WhatsApp Search
Muğla kadın doğum doktor Mesut Bayraktar side header logo 165x165px
Kadın Hastalığını Yok Saymak, İnkar Etmek Sadece Size Zarar Vermez !
Gebelik Bireyin en kritik, en hassas dönemidir.
Rahimde kaybetmeyin, kaybettirmeyin.

Folik Asitin Zararları

Aşırı metilasyon homosistein seviyelerinde artışına neden olabilir. Homosistein, kan damarlarına zarar verebilen amino asittir, kalp hastalığı riskini artırabilir. Ayrıca, aşırı metilasyon, depresyon, anksiyete, uykusuzluk ve diğer duygusal problemlerine de neden olabilir.
folik asit Muğla kadın doğum

Folik Asitin Zararları

Folik Asitin Zararları 331 331 Muğla Kadın Doğum Doktor Mesut Bayraktar

/

folik asit Muğla kadın doğum

Hamilelik sırasında Folik Asitin Zararları

Önerilen miktardan daha fazla folik asit tüketmek çok kolaydır, hapları yut gitsin; iyi bir şey değildir. İşte bu nedenle hamilelik sırasında Folik Asitin Zararlarından korunmak için folik asit alımınızı takip etmeniz önemlidir.

Gebelik varsa veya hamile kalmayı düşünüyorsanız, şüphesiz folik asit almanız gerektiğini duymuşsunuzdur. Bunun nedeni, hamile kalmadan önce, hamilelik sırasında folik asit takviyesi alan kadınların spina bifida gibi nöral tüp kusurları olan bebeğe sahip olma şansının önemli ölçüde azalmış olduğu uzun zamandır kanıtlanmıştır.

Folik asit nedir?


Folik asit, B vitamini çeşitidir. Folat’ ın sentetik şeklidir. B9 vitamini gıdalarda doğal bulunduğunda buna folat denir

Folat doğal şekilde ıspanak, lahana,… yeşil yapraklı sebzelerde, bakliyatlarda, barbunya, mercimek, portakal, greyfurt, avokado, … meyvelerde bulunur. Ancak herkes diyetlerinde doğal folat yeterince almaz.

  • Besinlerde doğal bulunan folat
  • Folatın sentetik formu folik asit
  • Folik asitin aktif formu folinik asit

Nöral tüp defektleri hamileliğin erken döneminde (birçok kadın hamile olduklarını bile bilmeden önce) meydana geldiği, hamilelikler genellikle planlanmamış olduğu için, Jinekologlar hamile kalabilecek tüm kadınların günde 0,4 mg folik asit içeren multivitamin almasını önermektedir. Hamile kalmayı planlıyorsanız; en az üç ay önceden folat almanız önerilir. Önerilen alım miktarı daha sonra hamilelik sırasında 0.6 mg’a çıkar.

Ne kadar folik asit çok fazladır?

  • Çok fazla folat tüketmekle ilgili endişe olmasa da – mercimek, ıspanak yemekte gerçekten aşırıya kaçamazsınız.
  • 0,4 mg folik asit her gün birkaç porsiyon folat açısından zengin gıda içeren takviye, hamilelik sırasında günlük 0,6 mg folik asit/folat tavsiyesini karşılamak için yeterlidir.
  • Ancak birçok kadın bundan çok daha fazlasını tüketiyor.
  • Doğum öncesi takviyelerin çoğu 1 mg folik asit içerir, kendi başına önerilen miktardan çok daha yüksektir, aslında folik asidin güvenli üst sınırıdır (Tolere Edilebilir Üst Alım olarak da bilinir).

Çok fazla folik asit Alımı İle İlgili sorun nedir?

Gebelik için folik asit önemli olsa da, çok fazla alınması sorunlu olabilir. Araştırmalar, çok fazla folik asit tüketmenin (Folik Asitin Zararları);
  • Bozulmuş fetus büyümesi (bebek küçük doğuyor, aşırı metilasyon nedeniyle genlerin açılması engellenmiş oluyor),
  • Astım
  • Otizm , … çocukluk hastalıkları riskinde artış
  • Aşırı folik asit takviyesi alımı, kanser hücrelerinin büyüme, yayılma yeteneğini artırabilir, buda kanser öyküsü olan kişiler için özellikle zararlı olabilir (yavru tümörleri destekleme). Yine de daha fazla araştırmaya ihtiyaç var. Bazı kanser hücrelerinin büyümesini teşvik etme (mitojenik olmasından dolayı) olup (örneğin prostat, lenfoma , meme,… kanseri) vitamin alımında aile öyküsü önemlidir.
  • Fazla folik asit alımı B12 vitaminin eksikliğini . Megaloblastik anemiyi maskeler (genişlemiş kırmızı kan hücreleri ile karakterize durumdur. Halsizlik, yorgunluk, konsantrasyon güçlüğü, nefes darlığı şeklinde semptomlara neden olabilir)
  • Yüksek miktarda folik asit alımı, özellikle B12 vitamini düzeyi düşük olan yaşlı kişilerde yaşa bağlı zihinsel gerilemeyi hızlandırabilir. Bununla birlikte, daha fazla araştırma gereklidir.
  • Folik asit takviyeleri hamilelik sırasında (düşük B12 + yüksek folat) folat düzeylerini yükseltmenin etkin – pratik yoludur, ancak aşırı dozlar insülin direncini artırabilir, çocuklarda beyin gelişimini olumsuz etkileyebilir.

Hayvanlarda çok fazla folik asidin etkisini gösteren çalışmaların yapıldığını not etmek önemlidir. İnsanları ilgilendirenler yalnızca gözlemseldir, yani başka faktörler rol oynayabilir. (Kadınlara etkilerini görmek için daha fazla folik asit verildiği kontrollü, klinik çalışmalar yapmak etik dışıdır.)

Çok fazla folik asidin ne kadar zararlı olabileceği tam olarak net olmasa da, epigenetik veya fetüsteki farklı genlerin açılıp (folat azaldığında) kapanmasını (folat arttığında) içerebilir. Yaşamın ilerleyen dönemlerinde hastalık gelişiminde rol oynayabilir. Folik asit genetik materyali paketleyen, bu sayede koruyan yani genetik materyali güvenli modda çalıştıran bir vitamindir.

Nöral tüp kusurlu bebek sahibi olma riski daha yüksek olan bazı kadınlara doktorlarının gözetiminde daha yüksek dozlar (4 -5 mg/gün) almaları önerilir, ancak çoğu kadın için önerilen dozdan daha fazla folik asit almanın yararı yoktur.

Aşırı metilasyon homosistein seviyelerinde artışına neden olabilir. Homosistein, kan damarlarına zarar verebilen amino asittir, kalp hastalığı riskini artırabilir. Ayrıca aşırı metilasyon, depresyon, anksiyete, uykusuzluk, diğer duygusal problemlerine de neden olabilir.

Folik Asitin Zararları;

Folik asit ile ilişki enzimler
Folik asit ile ilişki enzimler
Folik Asitin Zararları;

Bisfenol A; östrojenin vücuttaki etkilerini taklit eden hormon benzeri özellikler sergileyen zenoöstrojendir. Zenoöstrojen östrojenler vucutta parçalanmıyor, yağ dokusunda depolanıyorlar.

Araştırmacılar hamile sarı fareleri metil açısından zengin diyetle beslediklerinde, yavrularının çoğu kahverengiydi ömür boyu sağlıklı kaldılar. Sonuçlar, anne karnındaki ortamın yetişkin sağlığını etkilediğini göstermektedir. Diğer bir deyişle sağlığımızı sadece yediklerimiz değil, anne babamızın da yedikleri de belirler.
Bisfenol A; östrojenin vücuttaki etkilerini taklit eden hormon benzeri özellikler sergileyen zenoöstrojendir. Zenoöstrojen vucutta parçalanmıyor, yağ dokusunda depolanıyorlar.

Fareler üzerinde yapılan deneyler, annenin beslenmesinin yavrularının epigenomunu şekillendirmede ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Tüm memelilerin agouti adı verilen gen vardır. Farenin agouti geni tamamen metillenmemişse, kürkü sarıdır, obezdir ve diyabet, kansere eğilimlidir. Agouti geni metillendiğinde (normal farelerde olduğu gibi) tüy rengi kahverengi olur, farede hastalık riski düşüktür. Şişman sarı fareler, sıska kahverengi farelerle genetik aynıdır. Şişman sarı fareler farklıdır çünkü epigenetik ‘mutasyona’ sahiptirler.

Araştırmacılar hamile sarı fareleri metil açısından zengin diyetle beslediklerinde, yavrularının çoğu kahverengiydi, ömür boyu sağlıklı kaldılar. Sonuçlar, anne karnındaki ortamın yetişkin sağlığını etkilediğini göstermektedir. Diğer deyişle sağlığımızı sadece yediklerimiz değil, anne babamızın da yedikleri de belirler.

Folat İle folik asit aynı şey midir?


Folat‘ , ‘folik asit‘ terimleri, farklı olmalarına rağmen sıklıkla birbirinin yerine kullanılır.

Folat, yeşil yapraklı sebzeler, kuru baklagiller, yumurta, tahıl, et, … birçok doğal gıdada bulunur. Gıdalardaki folat, vücutta metabolize edilir, aktif hale dönüştürülür.

Folat türleri şunları içerebilir:
  • Dihidrofolat (DHF)
  • Tetrahidrofolat (THF)
  • 5,10-metilentetrahidrofolat (5,10-Metilen-THF)
  • 5-metiltetrahidrofolat (5-Metil-THF veya 5-MTHF)

Folik asit ise, takviyeler, ilaçlar, işlenmiş gıdalara eklenen formdur. Sentetik üretilir, vücutta metabolize edilerek aktif hale dönüştürülür.

Gıda takviyesi, gıdalara vitamin veya mineral veya her ikisini birden eklemenin yoludur. Bazı pirinç, makarna, ekmek, kahvaltılık tahıllar folik asitle zenginleştirilmiştir. Gıdalar “zenginleştirilmiş” şekilde etiketlenmiştir. Folik asit, genellikle doğal oluşmayan spesifik folat türüdür.

Folik asit , gıda takviyesi için kullanılacak ideal folat şeklidir. Isı – ışıkla kolayca parçalanabilen doğal gıda folatı türlerinden folik asit daha kararlıdır. Folik asit, gıda zenginleştirme için daha uygundur çünkü ekmek, makarna, … pek çok zenginleştirilmiş ürün pişirilir; folik asit ısıl işlemlere dayanıklıdır.

CDC, hamile kalabilecek doğurganlık çağındaki kadınların her gün en az 400 mikrogram (mcg) folik asit tüketmesini önermektedir. Ancak, sadece diyetle 400 mcg folik asit almak zordur. Doğal gıda folatı açısından zengin dengeli diyet tüketmenin yanı sıra, içinde folik asit bulunan vitamin alarak, güçlendirilmiş yiyecekler yiyerek veya ikisinin kombinasyonunu alarak her gün 400 mcg folik asit alabilirsiniz.

Folik asit, düşük kan folat düzeylerini (folat eksikliği) ve yüksek kan homosistein düzeylerini (hiperhomosisteinemi) önlemek tedavi etmek için kullanılır. Folik asit ayrıca depresyon, inme, hafıza düşünme becerilerinde düşüş, kansızlık diğerleri gibi birçok başka durum için de kullanılır.

Folik asit IQ (Zeka) yı artırır mı?

Folik asitin IQ’yu artırabileceği konusunda kesin kanıt yoktur. Fakat, folik asit eksikliği gebelik sırasında bebeğin nöral tüp defektleri gibi ciddi doğum kusurlarına sahip olma riskini artırır. Bazı araştırmalar, folik asit takviyesinin beyin fonksiyonları, öğrenme, bellek, zeka gibi bilişsel yetenekleri artırabileceğini öne sürse de, sonuçlar henüz net değildir. Folik asit takviyelerinin beyin fonksiyonları üzerindeki etkilerini belirlemek için daha fazla araştırma yapılması gerekmektedir.

İnsan zekasını artırdığı kesin şekilde bilinen vitamin yoktur. Bununla birlikte, beslenme vitaminlerin sağlıklı beyin fonksiyonu için önemli olduğu bilinmektedir. Özellikle B12 vitamini, folik asit, omega-3 yağ asitleri beyin sağlığı için önemli olabilir. Ancak, vitamin veya besin maddesi IQ seviyesini artırmak için yeterli olmayabilir. IQ seviyesi çok faktörlü konudur. Genetik, çevresel faktörler(intrauterin hayat kalitesi,…), eğitim seviyesi, kültürel etkenler gibi birçok faktörün birleşimiyle belirlenir.

Folik Asitin Muhtemelen Etkili Olduğu Durumlar

Yaşlı insanlarda hafıza düşünme becerilerinde azalma.

Diğer takviyeler olsun veya olmasın ağızdan folik asit almak, düşünme becerilerinde o yaşta beklenenden daha büyük düşüş yaşayan yaşlı insanlarda hafıza düşünme becerilerini geliştirebilir. Ancak, düşünme becerilerinde yaşlarına göre normal düşüş yaşayan yaşlı insanlarda işe yaramıyor gibi görünüyor.

Depresyon.

Antidepresanlarla birlikte ağızdan folik asit almak, depresyonu olan bazı kişilerde semptomları iyileştiriyor görünmektedir.

Yüksek tansiyon.

En az 6 hafta boyunca günlük ağızdan folik asit alınması, diğer tansiyon ilaçlarını almayan yüksek tansiyonu olan bazı kişilerde kan basıncını düşürür.

Fenitoin ilacının neden olduğu diş eti büyümesi.

Diş etlerine folik asit uygulamak sorunu engelliyor görünüyor. Ancak ağızdan folik asit almak yardımcı görünmüyor.

Felç.

Dünyanın tahıl ürünlerine folik asit eklemeyen bölgelerinde, folik asit takviyeleri almak inme riskini azaltabilir. Ancak takviyeler, tahıl ürünlerine folik asit ekleyen ülkelerde yaşayan insanlar için yararlı görünmüyor.

Ciltte beyaz lekelerin oluşmasına neden olan cilt bozukluğu (vitiligo).

Ağız yoluyla folik asit almak, semptomları iyileştiriyor görünmektedir.

Folik Asitin etkisiz olması muhtemel durumlar

  • Kalın bağırsakta, rektumda kanserli olmayan büyümeler (kolorektal adenom). Folik asit takviyeleri almak, kalın bağırsakta veya rektumda büyümeleri engellemez.
  • Öğrenme güçlüğü ile işaretlenmiş kalıtsal durum (fragile-X sendromu). Folik asitin ağızdan alınması frajil X sendromu semptomlarını iyileştirmez.
  • Erken doğum. Hamilelik sırasında ağızdan folik asit almak, prematüre bebek sahibi olma riskini azaltmaz. Ancak bebekteki diğer sağlık sorunlarının önlenmesine yardımcı olur.

Folik Asitin etkisiz olduğu durumlar

Zeka

Hiç bir vitamin zekayı yani IQ yu artırmaz. Fakat eksikliğinde zeka azalabilir, çocuklarda hiperaktivite, öğrenme (dikkatsizlik) problemleri görülebilir !

Demir eksikliği anemisi

Demir eksikliği anemisi nedeniyle demir takviyesine folik asit eklemek, anemiyi tek başına demir takviyesi almaktan daha iyi tedavi etmeye yardımcı olmaz.

Normalde yaşla birlikte ortaya çıkan hafıza – düşünme becerilerinde azalma.

Ağızdan folik asit almak, sağlıklı yaşlanan yetişkinlerde normalde meydana gelen zihinsel işlevdeki düşüşü engellemiyor görünüyor.

Katarakt.

B6 vitamini, B12 vitamini ile ağızdan folik asit almak kataraktı önlemez. Hatta, çıkarılması gereken katarakt sayısını artırabilir.

İshal.

Ağız yoluyla folik asit almak, yetersiz beslenme riski taşıyan çocuklarda ishali önlemiyor görünüyor. Hatta birkaç günden fazla süren ishal olma riskini bile artırabilir.

Düşmeyi önleme.

B12 vitamini ile ağızdan folik asit almak, aynı zamanda D vitamini alan yaşlı insanlarda düşmeleri engellemiyor görünüyor.

Erkek kısırlığı.

Folik asitin tek başına veya diğer bileşenlerle birlikte ağızdan alınması erkek doğurganlığını iyileştirmiyor görünmektedir.

Doğmamış veya prematüre bebeğin ölümü.

Hamilelik sırasında ağızdan folik asit almak, bebeğin doğumdan hemen önce veya sonra ölme riskini azaltıyor görünmüyor. Ancak bebekteki diğer sağlık sorunlarının önlemede yardımcı olur.

Beyaz kan hücrelerinin kanseri (lösemi).
Yaşlı yetişkinlerde fiziksel performans.

B12 vitamini ile ağızdan folik asit almak, yaşlı insanların daha iyi yürümesine veya daha güçlü ellere sahip olmasına yardımcı olmuyor görünüyor.

Hamilelik sırasında ağızdan folat almak çocuklarda kanser riskini azaltmaz.

Zayıf kırılgan kemikler (osteoporoz).

Osteoporozu olan yaşlı bireylerde, folik asidi ağızdan B12 vitamini ve/veya B6 vitamini ile almak, kemik kırıklarını önleyemiyor görünmektedir.

Hamilelik sırasında yüksek tansiyon.

Yüksek doz folik asit takviyeleri, hamilelik sırasında kan basıncını veya preeklampsi adı verilen durum geliştirme riskini düşürmüyor görünmektedir.

Solunum yollarının enfeksiyonu.

Ağız yoluyla folik asit almak, yetersiz beslenme riski taşıyan çocuklarda akciğerlerdeki enfeksiyonları önlemiyor görünmektedir.

Özet Korioamnionit (Bebeğinizi Mikroplara Karşı Baltayla Koruyamazsınız)
Nesiller Boyu “Kesintisiz” Sıfır Vajinal Akıntı Sağlıktır.

Muğla Kadın Doğum Doktoru Mesut Bayraktar Jinekolog 331x273

Doktor Mesut Bayraktar

Ortaca/Muğla

Hayatın olağan akışı gereği iyileşmek için hasta olan kişi çabalamalıdır yani aktif rol oynamalıdırlar. Görüldüğü üzere tedavi hunisinin büyük kısmında vakit kaybeden, hastalığını ret eden, iyileşemeyen, bahane, bedava - ucuz yöntemlere yönelen, körü körüne bel bağlayan hastalar pasif iyileşmeyi yani iyileşememeyi seçenler bulunmaktadır. Tedavi süreci, hastaların sağlık sorunlarıyla başa çıkabilmeleri, iyileşme sağlayabilmelerinde önemli adımdır. Ancak, tedavi hunisi sürecinde Hekimlerin bazı zorluklarla karşılaşması mümkündür. Resimde, hastaların farklı farklı tutumlarından kaynaklanan zorlukları ele alarak, hekim-hasta ilişkisinde zorlukların üstesinden gelirken zedelenebileceğini, tedavi hunisinin önemini vurgulayacağız. Tedavi süreci, hasta sağlığını iyileştirmek amaçlı yapılan serüven düşünülebilir. Tedaviler, sağlık sorunlarına farklı yaklaşımlar gerektirebilir, bazen beklenmedik zorluklarla karşılaşılabilir. Bundan dolayı, tedavi hunisi sürecinde hekimlerin, hastaların farklı tutumlarına uygun şekilde davranması, etkili iletişim becerilerini kullanması önemlidir. Hekimlerin mesleklerini icra ederken , hasta kaynaklı zorlukları aşarken, hekim-hasta ilişkisinin zarar görmemesinde hastaların dikkatli olmaları gerekmektedir. Çünkü hekim sonsuza kadar sabredebilen, her uygunsuzluğa pozitif, sorun çözme şeklinde yaklaşan canlılar gibi düşünmeyiniz. *** Hastalığını Kabul Etmeyenler: Hastalığını kabul etmeyen bireyler, sağlık sorunlarını inkar ederek tedaviye direnç gösterebilirler. Bunlar , tedavi sürecinin başarıyla ilerlemesini engelleyebilir. Hastalığını kabul etmeyen kişiler, genellikle hastalıklarının ciddiyetini ya da varlığını reddederler. Buda, hem kendileri hem de doktora sorun çıkmaktadır. Hastalığın kabul edilmemesi, tedavi sürecinin etkinliğini azaltabilir, tamamen durdurabilir.Hastalığını kabul etme evresi, hasta olduğunu kabul etme; tedavi sürecinin önemli parçasıdır. Hastalığın kabul edilmesi, kişinin gerçek durumuyla yüzleşmesine, gereken tedaviye tam uyum sağlamasına yardımcı olabilir. Böylece tedavi süreci daha etkili başarılı olabilir. Hastalığını kabul etmeyen bireylerin, kendi sağlık durumlarını gerçekçi şekilde değerlendirmeleri, tedaviye açık olmaları önemlidir. Hastalığını kabul etmeyen, ret eden; Doktoru rakip , düşman bilmektedir. *** Hastalığını Kabul Edenler: Hastalığını kabul eden kişiler, tedavi sürecine daha olumlu yaklaşabilirler. Hastaların tedaviye uyum sağlamasını kolaylaştırır, iyileşme sürecini hızlandırabilir. Fakat çoğunlukta bazı insanlar hastalığını kabul etsede hekim yerine başka yollara başvurabilerek, hastalıkların ilerlemesine, kronikleşmesine neden olmaktadır. *** Bir Ara Hallederizciler - Google Aramacılar: Bazı hastalar, sağlık sorunlarıyla ilgili hafife alıcı, savsaklayıcı tutum sergileyebilirler. “Bir ara hallederizciler”, sağlık sorunlarını erteleme, önemsememe eğilimindedir. Google aramacıları ise kendi kendini teşhis etme, tedavi etme çabasına, akıllılığına girebilirler. Yanlış bilgilendirme, yanlış tedavi seçeneklerine yol açabilir. *** Doğal Tedavi Yöntemlerine Körü Körüne İnananlar: Doğal tedavi yöntemlerine inanan hastalar, alternatif çözümler arayışında olabilirler. Maydanoz, soğan suyu içiciler gibi, doğal yöntemlere güvenerek, körü körüne bel bağlayarak etkisiz, tedavi sürecini yürütebilirler. Bazen bilimsel kanıtlanmamış, etkinliği sınırlı olan yöntemlere yönelmelerine neden olabilir. Maalesef tüm iletişim mecraları tedavilerin etkin olmadığını söylese de böyle yönelimler artarak devam etmektedir. *** Sahte Doktor Bulucular - Maddi Zorluk Çıkarıcılar: Sahte doktor bulucular, maddi zorluk yaratanlar - bulanlar, yani tedaviye gereksiz yere maddi kısıntı uygulayanlar, tedavi sürecini olumsuz etkileyebilir. Ev, araba kredisi ödemesi, oğlanı evlendirme gibi maddi yükler altında olan hastalar, tedaviye uyum sağlamakta, iyileşmekte güçlük çekebilirler. İnsanlar sağlıklı kalmanın, mal mülk edinmeden değerli olduğunu maalesef kavrayamamaktadırlar. Hasta olmuş ama evi var Hasta olmuş ama oğlu evlenmiş. Kendini, sağlığını feda ederek yaşamda hedefleri başarmak maalesef artan hızda devam etmektedir. Günümüzde oldukça yaygın durumdur. İnsanlar, zamanı, varlıklarını daha verimli kullanmak amacıyla sağlıklarını tehlikeye atabilmektedirler. Ancak, sağlığın önemi göz ardı edilmemelidir. Kaliteli yaşam sürerken sağlıklı olmak şarttır. Hayatta hedefleri başarmak önemli olsa da, sağlığımıza dikkat etmekten asla vazgeçmemeliyiz. Tedavi hunisi süreci, hastaların sağlık sorunlarını çözmek, iyileşmede önemli adımdır. Ancak, bazı hastalar, kendilerine gereksiz yere maddi zorluklar yaratarak (3. evinin kredisini bahane göstermek, 4. çocuğunu davul zurna - yemekli evlendirmeye çalışması) tedavi sürecini olumsuz etkilemektedir (tedavi olmamaktadırlar!). Makaleyle maddi gücü – imkanı olduğu halde “ev aldık, araba aldık kredi ödüyoruzcular” şeklinde adlandırılan, doktoru gereksiz yere maddi zorluklar ile meslek icrasına sürükleyen hastaların yeteri kadar iyileşemediklerini vurgulamak istiyorum. *** Profesöre Gidenler - İyi Doktor Deyiciler: Bazı hastalar, tedavide ünlü/ünsüz profesöre başvurma eğilimindedirler. Bunlar, “normal” doktorları, diğer sağlık hizmeti sağlayıcılarını göz ardı edebilir, hatta küçümseyebilir. Aynı şekilde, bazı hastalar, tedavi - meslek icrasının masrafları nedeniyle para talep eden doktorlardan da uzak durma eğiliminde olup tedavi sürecini menfi etkileyebilir. Uygun tedavi seçeneklerinin kaçırılmasına, hastalığın artmasına neden olabilir. Hastalar kaçırılan, kaybolan sağlığın %100 geri gelmediği konusunda yeteri kadar ikna edilmelidirler. Mümkün ise hastalar, tedavinin tamamen geri gelmeme, başarılı olmama riski olduğuna ilişkin yeterli bilgilendirme yapılarak ikna edilmelidirler. Maalesef bazı insanlar maddi varlıklarının korunmasını sağlıklarından önemli görmektedir. Servete Mala Mülke Yaşayanlar Sağlıklarını Feda Ediyorlar. *** Ego, Kişisel Çıkar Çatışmaları: Hekim-hasta ilişkisindeki ego, kişisel çıkar çatışmaları, tedavi sürecini olumsuz etkileyebilir. Doktorun , hekim hasta bağı kurulmamış hastaya “sen” demesi gibi durumlar, iletişim sorunlarına yol açabilir. Aynı şekilde, bazı hastalar da doktorlarla kişisel, duygusal çıkar çatışması içine girebilirler , tedavi sürecinin etkinliğini azaltabilir. Hastalar , empati, anlayışla Hekimleri karşılamalı, iletişimde açıklık, saygıyı korumalı, kişisel çıkar çatışmalarından uzak durmalıdır. Hekim-hasta bağı, tedavi sürecinin başarısında önemli faktördür. Hastaların hekimle güven, destek temelinde ilişki kurması, tedaviye uyumlarını artırır, iyileşme motivasyonunu yükseltir. Hekimler de, hastaların duygusal ihtiyaçlarını anlamalı, hastalarla işbirliği yaparak tedavi sürecini yönetmelidir. Hasta, hekimin yönlendirmelerine uyum sağladıkça, hastada, hekimi destekleyici rol üstlendikçe, iyileşme süreci olumlu yönde etkilenecektir. Tedavi sürecindeki zorluklarla başa çıkan, iyileşen hastalar, motivasyon kaynağı olabilirler. İyileşenlerin başarı hikayeleri, diğer hastalara umut ilham verebilir. Hekimlerin iyileşme sürecini desteklemek , başarı hikayelerini paylaşmaları önemlidir. Tedavi sürecinde karşılaşılan zorluklar, hastaların tutumları, hekim-hasta ilişkisi etrafında yoğunlaşır. Hastaların hastalıklarını kabul etme, doğru bilgilere ulaşma, maddi zorluklarla başa çıkma, kendince maddi zorluk varlığı yaratmama, doğru tedavi seçeneklerini değerlendirme konularında Hekim destek vermesi önemlidir. Tekrardan, hastaların 1001 zorlukla meslek icrası yapan Hekime empati, anlayış - etkin iletişim becerileriyle Hekimleri benimsemeleri, işlerini kolaylaştırmaları, hastanın, tedavi sürecinin etkinliğini artırır, hastaların moralini yükseltebilir, motivasyonlarını artırabilir, tedaviye olan uyumlarını iyileştirebilir. Hekim-hasta bağı, güvene dayalı ortamda kurulmalı, hastaların iyileşme sürecine aktif katılımları teşvik edilmelidir. Etkili tedavi sürecinde, hem hastaların hem de hekimlerin sorunların üstesinden gelmede birlikte çalışmaları, destekleyici ortam oluşturmaları gerekmektedir.
Tedavi Hunisinde pasif iyileşmeye çalışanlardan olmayın.


Tetkikler

hekimin kanaatinden

üstün değildir.


Kadın bedeninde

kronik enflamasyonun

en büyük kaynağı

vajinal akıntıdır.


Dinamik Tablo
Hastane Stresinden Uzaklık ✓ 
Özel Etkileşim ✓ 
Süre Sınırlamasız Muayene ✓ 
Mahremiyet – Gizlilik ✓ 
Hijyenik Ortam ✓ 
Teknoloji Kullanımı ✓ 
Konfor – Ferah Ortam ✓ 
Online Randevu ✓ 
3. Şahıslarla Temassızlık ✓ 
Güven – Nezaket – Zarafet ✓ 
Etik ✓ 
Tecrübe ✓ 
Profesyonel Destek ✓ 
Hasta Memnuniyeti & Sağlığı ✓ 
Fethiye’den 45′ uzaklıkta ✓ 
Dalaman’dan 10′ Uzaklıkta ✓ 
Köyceğizden 15′ Uzaklıkta ✓ 
Marmaris’den 40′ Uzaklıkta ✓ 
Muğla’dan 45′ Uzaklıkta ✓ 



  1. Genital Hijyensizlik Genetik Hijyeni Bozar. 2023
  2. Herkes Hasta Olur; Herkes En İyi Hekim İster. 2022
  3. Kadın Hastaysa Evde Huzur Yoktur. 2020
  4. Jinekolojik Hastalık Başka Hastalığı Tetiklemiş İse Buna Yüksek Riskli Jinekolojik Hastalık Denir. 2020
  5. Kadın Hastalığını Kabul Etmiyorsa Evde Dirlik Yoktur.
  6. Gebelikte Tasarruf (Kısıntı) Olmaz. Gebelikte Mal - Mülk Feda Edilir.
  7. Kadın Hastaysa Kök Sebep Aksi İspat Edilene Kadar Jinekolojiktir.
  8. Gebelik Fizyolojik Dönem DEĞİLDİR. Gebelik Hastalık – Ölüm Riski Barındıran Olağanüstü Dönemdir. Tecrübeli , Öngörüsü Açık Hekime Teslimiyet Gerektirir. 2018
  9. Gebelik Hastalıkları, İhmal Edilmiş Jinekolojik Hastalıkların Komplikasyonudur.
  10. Gebelik Hastalıkları; Tanısı Konulmamış Jinekolojik Hastalıklardır. MB, 2016)
  11. Gebelikte Kazanılacak 1 Puan IQ, Bebeğinizi Başarı Sarmalında Üstlere Taşır.
  12. Enfeksiyonla Gezmeyi ''Sorun Görmeyen'' Gebeyi En Mükemmel Sağlık Sistemi Bile Koruyamaz.
  13. Rahim; Dayanan - Sabreden - Kolaylık Gösteren - Halden Anlayan Organ Değildir.
  14. Sıfır Vajinal Akıntı Sağlıktır. MB, 2016
Muğla İli
Bilgi Değer
Ülke Türkiye
İl Muğla
İlk Yerleşim MÖ 2. binyıl
Koordinatlar 36.838769862880554, 28.76508732000861
En Alçak Nokta 0 m (0 ft)
Zaman Dilimi UTC+03.00 (TRS)
Posta Kodu 48XXX
Alan Kodu 252
ISO 3166 Kodu TR-48
Plaka Kodu 48
Bağlı Olan İlçeler: Bodrum, Dalaman, Datça, Fethiye, Kavaklıdere, Köyceğiz, Marmaris, Menteşe, Milas, Ortaca, Seydikemer, Ula İlçesi

Rudolf Virchow; Louis Pasteur, Robert Koch savundukları; hastalıkların mikrop teorisine inanmıyordu. Hastalıkların, dış patojenlerden değil, hücrelerin İçindeki anormal faaliyetlerden kaynaklandığını öne sürdü. Aynı zamanda Max Gerson'da Hastalık gelişmeden önce metabolik bozulmanın başladığını kitabında yazmıştır.

Mesut Bayraktar ekolleri birleştirerek modifiye ederek meslek İcrasında bulunmaktadır. Tıbbın Papa'sı Virchow'unda haklı olduğunu vurgulamaktadır. Her bir Ekol Platon'un Mağara Alegorisinde Bulunan, Zincirlerinden Kurtularak Mağaradaki Ateşin Işığına Alışmış Ama Güneşe Ulaşamamış Mahkumlardır. Güneşe Çıktığınızda Gördüğünüz; Sıfır Vajinal Akıntı sağlıktır.


Sıfır Vajina Akıntısı Sağlıktır. [1]