilirler. İnsanlar sağlıklı kalmanın, mal mülk edinmeden değerli olduğunu maalesef kavrayamamaktadırlar.

Hasta olmuş ama evi var
Hasta olmuş ama oğlu evlenmiş.

Kendini, sağlığını feda ederek yaşamda hedefleri başarmak maalesef artan hızda devam etmektedir. Günümüzde oldukça yaygın durumdur. İnsanlar, zamanı, varlıklarını daha verimli kullanmak amacıyla sağlıklarını tehlikeye atabilmektedirler. Ancak, sağlığın önemi göz ardı edilmemelidir. Kaliteli yaşam sürerken sağlıklı olmak şarttır. Hayatta hedefleri  başarmak önemli olsa da, sağlığımıza dikkat etmekten asla vazgeçmemeliyiz.

Tedavi hunisi süreci, hastaların sağlık sorunlarını çözmek, iyileşmede  önemli adımdır. Ancak, bazı hastalar, kendilerine gereksiz yere maddi zorluklar yaratarak (3. evinin kredisini bahane göstermek, 4. çocuğunu davul zurna - yemekli evlendirmeye çalışması) tedavi sürecini  olumsuz etkilemektedir (tedavi olmamaktadırlar!). Makaleyle maddi gücü – imkanı olduğu halde “ev aldık, araba aldık kredi ödüyoruzcular” şeklinde adlandırılan, doktoru gereksiz yere maddi zorluklar ile meslek icrasına sürükleyen hastaların yeteri kadar iyileşemediklerini vurgulamak istiyorum.

*** Profesöre Gidenler - İyi Doktor Deyiciler: Bazı hastalar, tedavide ünlü/ünsüz profesöre başvurma eğilimindedirler. Bunlar, “normal” doktorları, diğer sağlık hizmeti sağlayıcılarını göz ardı edebilir, hatta küçümseyebilir. Aynı şekilde, bazı hastalar, tedavi - meslek icrasının masrafları nedeniyle para talep eden doktorlardan da uzak durma eğiliminde olup tedavi sürecini menfi etkileyebilir. Uygun tedavi seçeneklerinin kaçırılmasına, hastalığın artmasına neden olabilir. Hastalar kaçırılan, kaybolan sağlığın %100 geri gelmediği konusunda yeteri kadar ikna edilmelidirler. Mümkün ise hastalar, tedavinin tamamen geri gelmeme, başarılı olmama riski olduğuna ilişkin yeterli bilgilendirme yapılarak ikna edilmelidirler.

Maalesef bazı insanlar maddi varlıklarının korunmasını sağlıklarından önemli görmektedir.

Servete Mala Mülke Yaşayanlar Sağlıklarını Feda Ediyorlar.

*** Ego, Kişisel Çıkar Çatışmaları: Hekim-hasta ilişkisindeki ego, kişisel çıkar çatışmaları, tedavi sürecini olumsuz etkileyebilir. Doktorun , hekim hasta bağı kurulmamış hastaya “sen” demesi gibi durumlar, iletişim sorunlarına yol açabilir. Aynı şekilde, bazı hastalar da doktorlarla kişisel, duygusal çıkar çatışması içine girebilirler , tedavi sürecinin etkinliğini azaltabilir. Hastalar , empati, anlayışla Hekimleri karşılamalı, iletişimde açıklık, saygıyı korumalı, kişisel çıkar çatışmalarından uzak durmalıdır. Hekim-hasta bağı, tedavi sürecinin başarısında önemli faktördür. Hastaların hekimle güven, destek temelinde ilişki kurması, tedaviye uyumlarını artırır, iyileşme motivasyonunu yükseltir. Hekimler de, hastaların duygusal ihtiyaçlarını anlamalı, hastalarla işbirliği yaparak tedavi sürecini yönetmelidir. Hasta, hekimin yönlendirmelerine uyum sağladıkça, hastada, hekimi destekleyici rol üstlendikçe, iyileşme süreci olumlu yönde etkilenecektir.

Tedavi sürecindeki zorluklarla başa çıkan, iyileşen hastalar, motivasyon kaynağı olabilirler. İyileşenlerin başarı hikayeleri, diğer hastalara umut ilham verebilir. Hekimlerin iyileşme sürecini desteklemek , başarı hikayelerini paylaşmaları önemlidir. Tedavi sürecinde karşılaşılan zorluklar, hastaların tutumları, hekim-hasta ilişkisi etrafında yoğunlaşır. Hastaların hastalıklarını kabul etme, doğru bilgilere ulaşma, maddi zorluklarla başa çıkma, kendince maddi zorluk varlığı yaratmama, doğru tedavi seçeneklerini değerlendirme konularında Hekim destek vermesi önemlidir. Tekrardan, hastaların 1001  zorlukla meslek icrası yapan Hekime empati, anlayış - etkin iletişim becerileriyle Hekimleri benimsemeleri, işlerini kolaylaştırmaları, hastanın, tedavi sürecinin etkinliğini artırır, hastaların moralini yükseltebilir, motivasyonlarını artırabilir, tedaviye olan uyumlarını iyileştirebilir.

Hekim-hasta bağı, güvene dayalı ortamda kurulmalı, hastaların iyileşme sürecine aktif katılımları teşvik edilmelidir. Etkili tedavi sürecinde, hem hastaların hem de hekimlerin sorunların üstesinden gelmede birlikte çalışmaları, destekleyici ortam oluşturmaları gerekmektedir.
Tedavi Hunisinde pasif iyileşmeye çalışanlardan olmayın.


Tetkikler

hekimin kanaatinden

üstün değildir.


Kadın bedeninde

kronik enflamasyonun

en büyük kaynağı

vajinal akıntıdır.


Dinamik Tablo
Hastane Stresinden Uzaklık ✓ 
Özel Etkileşim ✓ 
Süre Sınırlamasız Muayene ✓ 
Mahremiyet – Gizlilik ✓ 
Hijyenik Ortam ✓ 
Teknoloji Kullanımı ✓ 
Konfor – Ferah Ortam ✓ 
Online Randevu ✓ 
3. Şahıslarla Temassızlık ✓ 
Güven – Nezaket – Zarafet ✓ 
Etik ✓ 
Tecrübe ✓ 
Profesyonel Destek ✓ 
Hasta Memnuniyeti & Sağlığı ✓ 
Fethiye’den 45′ uzaklıkta ✓ 
Dalaman’dan 10′ Uzaklıkta ✓ 
Köyceğizden 15′ Uzaklıkta ✓ 
Marmaris’den 40′ Uzaklıkta ✓ 
Muğla’dan 45′ Uzaklıkta ✓ 



  1. Genital Hijyensizlik Genetik Hijyeni Bozar. 2023
  2. Herkes Hasta Olur; Herkes En İyi Hekim İster. 2022
  3. Kadın Hastaysa Evde Huzur Yoktur. 2020
  4. Jinekolojik Hastalık Başka Hastalığı Tetiklemiş İse Buna Yüksek Riskli Jinekolojik Hastalık Denir. 2020
  5. Kadın Hastalığını Kabul Etmiyorsa Evde Dirlik Yoktur.
  6. Gebelikte Tasarruf (Kısıntı) Olmaz. Gebelikte Mal - Mülk Feda Edilir.
  7. Kadın Hastaysa Kök Sebep Aksi İspat Edilene Kadar Jinekolojiktir.
  8. Gebelik Fizyolojik Dönem DEĞİLDİR. Gebelik Hastalık – Ölüm Riski Barındıran Olağanüstü Dönemdir. Tecrübeli , Öngörüsü Açık Hekime Teslimiyet Gerektirir. 2018
  9. Gebelik Hastalıkları, İhmal Edilmiş Jinekolojik Hastalıkların Komplikasyonudur.
  10. Gebelik Hastalıkları; Tanısı Konulmamış Jinekolojik Hastalıklardır. MB, 2016)
  11. Gebelikte Kazanılacak 1 Puan IQ, Bebeğinizi Başarı Sarmalında Üstlere Taşır.
  12. Enfeksiyonla Gezmeyi ''Sorun Görmeyen'' Gebeyi En Mükemmel Sağlık Sistemi Bile Koruyamaz.
  13. Rahim; Dayanan - Sabreden - Kolaylık Gösteren - Halden Anlayan Organ Değildir.
  14. Sıfır Vajinal Akıntı Sağlıktır. MB, 2016
Muğla İli
Bilgi Değer
Ülke Türkiye
İl Muğla
İlk Yerleşim MÖ 2. binyıl
Koordinatlar 36.838769862880554, 28.76508732000861
En Alçak Nokta 0 m (0 ft)
Zaman Dilimi UTC+03.00 (TRS)
Posta Kodu 48XXX
Alan Kodu 252
ISO 3166 Kodu TR-48
Plaka Kodu 48
Bağlı Olan İlçeler: Bodrum, Dalaman, Datça, Fethiye, Kavaklıdere, Köyceğiz, Marmaris, Menteşe, Milas, Ortaca, Seydikemer, Ula İlçesi

Rudolf Virchow; Louis Pasteur, Robert Koch savundukları; hastalıkların mikrop teorisine inanmıyordu. Hastalıkların, dış patojenlerden değil, hücrelerin İçindeki anormal faaliyetlerden kaynaklandığını öne sürdü. Aynı zamanda Max Gerson'da Hastalık gelişmeden önce metabolik bozulmanın başladığını kitabında yazmıştır.

Mesut Bayraktar ekolleri birleştirerek modifiye ederek meslek İcrasında bulunmaktadır. Tıbbın Papa'sı Virchow'unda haklı olduğunu vurgulamaktadır. Her bir Ekol Platon'un Mağara Alegorisinde Bulunan, Zincirlerinden Kurtularak Mağaradaki Ateşin Işığına Alışmış Ama Güneşe Ulaşamamış Mahkumlardır. Güneşe Çıktığınızda Gördüğünüz; Sıfır Vajinal Akıntı sağlıktır.


Sıfır Vajina Akıntısı Sağlıktır. [1]

Kadın Ölüm Sebeplerinde
… Var
… Var
… Varda Var

İnanırsan Kadın ölüm Nedenleri Arasında, Hiç Ama Hiç
Vajinal Hastalıklar Yok.

S I F I R !

Neredeyse Çoğu Kadın Ölüm Sebepleri Arkasında
Vajina Varken;

İnanırsan, Vajina Hiç Hasta Etmiyor, "Öldürmüyor".

İnanırsan Vajina
** Hiç Hasta Etmiyor

VAJİNA Hiç Ama Hiç;
** Beyin Kanaması Yapmıyor
** Kalp Krizi Yapmıyor
** Eklem Hasarı Yapmıyor
** Nörolojik Hastalık Yapmıyor
** Psikiyatrik Hastalık Yapmıyor
** Şeker Hastalığı Yapmıyor
** Hızlanmış Yaşlanma Yapmıyor
** Kısırlık Yapmıyor
** Kanser Yapmıyor
** ............. Yapmıyor

Vajinaya Bağlı Hiç Ölende Yok !


Kadın Bedeninde En Riskli Organ vajinadır. Lütfen Vajinanızdan Gol Yemeyin.

Vajinası Hasta Kadınların Tamamı Vajinalarını Sağlıklı;

Vajinası Sağlıklı Olan İse Hastalıklı Biliyor !

Hayat Gerçekten tersine İşliyor !

Vajinal kötü koku; afrodizyak feromonların partnerdeki Cezbedici etkinizi yok eder.

** Vajina En Hızlı Kontrol Dışına Çıkarak Hastalık Üreten Organdır.

** Vajina Hastalıkların Anasıdır.

** Sağlıklı vajina kokusuzdur.

Vajinal Kötü Koku İhmal Edilmiş Jinekolojik Enfeksiyonların İleri safhasında Ortaya Çıkıyor. Yani Ciddi Bir Umursamazlık Olmadan Olmaz.

vajinal kötü koku - muğla kadın doğum doktoru
Vajinal kötü koku; afrodizyak feromonların partnerdeki etkisini yok eder



*** Vajina ***

kemik - kıkırdak İçermeyen, korunmasız uzuvdur.

hasar - yırtılma, bollaşma durumunda sinir hasarı Oluşmuştur. bunun uzun vadeli etkileri kaçınılmazdır, kadın konforunu yok etmektedir.

Vajina İhmale gelmez, hastalıkların tetiğini çekmektedir.

rahim iltihabı cinsel ilişkide kötü koku - muğla kadın doğum doktor


Genital bölgelerdeki enfeksiyonlar; bir etki İle yüzde çıksaydı,

hiç kimse

yüzüne hijyenik ped koyup gezmedi !

vajinal kötü koku çevrenizi rahatsız eder muğla kadın doğum doktoru
Jinekolojik hastalığınız (rahim iltihabı, vajinal akıntı, servisit, ... ) çevrenizi rahatsız edebilir, size karşı olumsuz tutuma neden olabilir.